İleri yaşta kalp kapağı hastalıklarına ameliyatsız tedavi

İSTANBUL (İHA)- Doç. Dr. Harun Arbatlı ileri yaş kalp kapak hastalarının artık ameliyatsız yöntemle sağlığına kavuşabildiğini belirterek, "Özellikle 90 yaş sonrası hastalarda ortaya çıkan kapak sorunları girişimsel yöntemlerle giderilerek hastaya kaliteli bir yaşam olanağı sunuluyor" dedi.

Memorial Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü'nden Doç. Dr. Harun Arbatlı, ileri yaşta kalp kapağı sorunlarının ameliyatsız olarak Perkütan yöntemi ile çözümü hakkında bilgi verdi. Ameliyatın ileri yaş hastaları için önemli sıkıntıları da beraberinde getirdiğini anlatan Doç. Dr. Harun Arbatlı, "Yaşlı hastalar genellikle damar sertliği ve vücut yıpranmasına bağlı olarak sıklıkla aort kapakta zaman zaman da mitral kapakta ciddi sorunlarla karşılaşıyor. Bu problemlerin çözümü ne yazık ki klasik
yöntemlerle her zaman mümkün olamıyor. Çünkü 90 yaşındaki bir hastaya kapak değiştirme ameliyatı uygulamak çok riskli. Ameliyat sonrası oluşabilecek komplikasyonlar ileri yaştaki hastalarda kötü sonuçlara neden olabiliyor. Hekimler olarak öyle durumlarla karşılaşıyoruz ki, bazen çok yaşlı hastaları ameliyat edemediğimiz için onları kaderlerine terk ediyoruz. Özellikle uzun yıllar sigara kullanımı olan yaşlı hastalar akciğer sorunlarının yanı sıra başka hastalıklarla da karşımıza çıkabiliyor. Bunun anında geçirdikleri kanser operasyonları, diyabet gibi sorunları yani eşlik eden hastalıkları çok sayıda olabiliyor. Bu tür durumlar yaşlı hastaların ameliyat edilmelerine engel teşkil ediyor" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Günümüzde ileri yaştaki hastaların kapak problemlerine çözüm getirebilmek için daha az cerrahi travma veren ve daha kısa yoldan uygulanan bir takım yöntemler olduğunu ifade eden Doç. Dr. Harun Arbatlı, "Dünyada 5 yıllık bir geçmişe sahip olan ve çok önemli birkaç merkezde uygulanan "Perkütan Aortik Kapak İmplantasyonu" adı verilen girişimsel yöntem, Türkiye'de de uygulanmaya başlanacak. Biz Memorial Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi ekibi olarak bu yöntemlerin daha da gelişmesi ve sonuçlarının daha da belirgin hale gelmesi ile paralel olarak, ülkemizde de bu işlemleri yapılabilir hale getirmek için çalışıyoruz.

Bizim ekip olarak hastanemizde bu konuda çalışmalarımız var ve Türkiye'de ilk kez gerçekleştirmek üzere harekete geçtik. Tam olarak sonuçları ortaya konan bir yöntem olmamakla birlikte umut vaat eden bir yöntem. Bir takım ilave gelişmeler olması kanaatindeyiz. Yakın bir gelecekte bizim de bu konuya teknolojik olarak bir katkımız olacak, olumlu sonuçlar alabileceğiz" ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

Doç. Dr. Harun Arbatlı, perkütan yöntemiyle hastaya ya çok küçük bir kesi ile ya da hiç cerrahi kesi yapılmadan ameliyatsız kapak tamiri ya da değişimi yapıldığını söyledi. Arbatlı, "İşlem sırasında göğsü açmak, kalbi durdurmak gibi hasta açısından çok zor tolere edilecek şeyler pas geçilerek bunun yerine kalp atar durumdayken kapak öncelikle bir balon vasıtasıyla genişletilmektedir. Kasık damarından girilerek ya da kalbin uç kısmında apeks denilen bölgede küçük bir kesi yapılarak özel bir hazne içine sıkıştırılmış kapak da yine o kapak bölgesine yerleştirilmektedir. Tüm bu işlemler girişimsel olarak tıpkı anjiyo yapar gibi perkütan yöntemle gerçekleştirilmektedir. Kardiyologlar ve kalp cerrahlarının bir arada bulunacağı uygulama, daha komplikedir ve daha çok ekipmana ihtiyaç duyulacaktır. Belki de ileriki zamanlarda yöntem oturduğu ve çok iyi sonuçlar alınmaya başlandığında da karotis yani boyun damarından da girilerek bu işlemin yapılması söz konusu olabilecektir. Biz de Memorial Kalp ve Damar Cerrahisi olarak kendimize has bir takım yöntemler geliştirmeye çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Popülasyondaki yaş oranlarının giderek arttığını ifade eden Doç. Dr. Harun Arbatlı, "Şu an Avrupa ve Amerika'da en büyük harcamalarından biri sağlık harcamaları ve özellikle ileri yaş hastalıklarından kaynaklanan bu sorunlara çözüm getirmek için hükümetler de harekete geçmiş durumda. Aynı sorun yani yaşlı nüfusun hızlı artışı, bir süre sonra Türkiye için de geçerli olacak. Önümüzdeki 10-20 yıl sonra aynı sorunlar ülkemizin de kapısını çalacak. Buna hazırlıklı olarak teknoloji içinde yerimizi almamız çok önemli. Perkütan aort kapak implantasyonu yöntemi ile kapak tamiri ve değişimi yüz güldürücü sonuçları da beraberinde getirirse, gelecekte genç hastalar için de uygulanabilecek bir yöntem. Ancak şimdi geçerli olan klasik cerrahi yöntemler. Bunlar da geçmiş yıllara oranla çok gelişti" açıklamasında bulundu.
Doç. Dr. Harun Arbatlı, hastanın perkütan kapak ile ameliyat sonrası iyileşme hızının yüksek olduğunun altını çizerek, "Hasta, başka bir hastalığı yoksa işlem sonrasında ertesi gün ya da birkaç gün içinde toparlanarak, normal yaşantısına geri dönebilir. Kişinin başka sağlık sorunları olsa bile klasik cerrahi ameliyatlar sonrası yoğun bakımda çok daha kısa zamanda iyileşebilmektedir. Yöntem, şu an için aort kapaktaki sorunların giderilmesi için uygulanmaktadır. İleride mitral kapak sorunlarında da perkütan yöntemlerin kullanılabileceğini gösteren çalışmalar var. Sağ kalp tarafındaki, pulmoner kapakta özellikle küçük çocuklarda doğuştan kalp hastalığı olan ya da bir operasyon geçinmiş hastalarda da perkütan kapak kullanımı söz konusudur" dedi.

Reklam
Reklam