İlkbaharda çocuklara rinovirüs uyarısı

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümü’nden Op. Dr. Mustafa Çakır: - "Rinovirüsler tüm yıl boyunca enfeksiyon özellikleri gösterse de sıklığı en çok ilkbahar ve sonbahar aylarında artıyor. Bebek, okul çağı çocukları ve risk grubundakilerin dikkat etmesi gerekiyor" - "Hastalarda başlıca burun akıntısı, boğaz ağrısı ve tahriş hissi, baş ağrısı, yüzde ve kulaklarda basınç hissi, öksürük, bazen tat ve koku kayıpları gibi semptomlar görülebilmektedir. Bebekler ve küçük çocuklarda diğer belirtilerin yanında ateşle de kendini gösterebilir"

İSTANBUL (AA) - Medipol Mega Üniversite Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Bölümü’nden Op. Dr. Mustafa Çakır, "Rinovirüsler tüm yıl boyunca enfeksiyon özellikleri gösterse de sıklığı en çok ilkbahar ve sonbahar aylarında artıyor. Bebek, okul çağı çocukları ve risk grubundakilerin dikkat etmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Çakır yaptığı açıklamada, üst solunum yolu enfeksiyonlarının yaklaşık 3'te 1'ine rinovirüslerin neden olduğunu belirterek, rinovirüsün orta kulak yolu iltihabı, sinüzit, kronik bronşit ve astım alevlenmeleri gibi komplikasyonlara da yol açtığını bildirdi.

Reklam
Reklam

Rinovirüslerin tüm yıl boyunca enfeksiyon özellikleri gösterse de sıklığının en çok ilkbahar ve sonbahar aylarında arttığını aktaran Op. Dr. Çakır, şunları kaydetti:

“Bebek, okul çağı çocukları ve risk grubundakilerin dikkat etmesi gerekiyor. Havada asılı virüs taneciklerinden ve temas yoluyla bulaşan virüsler üst hava yoluna yerleşerek çoğalır ve virüsün alınması ile birlikte yaklaşık 48 saat sonra hastalık bulguları başlar. Hastalarda başlıca burun akıntısı, boğaz ağrısı ve tahriş hissi, baş ağrısı, yüzde ve kulaklarda basınç hissi, öksürük, bazen tat ve koku kayıpları gibi semptomlar görülebilmektedir. Bebekler ve küçük çocuklarda diğer belirtilerin yanında ateşle de kendini gösterebilir. Hastalığın tanısı için yapılacak muayene sonucunda başka hastalığının bulgularına rastlanmazsa ileri testlere ve tetkiklere genellikle gerek duyulmaz.”

- "Eller sık sık su ve sabunla yıkanmalı"

Op. Dr. Mustafa Çakır, hastalığın çoğu zaman hafif seyrettiğini, tedavideki ana amacın semptomları gidermek ve hastalığın kişiden kişiye bulaşmasını önlemek olduğunu belirtti.

Reklam
Reklam

Hastalığın yayılmaması için yaşlı ve riskli bireylerin hasta kişilerle olan temasının azaltılması gerektiğini anlatan Çakır, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hasta iken ağız ve burun sekresyonlarının vücudun diğer bölümlerine ve çevreye bulaşması engellenmeli ve eller sık sık su ve sabunla yıkanmalıdır. Güncel tedavinin basamaklarını ise dinlenmek, bol sıvı alımı, doktor kontrolünde verile antihistaminikler ve burun açıcı ilaçlar oluşturmaktadır. Bunun yanında dezenfektanlar ile çevre temizliği, ellerin yıkanması, yaşanılan ortamın uygun nem ve sıcaklıkta olmasına dikkat edilmesi, özellikle çocuk hastalarda burun yıkama solüsyonları ile burun temizliği yapılması ve bu dönemde sigara ve alkole ara verilmesi gerekmektedir. Önlemlere rağmen hastalık süresi 3 -7 gün devam edebilir nadirde olsa bu süre 2 haftaya kadar uzayabilmektedir.”

Op. Dr. Mustafa Çakır, rinovirüsler için geliştirilmiş herhangi bir spesifik tedavi seçeneği bulunmadığını, bunun yanı sıra çok sayıda alt tipleri mevcut olduğundan virüse karşı aşı geliştirilemediğini bildirdi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz