İndirimli ürün satışlarına ilişkin verilen reklamların koşulları yeniden belirlendi. Resmi Gazete'de yer alan değişikliğe göre ürünün fiyatı indirimden önceki 30 gündeki, en düşük fiyatla kıyaslanacak. Mevcut durumda indirim oranı hesaplanırken ürünün bir önceki fiyatına bakılıyordu. İşte önemli değişiklikler...
Resmi Gazete’de yayımlanan kararda şu ifadeler yer aldı:
“Girdi maliyeti ve döviz kuru artışı gibi fiyat değişimlerinden etkilenmemesine rağmen bu durumlardan etkileniyormuş gibi hareket ederek tüketiciye sunulan mal veya hizmetin satış fiyatında haklı bir gerekçe olmaksızın artış yapmak” artık aldatıcı ticari uygulama sayılmayacak.
Yönetmeliğin 14’üncü maddesine, ‘indirimden önceki fiyat’ ibaresi eklendi. İndirime ilişkin reklamlarda, indirimden önceki 1 aylık zaman dilimindeki en düşük fiyat da normal satış fiyatıyla birlikte verilecek. Meyve, sebze gibi çabuk bozulabilen ürünlerde ise bir önceki fiyat esas alınacak.
Bir mal veya hizmete ilişkin olarak tüketicinin satın alma davranışı ve diğer kişisel verileri analiz edilerek sunulan fiyatın kişiselleştirilmiş fiyat olduğu kabul edilecek, tüketiciye bu şekilde bir fiyat sunulması durumunda, güncel satış fiyatına ve kişiselleştirilmiş fiyata aynı alanda yer verilecek.
Kredi ile satışa sunulan mal ve hizmetlerde; kredinin vadesine, faiz oranına, tüketiciye toplam maliyetinin aylık ve yıllık yüzde değerine ve geri ödeme koşullarına reklamın yayınlandığı alanda ya da bir bağlantı veya uyarı işareti ile tüketicilerin yönlendirilerek ayrıntılı bilgi alabileceği bir internet sitesinde veya açılır ekranda yer verilecek.
İnternet ortamında satışa sunulan bir mal veya hizmetin fiyat, nitelik ve benzeri hususlarında karşılaştırma yapılarak sıralama yapılması durumunda, sıralamanın hangi ölçütler dikkate alınarak oluşturulduğuna ilişkin bilgiye aynı alanda yer verilecek. Veya tüketiciler, bir bağlantı/uyarı işareti ile ayrıntılı bilgi alabilecekleri açılır ekrana yönlendirilecekler. Reklam veya sponsorluk ve benzeri anlaşmalara dayanılarak gösterilen sıralama sonuçlarında da reklam ibaresine yer verilmesi zorunlu olacak.
Bakan Muş, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği'ni yenilediklerini ve değişikliğin Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandığını belirterek, "İndirimli satışlar ve kişiye özel fiyatlar gibi konularda tüketicilerimizi en üst düzeyde koruyacak tedbirleri hayata geçirdik." ifadesini kullandı.
Muş, gelişen ticari hayat ve artan internet kullanıma bağlı olarak tüketicilere yönelik ticari reklam ve uygulamaların niteliğinde yaşanan çeşitlilik de göz önüne alınarak Bakanlıkça "Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği"nde değişiklik yapıldığını bildirdi ve konuya ilişkin link paylaştı.
Yapılan düzenlemeyle, "kişiselleştirilmiş fiyat reklamları" mevzuat kapsamına alındı.
Tüketiciler, internet ortamında satıcı veya sağlayıcıların belirli tüketicilere veya tüketici gruplarına özel fiyat sunduklarına ilişkin bilgiye yer verilen reklamlarla daha çok karşı karşıya kalmaya başladı. Reklam verenlerin, tüketicilerin satın alma davranışı ve diğer kişisel verilerini analiz ederek bir mal veya hizmete ilişkin kişiselleştirilmiş fiyat sundukları bu reklamlarda, tüketicilerin o mal veya hizmetin güncel piyasa fiyatı konusunda doğru bilgiye ulaşmaları büyük önem arz ediyor.
Yapılan düzenlemeyle, kendilerine kişiselleştirilmiş fiyat sunulan tüketicilerin, her bir reklamda teklif edilen fiyatın kişisel alışveriş davranışlarını dikkate alan bir algoritmaya dayandığı konusunda bilgilendirilmesi koşulu getirildi. Böylece sunulan fiyatın o mal veya hizmetin, özellikle güncel piyasa fiyatının üstünde olduğu durumlarda karşı karşıya kaldıkları risklerin önüne geçilmesi sağlandı.
Bir mal veya hizmetin indirimli satışa sunulduğuna ilişkin reklamlarda, "indirimin en iyi indirim oranı veya tutarı" olduğuna yönelik beyanlara veya indirimden önceki fiyat ile indirimli satış fiyatı konusunda tüketicileri satın almaya yönlendirecek nitelikte bilgilere yer verildiği gözlemleniyor.
Düzenlemeyle, her bir indirimli satış reklamında, mal veya hizmete ilişkin indirimin duyurulduğu tarihten önceki 30 gün içinde uygulanan en düşük fiyatın referans fiyat olarak alınması, bir diğer ifadeyle indirimden önceki fiyat olarak belirtilmesi zorunlu oldu.
Ayrıca, meyve ve sebze gibi çabuk bozulabilen mallara ilişkin reklamlardaki indirimin miktar veya oranının hesaplanmasında, indirimli fiyattan bir önceki fiyatın esas alınması sağlandı.
Yapılan değişikliklerle satıcı ya da sağlayıcıların gerçeği yansıtmayan fiyat indirimlerinin reklamını yapamaması amaçlandı.
Yönetmelikte, bağlı kredi ile satışa sunulan mal veya hizmete ilişkin reklamlarda tüketicilerin daha net ve şeffaf biçimde bilgilenmesini sağlamak için de değişikliğe gidildi.
Buna göre, bu reklamlarda kredinin vadesi, faiz oranı, kredinin tüketiciye toplam maliyetinin aylık ve yıllık yüzde değeri ve geri ödeme koşulları gibi hususlara reklamın yayımlandığı alanda ya da bir bağlantı veya uyarı işaretiyle tüketicilerin yönlendirilerek ayrıntılı bilgi alabileceği bir internet sitesinde veya açılır ekranda yer verilmesi sağlandı.
Bir mal veya hizmet satın alınmadan önce tüketicilerce internet üzerinden yapılan aramalarda, sıralamaya ilişkin herhangi bir bilginin yer almadığı ve sıralamaların en üstünde yer alan satıcı/fiyat ve benzeri bilgilerin tüketiciler tarafından "en iyi sonuç" olarak algılandığı göz önüne alınarak düzenleme yapıldı.
Sıralama içeren reklamlarda tüketicilerin özellikle, yapılan sıralamanın hangi ölçütler kullanılarak oluşturulduğu ve arama sayfasında görünen önerilerin sıralamada yer alan firmalardan ücret alınarak yapılıp yapılmadığı ve dolayısıyla bir reklam olup olmadığı konusunda bilgi sahibi olmaları önem taşıyor.
Yönetmeliğe eklenen hükümlerle bir arama sorgusuna yanıt olarak tüketiciye sunulan sıralamayı belirleyen ana ölçütler konusunda tüketicilerin bilgilendirilmesi zorunlu kılındı. Ayrıca yapılan sıralamanın, sıralamada yer alan satıcı veya sağlayıcılardan ücret alınarak yapıldığı durumlarda bu bilginin "reklam" ibaresi kullanılarak açıkça belirtilmesi sağlandı.
Bu sayede tüketicilerin, yapılan sıralamanın reklam veya sponsorluk ve benzeri anlaşmalara dayanılarak yapılıp yapılmadığı, fiyat, mesafe, tüketici puanı veya farklı kombinasyonlara göre sıralanıp sıralanmadığı konusunda maksimum bilgiye ulaşmaları mümkün hale getirildi.
