"IMF programı tarımı eritti"

İZMİR (İHA) - Tarım sektöründe 1990-1999 döneminde büyüme hızının 1.6 olduğu halde, IMF proGramının uygulandığı 2000-2003 döneminde bu oranın yüzde 0.4'e gerilediğini belirten İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Tuğrul Yemişçi, sektöre yeni bir vizyon gerektiğini söyledi.

Ekonomide yeniden yapılanma çerçevesinde 2000 yılından itibaren uygulamaya konulan IMF destekli politikaların tarım sektöründe ciddi güç kaybına yol açtığı ifade edilirken, İTB'nin yaptığı araştırmaya göre, tarımda yıllık ortalama büyüme hızı 1980-1989 yıllarını kapsayan dönemde yüzde 0.7 iken, 1990-1999 döneminde bu rakam 1.6 olarak gerçekleştiği bildirildi. IMF programının uygulandığı 2000-2003 döneminde ise, tarımdaki yıllık ortalama büyüme hızının yüzde 0.4'te kaldığı, büyümedeki bu olumsuz gelişme sonucunda, tarımın Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'ya (GSYİH) katkısında da büyük gerileme görüldüğü belirtildi. Araştırmada, 1980-1989 yıllarını kapsayan dönemde tarımın GSYİH'ya katkısı ortalama yüzde 18 iken, 2000-2003 döneminde bu katkı yüzde 13.2 düzeyine indiği de vurgulandı.

Reklam
Reklam

İTB'nin araştırmasına göre, 1980-1989 döneminde Türkiye'deki toplam istihdamın yüzde 48'inin tarımda bulunurken, 2002-2003 döneminde bu oranın yüzde 34.9'a düştü. Aynı araştırmada, 1980 sonrası dönemde tarımdaki üretim artışının, nüfus artış hızının çok gerisinde kaldığını ortaya koydu. 1980-2003 döneminde nüfus yılda ortalama yüzde 2 dolayında artarken, tarımdaki üretim artışı yüzde 1'lerde kaldı. Tarımsal ürün dış ticaret dengesi 1980-1989 döneminde yıllık ortalama 1.5 milyar dolar fazla verirken, 1990-1999 döneminde bu fazla 867 milyon dolara geriledi. IMF'in önerdiği politikaların izlendiği 2000 sonrasındaki dönemde ise, bu fazla sadece 226 milyon dolar oldu. Araştırmada, 2003 yılına gelindiğinde de, tarım ürünleri dış ticaretinin 98 milyon dolar açık verdiği kaydedildi.

Araştırma sonuçlarını değerlendiren Yemişçi, "Sektörde büyüme hızının giderek yavaşlaması ve GSYİH payının düşmesi, tarımda faaliyette bulunanların fakirleşmesi anlamına geliyor. Buna bağlı olarak, kırsal kesimden kentlere göç hızlanıyor ve tarımdaki istihdam düzeyi geriliyor" dedi.

Reklam
Reklam

Tüm bu veriler doğrultusunda Türkiye tarım sektöründeki gidişatın hiç de parlak olmadığını vurgulayan İTB Başkanı Tuğrul Yemişçi, "Sektörde geçici parasal önlemler yerine, kalıcı yapısal önlemleri hayata geçirmeliyiz. Sektöre yeni bir vizyonla bakmalıyız. Aksi takdirde, tarım ve gıda ürünlerinde dışa bağımlı hale gelmemiz kaçınılmaz olacak. Oysa, mevcut dış borç stoklarıyla, Türkiye'nin böyle bir bağımlılığa daha tahammülü yoktur" diye konuştu.