İSTANBUL (İHA)- İmar Bankası'nı zarara uğrattıkları gerekçesiyle, aralarında Kemal Uzan'ın da bulunduğu 25 sanıklı davanın bugünkü duruşmasından 3 tahliye çıktı. İmar Bankası Yönetim Kurulu üyeleri Yaşar Avni Güral, Birol Çilingir ve Gürol Demirkol, toplanan deliller ve ileriki süreçte suç vasıflarının değişmesi ihtimali göz önünde bulundurularak tahliye edildi.
İstanbul 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve 11'i tutuklu, 11'i tutuksuz ve 3'ü gıyabi tutuklu toplam 25 sanıklı davaya tutuklu sanıklar ile tutuksuz yargılanan 3 sanık katıldı. Diğer sanıkların katılmadığı duruşmaya ayrıca çok sayıda sanık avukatı katıldı.
Mahkeme Başkanı, Uluslararası Bağımsız Denetim Uzmanı Mustafa Laz'ın, İmar Bankası davası ile ilgili hazırlanan bilirkişi raporlarını inceleyip, genel bir değerlendirme yaparak icmal raporu hazırlayıp mahkemeye sunduğunu ifade etti.
Sanıklar, icmal raporunda tüm istifa edenlerin suçlu gibi gösterildiğini belirterek, raporu ayrıntılı olarak inceledikten sonra savunma yapacaklarını söylediler. Sanık avukatları da raporu inceleyerek gerekli savunmayı gerekirse yazılı ve sözlü olarak yapacaklarını belirttiler. Avukatlar, Yeni Türk Ceza Kanunu'nun yürürlüğe girmesine az bir süre kaldığını, suç vasıflarının değişme ihtimali bulunduğunu belirterek tutuklu sanıkların tahliyelerine karar verilmesini istediler.
Sanık Gürol Demirkol'un avukatı Didem Ekşiler, 14. kez tahliye talebinde bulunduğunu hatırlatarak, "Müvekkilimin tutuklu kaldığı süre haklı kılınacak niteliği aşmıştır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 5'inci maddesinin C fıkrası ile, bu maddenin somut temas ettiği Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin içtihatları, müvekkilimin lehine şimdiye kadar toplanan delillerin dikkate alınmaması nedeniyle tahliye kararı verilmemiştir. Yargılamanın bulunduğu aşama nedeniyle müvekkilimin tahliyesini talep ediyorum" dedi.
Mahkeme heyeti, iddia edilen suçun niteliği, suç vasfı ve mahiyeti, toplanan deliller ve ileriki süreçte suç vasıflarının değişmesi ihtimalini dikkate alarak, İmar Bankası'nın Yönetim Kurulu'nda bulunan tutuklu sanıklardan Yaşar Avni Güral, Birol Çilingir ve Gürol Demirkol'un, oy çokluğuyla tahliyelerine karar verdi. Üye hakim Sevil Tosun, Uzan ailesine yönelik yapılan operasyonlarda, dava ile ilgili bazı bilgi, belge ve bulgulara rastlanıldığını ve bu nedenle şu aşamada tahliye kararına katılmadığını bildirerek karara muhalefet ettiğini söyledi.
İCMAL RAPORUNDA SUÇLAMALARIN BİRÇOĞU KESİNLİK KAZANDI Uluslararası Bağımsız Denetim Uzmanı Mustafa Laz tarafından hazırlanan icmal raporunda, İmar Bankası sanıkları hakkında yapılan suçlamaların birçoğunun kesinlik kazandığının belirlendiğini söyledi. Raporda sanıkların, İmar Bankası yönetiminin görevleri dolayısıyla kendilerine tevdi olunan veya muhafazaları, denetim ve sorumlulukları altında bulunan bankaya ait para vesair varlıkları, Bankalar Kanunu ile belirlenen amaçların dışında, kendi çıkarları doğrultusunda, fiilin ortaya çıkmamasını sağlayacak, her türlü hileli faaliyetlerde kullandığı tespit edildiği belirtildi.
Halktan farklı yöntemler kullanılarak toplanan fonların, bu amaçlar dışında, banka sermayesine hakim grupların özkaynak ve işletme sermayesi ihtiyaçları ya da başka niyetlerle kullanmaları, Bankalar Kanunu hükümleri uyarınca yasaklandığı ve müeyyidelere bağlandığı da hatırlatıldı.
Bankanın mevduat hesabında yer alması gereken 5 katrilyon 637 trilyon 374 milyar, açığa hazine bonosu satışından elde edilen 728 trilyon 353 milyar, ziyana uğratıldığı tespit edilen vergi tutarı 833 trilyon 177 milyar olmak üzere bankaya ait toplam 8 katrilyon 498 trilyon 904 milyar 566 milyon 609 bin 113 liranın 3 Temmuz 2003 tarihi itibariyle banka kayıtlarında bulunmadığı ve bu tutarın yukarıda açıklanan nedenlerle banka zararı olamayacağının tespit edildiği açıklandı.
