İSTANBUL (İHA) - Türkiye'nin Avrupa Birliği'nden müzakere tarihi almak için gösterdiği büyük diplomatik atak, bugünkü İngiliz gazetelerinde geniş şekilde yer aldı.
İngilizlerin en büyük 2 gazetesinden biri olan Guardian bu çabaları, "Türkler, AB'ye giriş görüşmelerini çabuklaştırmak için büyük hamleye başlıyor" diye verdi.
Times gazetesi, "Stoiber, Türkiye'nin katılımı Avrupa Birliği'ni yıkar diyor" başlığı altında Almanya'da Hıristiyan Demokrat lider Edmund Stoiber'den söz etti. Gazete, Stoiber'in, "Biz doğru dürüst bir siyasi birlik istiyoruz, serbest ticaret bölgesi değil... Türkiye, Avrupa Birliği'ne sokulursa bu olacak" şeklindeki sözlerini yazdı.
Haberin altında, Türkiye ve Avrupa Birliği'nin bazı rakamsal verileri "İtibar uçurumu" başlığı altında sunuldu. Bu veriler arasında kişi başına milli gelir Türkiye'de 5 bin 200 Euro, AB ülkeleri ortalaması da 23 bin 200 Euro olarak belirtildi. Türkiye'de enflasyonun yüzde 57, AB ülkelerinde yüzde 2.3 olduğunun yanı sıra, işsizlik oranı ve tarımın milli gelirdeki payı da aktarıldı.
Times'ın ilavesinde de Uluslararası İnsan Hakları günü dolayısıyla Türkiye'den "bir işkence hikayesi" anlatıldı. Röportajı yapan PEN yazarlar örgütünün İngiltere yöneticilerinden Anne Sebba, Türkiye'de örgüt üyeliğinden yargılanırken İsveç'e giden Asiye Güzel Zeybek'i anlattı:
"Eşi Serdar Zeybek, yaklaşık bir yıldır açlık grevini sürdürüyor. Ama hakkındaki hapis cezası nedeniyle Türkiye'ye dönemeyen Asiye Güzel Zeybek'in eşini de belki bu son günlerinde görememenin hüznünü yaşıyor. Marksist Leninist Komünist Parti üyesi olmaktan yargılanan Zeybek, 5.5 yıl hapis yattıktan sonra dava sürerken tahliye edildi. Hükmün açıklanmasına az bir süre kala İsveç'e gidip sığınma talebinde bulundu. Orada daha önce Salman Rüşdi gibi isimlere verilen, 15 bin dolarlık Tucholsky ödülü kendisine verildi. Bu ödül, düşünce özgürlüğü kısıtlanan cesur yazarlara veriliyor. Sığınma başvurusu yaptığı İsveç hükümeti de Zeybek'e bir apartman dairesi verdi."
MLKP ile ilişkili görülen Atılım dergisinde muhabirlik yaparken 1997'de tutuklandığını anlatan Asiye Güzel Zeybek, gazeteye poliste işkence gördüğünü, tecavüz edildiğini, çektiklerinin sağlığında iz bıraktığını anlattı.
Times gazetesindeki yazıda, Türkiye'nin, Avrupa Birliği kapısında yeni bir mahcubiyet yaşamamak için Asiye Güzel Zeybek'in hapse girmesini istemediği ileri sürüldü.
Haberde, 6 Ekim'de İsveç'e giden Asiye Güzel Zeybek'in 12.5 yıl hapse mahkum edildiğini burada öğrendiği, hapiste kaldığı süre de göz önüne alındığında 3.5 yılını çekmesi gerektiği belirtildi.
"TÜRKLERİN AB HAMLESİ" Guardian'da yer alan haberde ise, "Türkler, AB giriş görüşmelerini çabuklaştırmak için büyük hamleye başlıyor" başlığı dikkat çekti. Gazete, Tayyip Erdoğan'ın dün Danimarka yolculuğuna çıkmasıyla başlayan bu hamlenin Avrupa'nın hem hükümetlerini hem de kamuoyunu ikna çabası olduğunu ifade etti.