Tüketicilerin satın alma kararını etkileyen en büyük bileşenlerden birini, bir mal veya hizmet veya satıcı ve sağlayıcı hakkında farklı tüketicilerce yapılan değerlendirmeler oluşturuyor. Bir platformda veya internet sitesinde yayınlanan tüketici değerlendirmelerinin diğer tüketicilerin satın alma kararı üzerindeki etkisi göz önüne alınarak, yapılan değerlendirmelerin aldatıcı ve yanıltıcı olmamasını sağlamak üzere de düzenlemeye gidildi.
Buna göre, sahte tüketici değerlendirmelerinin yayınlanması yasaklanırken, değerlendirmelerin olumlu-olumsuz ayrımı yapılmadan yayınlanması gerektiği hüküm altına alındı ve tüketici yorumlarına erişim sağlayanlara bu yorumların o mal veya hizmeti satın alan tüketicilerce yapılıp yapılmadığını kontrol etme ve buna ilişkin tüketicilere bilgi verme yükümlülüğü getirildi.
Tüketicilerin bir mal veya hizmete ya da bu mal veya hizmeti sunan satıcı veya sağlayıcıya ilişkin yanıltılmaması ve doğru bilgiye erişim sağlayabilmesi amacıyla esas faaliyet alanı tüketici şikayetlerini yayınlaması olan platformlara yönelik de düzenleme yapıldı.
Düzenlemeye göre, hakkında değerlendirme yapılan satıcı veya sağlayıcılara, değerlendirmenin yayınlanmasından önce açıklama yapma veya cevap verme hakkını kullanabilmeleri için en az 72 saat süre tanınması, bu süre dolmadan önce veya gerçeği yansıtmayan değerlendirmelerin yayınlanamayacağı hüküm altına alındı. Bu platformlara üyelik ve ücret ödeme gibi mecburiyetler altına girmeden etkin bir iletişim sağlanması öngörüldü.
Bu sayede, tüketicilerin, hakkında değerlendirme yapılan satıcı veya sağlayıcılara ve şikayete yönelik sürdürülen işlemlere ilişkin doğru bilgiye ulaşması hedeflendi.
"Bot" olarak adlandırılan ve çevrim içi satın alma sürecini otomatikleştirerek çok sayıda işlemi aynı anda gerçekleştirmeyi mümkün kılan yazılımlar kullanılarak, spor, tiyatro, söyleşi gibi etkinlik biletlerini belirlenen limitlerin dışında satın alıp bunların ikincil piyasalarda nominal değerlerinden çok daha yüksek fiyatlarla satılmasının önüne geçmek amacıyla düzenleme yapıldı.
"Haksız ticari uygulama" örnekleri arasına eklenen düzenleme sayesinde, etkinlik biletlerinin yeniden veya daha yüksek fiyatla satışa sunulması yasaklandı. Böylece, karaborsa bilet satışıyla mücadelede önemli bir adım atıldı.
Ayrıca, internet ortamında bir mal veya hizmete ilişkin yönlendirici ara yüz tasarımları, seçenek ya da ifadeler gibi araçlarla tüketicilerin karar verme veya seçim yapma yetisini olumsuz etkileyen ya da normal şartlar altında vereceği kararda satıcı veya sağlayıcı lehine değişikliklere yol açmayı hedefleyen yöntemlerin kullanması haksız ticari uygulama olarak kabul edildi.
Girdi maliyeti ve döviz kuru artışı gibi fiyat değişimlerinden etkilenmemesine rağmen bu durumlardan etkileniyormuş gibi hareket ederek tüketiciye sunulan mal veya hizmetin satış fiyatında haklı bir gerekçe olmaksızın yapılan artışların inceleme ve değerlendirilmesine Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulunca devam edilecek. Benzer şekilde, hastaların tedavi öncesi ve sonrası durumuna ilişkin görsellerin sağlık mevzuatında yer alan hükümlere göre inceleme ve değerlendirilmesi uygulaması da sürdürülecek.