İletişim kurabiliyor musunuz?

Çağımızın en büyük sorunlarından biri olarak kabul edilen iletişimsizliğin, dinleme sanatını bilmemekten kaynaklandığı bildirildi.

Karşıdaki kişiyi dinlerken, onu odaklandığı konudan uzaklaştıracak sorular sormak, yargılayan, eleştiren cümleler kullanmanın iletişimin kesilmesine neden olduğu belirtildi. Belki pek çok insanın teselli amacıyla söylediği, 'Boşver, kafana takma. Bir kahve iç, iyi gelir" gibi cümleler ise anlatan kişide önem verilmediği, baştan savıldığı duygusu yaşatıyor.

İletişimi engelleyen cümleler arasında öğüt vermek, çözüm getirmek ve yönlendirmek ilk sırada yer alıyor. Bu cümleler iletişimi engellediği gibi, konuşmak isteyen kişide baskı ve suçluluk duygusu oluşturuyor. Yargılayan ve eleştiren cümleler de iletişimin en büyük düşmanlarından kabul ediliyor. "Sen zaten kolayına kaçarsın, Çocuk gibi davranıyorsun, Şikayetten başka şey bilmezsin, Fedakarlığa katlanmak istemiyorsun" gibi cümleler karşıdaki kişide öfkeye sebep oluyor. Kişi kendini haksızlığa uğramış, itilmiş ve çaresiz hissediyor.

Reklam
Reklam

Karşıdakini dinlerken çok soru sormak da iletişimin önündeki engellerden sayılıyor. "Neden? Sen ona ne yaptın?, O sana ne dedi?" gibi sorularla karşılaşan kişi, sorulara yanıt vermeye çalışırken, asıl konudan uzaklaşıyor. Sorularla yürüyen iletişimde, soru soranın nereye varmak istediği anlaşılamadığından, konuşan kişi endişeye kapılıp savunmaya geçiyor.

İnternette yer alan www.sosyalhizmetuzmani.org sitesinde yer alan bilgilere göre, konuşurken, tahlil ve teşhis yoluna gitmek de insanlar arasındaki iletişimin düşmanlarından. 'Aslında sen öyle demek istemedin, Aslında senin derdin başka, Ben senin neden öyle dediğini biliyorum" gibi sanki konuşanın niyetini çok iyi biliyormuş gibi tavırlar, konuşan kişinin kendini kıstırılmış gibi hissetmesine yol açıyor. "Aldırma boşver, Olur böyle şeyler, Bir kahve iç düzelirsin, Aman sende her şeyi ciddiye alıyorsun" gibi teselli edici, konuyu değiştirme amaçlı cümleler, iletişimin kesilmesininin nedenlerinden biri. Bu cümleler kişiye dinlenmediği, önemsenmediği duygusunu yaşatıyor.

Reklam
Reklam

Kişilerin birbirlerine bilinçli ya da bilinçsiz olarak iletmek istedikleri duygu ve düşüncelerin aktarıldığı bir süreç olan iletişimin doğru gerçekleşmesi için temel kurallardan biri, karşıdaki kişiye önce saygı duymak. İletişim sürecinde önemli ve değerli olduğunu hisseden kişi, rahat iletişim kuruyor. Gerçekçi ve doğal olmak, abartıdan uzak kalmak uzmanlara göre, temel iletişim kuralları arasında yer alırken, 'empati' ise en önemli öğelerden biri. Olayları karşıdaki insanın penceresinden görmeye çalışmak olarak tanımlanan empati, kurulan duygu ortaklığı ile iletişimin gücünü artıyor.

'Söz gümüşse, sükut altın' ata sözü iletişim için de geçerli. Sessizlik, karşıdaki insanın gerçekten kabul edildiğini, duygularını paylaşması için onu yüreklendiren çok güçlü bir sözsüz iletişim olarak belirtiliyor. Karşıdakini dinlerken, 'kabul tepkileri' olarak tanımlanan baş sallamak, gülümsemek, kaş çatmak gibi mimikler, uygun zamanda kullanıldığında, anlatan kişiyi gerçekten duyulduğu mesajını veriyor. Anlatan kişinin konuşmasını sürdürmesi için yüreklendiren destekleme mesajları da var. "Bu konuda daha fazla bir şey söylemek istermisin?", gibi cümleler, iletişimin sürmesini sağlıyor.

Reklam
Reklam