Brüksel mahreçli haberde, Erdoğan'ın Kopenhag'da, Avrupa'dan, Müslüman dünyayla ilişkisinde tarihi bir dönüşüm talep edeceği anlatıldı. "Erdoğan üyelik görüşmelerinin gelecek yıl başlamasında ısrar ediyor ama şu ana kadar gelen en iyi teklif 2004'ün ocak ayı" diyen Guardian muhabiri, en iyi teklife dahi Avrupa içinde itirazlar olduğuna dikkat çekti.
Bu itirazlara örnek olarak, Times gazetesinde olduğu gibi Edmund Stoiber'in dünkü konuşması gösterildi. Stoiber'den Guardian'ın yaptığı alıntı ise şöyle:
"Türkiye, bir Hristiyan kulübüne giremeyecek kadar yoksul ve farklı"
Gazete, Türkiye'nin bu siyasi çabasının Türkiye'nin önde gelen 4 ticaret örgütünün Avrupa çapındaki reklam kampanyasıyla desteklendiği anlattı. Dönem başkanı Danimarka Başbakanı'nın, "Kopenhag zirvesinde tarih verilmeyeceği" sözlerini de aktaran Guardian şöyle devam etti:
"Bununla beraber son birkaç haftadaki görüntü, birkaç yıl öncesinde beklenmeyecek ölçüde cömert bir teklifin geleceğine dair ivmenin arttığını gösteriyor."
Almanya ve Fransa'nın üyelik görüşmelerine 2005'te, İtalya ve Yunanistan'ın da 2004'te başlanması tekliflerini hatırlatan gazete şöyle devam etti:
"Avrupa Birliği diplomatları ise, Ankara'nın istediği hedefi meşru kılacak şeyin, Kıbrıs'ta çözüme doğru yeterli ilerleme olup olmayacağı sorusu olduğunu söylüyor."
Rauf Denktaş'ın, adanın yeniden birleşmesi için gerekli anlaşmaya Perşembe gününe kadar varılması konusunda iyimser olmadığını söylediğini de belirten Guardian, aslında bunun imkansız olmadığını vurguladı. Kıbrıs çözüm olsun olmasın üye yapılmazsa, Yunanistan'ın, 2004'te birliğe girecek diğer 9 adayı veto etme tehdidinde bulunduğunu anlatan gazete, "Türkiye ise kendi üyeliği konusunda gerçek bir ilerleme görürse Denktaş'ı daha iyi ikna edebileceğini söylüyor" dedi.
Avrupa Birliği'nin, Türkiye'den istediği bir başka şeyin de, birliğin kurmak istediği askeri gücün NATO imkanlarından yararlanmasına karşı vetosunu kaldırması olduğunu hatırlatan Guardian, üst düzey bir Avrupa Birliği yetkilisinin ağzından, Kopenhag'dan çıkacak en iyimser çözüm paketindeki unsurları şöyle sıraladı:
"Kıbrıs'ta çözüme varılması ve Kıbrıs'ın birleşik olarak üye yapılması, Avrupa Birliği-Türkiye ilişkilerinde dikkate değer bir ilerleme sağlanması, Avrupa savunma politikasında da bir anlaşma sağlanması."
"DOST EDİNMENİN EN İYİ YOLU, DOST OLMAKTIR" Guardian'daki haberde bahsi geçen reklamlardan biri, TÜSİAD, Odalar Birliği ve TÜRSAB'ın imzasıyla Daily Telegraph'ta bugün yayımlandı. Yarım sayfalık ilanın yaklaşık yarısının, Başbakan Tony Blair'in fotoğrafıyla kaplı olduğu dikkat çekti. Yanındaki başlık ise şöyle:
"Dost edinmenin en iyi yolu, dost olmaktır."
Türkiye'nin birçok Avrupa kurumunun mensubu olduğunu, 1876'dan beri anayasal bir devlet, 1946'dan beri çok partili bir demokrasi tarafından yönetildiğini, NATO'nun temeltaşı olduğunu, bir futbol takımının UEFA şampiyonu olduğu sıralayan gazete, sonra şu ifadelere yer verdi:
"Daha yapacağımız çok şey olduğunu kabul ediyoruz. Bu konularda çok geniş bir ulusal uzlaşma var ve ilerliyoruz. Türkiye'ye yolu açmak için Kopenhag'daki fırsatı kaçırmayın."