Raporda, bankanın yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile diğer personeli olan sanıklar hakkında, davada iddia edilen suçlar yönünden ayrıntılı bilgilere yer verildi. Sanıkların, suç konusu tutarın, görevleri kendilerine bildirildiği, gözetim ve sorumluluklarının altında olduğunun bilincinde oldukları belirtildi. Ayrıca suç konusu tutarın ekonomik değerine vakıf olup; aktiften silinebilecek ve karşılıksız bırakılabilecek değersiz bir fon kaynağı olmadığını bilecek ehliyete sahip bulundukları ifade edildi.
Yine sanıkların suç konusu tutarın üzerinde, amacı dışında tasarrufta bulunduklarının bilincinde oldukları, suç konusu tutarı karşılıksız bırakarak aktifteki varlıklarla karşılanmayacak hale getirdikleri ve kayıtları gizledikleri kaydedildi. Son derece ayrıntılı bilgi işlem sürecinden faydalandıkları, mali tabloları ve bunların düzenlenmesine esas teşkil eden verileri değiştirerek ve bu durumun muhasebe kayıtlarında görülmesini neredeyse imkansız kılacak hileli faaliyetlerde bulunduklarının tespit edildiğine de raporda yer verildi.
SUÇLAMALARIN ORGANİZE BİR ŞEKİLDE GERÇEKLEŞTİRİLDİĞİ ÖNE SÜRÜLDÜ Raporda, ileri sürülen suçlamaların önceden planlandığı, sistematik bir şekilde kurulan organizasyon çerçevesinde yapıldığı, hazırlanan teknik altyapı, belge-bilgi akışı ve denetim alanındaki uygulamalarla desteklenerek başta eski Yönetim Kurulu Başkanı, Murahhas Üye, Banka Hakim Ortağı Kemal Uzan olmak üzere, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Murahhas Üye Yavuz Uzan, İmar Bankası eski Genel Müdürü Hilmi Başaran, eski Genel Müdür Yardımcısı Sadık Karagöz tarafından oluşturulan teşekkül aracılığıyla gerçekleştirildiğinin tespit edildiği açıklandı.
Suçların önceden planlandığı ya da sistematik bir şekilde kurulan organizasyonun içinde olduklarına dair kesin bulgulara ulaşılamadığı kaydedilen raporda, "26 Haziran 2003'de istifa eden banka hakim hissedarı sanıklar ile birlikte fikir birliği yapmak suretiyle istifa ederek, bu eylemleriyle bankanın yaşayan hafızasının yok olmasını başlatarak yardım eden banka eski yönetim kurulu üyeleri Erol Hürbaş, Yaşar Avni Güral, Birol Çilingir ve Gürol Demirkol'un yüklendikleri görev ve bulundukları makam itibariyle yasal sorumluluklarının bulunduğu kanaatine varılmıştır" denildi.
Ayrıca sanıklardan Tacettin Pak, Mehmet Koray Özkaya, Yeşim Öztürk, Nuray Özel, Çiğdem Karakoç, Nurettin Sivlim ve Gül Handan Ertargın'ın, planlayıcısı olmamakla birlikte uygulamada planlayanların talimatları doğrultusunda hareket edip hukuka aykırı eylemlere kayıtsız kalarak, yasalara aykırı verilen talimatlar doğrultusunda kamu zararının oluşmasına iştirak ettikleri ileri sürüldü.
Diğer sanıklar Mustafa Say, Nedim Çokçok, Sami Bulut, Mehmet Bulat ve Dilek Atıcı'nın, uygulamasında planlayanların talimatları doğrultusunda hareket ettiklerine dair kanaat uyandırıcı yeterli bilgiye ulaşılamadığı, bulundukları görev nedeniyle yasalar doğrultusunda sorumlu tutulmaları gerektiği kanaatine varıldığı bildirildi.
Merkez Yatırım ve T.A.Ş.'de görevli sanıklar Kemal Uzan, Bahattin Uzan ve Murat Hakan Uzan ile Mustafa Akar'ın, bilgi işlem sistemi kullanılarak yapılan bütün hileli işlemlere iştirak ettikleri ve bunu bilerek, tasarlayarak yaptıkları ifade edildi. Ayrıca topluca istifa eden Merkez Yatırım ve T.A.Ş. Yönetim Kurulu üyesi sanıkların, eylemlerin görevleri nedeniyle taşıdıkları sıfatın gerektirdiği itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte, topluma ve yasalara karşı görev ve sorumluluklarının gereğinin yerine getirilmemesi olduğu kanaatine varıldığı açıklandı.