LONDRA (AA) - TAYFUN SALCI / GÖKHAN KURTARAN - İngiltere, yarın 4 yılda 3. kez sandık başına gitmeye hazırlanırken ülkedeki Türklerin oylarını partilerin İslamofobi, göç, azınlık ve ekonomi politikaları belirleyecek.
Ülkedeki yaklaşık 600 bin Türk kökenli vatandaşın çoğunluğu başkent Londra'da yaşıyor. 400 binini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kökenlilerin oluşturduğu nüfusta, Türkiye'den gelenlerin 200 bin civarında olduğu tahmin ediliyor.
Türk nüfusu Londra'da Dalston, Stoke Newington, Haringey, Enfield, Walthamstow başta olmak üzere belli semtlerde yoğunlaşıyor.
Sivil toplum kuruluşu Nomos'un Başkanı Hakan Camuz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, seçimde Türkleri ilgilendiren en önemli konuyu partilerin göçmen politikasının oluşturacağını söyledi.
İktidardaki Muhafazakar Partinin bu konuda radikal değişikliklere hazırlandığını belirten Camuz, "Başbakan Boris Johnson da bununla ilgili açıkça konuşuyor. Bir puan sistemi getirecekler. Avustralya'yı örnek alıyorlar." ifadelerini kullandı.
Aynı zamanda hukukçu olan Camuz, Türk vatandaşlarının Ankara Anlaşması üzerinden İngiltere'ye gelişindeki kolaylığın ortadan kalkacağını düşündüğünü söyleyerek ülkenin Johnson'ın Brexit siyasetinin sonucu olarak AB'den ayrılmasıyla bu anlaşmanın bütünüyle işlevsiz kalacağına işaret etti.
Camuz, Muhafazakar Parti iktidarında Türkiye'den evlenerek ailesini buraya getirmek isteyenleri de büyük değişiklikler bekleyeceğinin altını çizdi.
Jeremy Corbyn liderliğindeki İşçi Partisinin, azınlıklara ve göçmen sorununa daha yumuşak bir yaklaşıma sahip olduğunu anlatan Camuz, "Ancak Muhafazakar Partinin seçimi kazanacağı şimdiden çok açıkça görülüyor. Aradaki puan farkı büyük." değerlendirmesinde bulundu.
- "Yüksek biçimde yaşadığımız bir İslamofobi sıkıntısı var"
Camuz, Türk ve Müslüman toplumu ilgilendiren bir başlığın da "İslamofobi" olduğuna dikkati çekerek "İngiltere'de artık hızla gelişmeye başlayan bir İslamofobi var. Bu burada daha önce çok aşina olmadığımız bir konuydu ama artık yüksek biçimde yaşadığımız bir İslamofobi sıkıntısı var." ifadelerini kullandı.
Siyasi partilerin seçim sürecinde İslamofobi ile mücadele sözü verdiğini anımsatan Camuz, seçimden sonraki icraatlarını bekleyip görmek gerekeceğini söyledi.
Camuz, İngiltere'de 10 yıldır uygulanan kemer sıkma politikalarından da öncelikle azınlık gruplarının etkilendiğini anlatarak iki ana partinin bu uygulamaya son vermeyi vadettiğini ancak bunun için de seçimden sonraki icraatı beklemek gerekeceğini vurguladı.
Türk seçmenleri ilgilendiren bir diğer önemli konuyu sağlık hizmetlerinin oluşturduğunu belirten Camuz, toplumda Muhafazakar Partinin şu anda ücretsiz olan sağlık hizmetlerini özelleştireceği yönünde bir endişe olduğunu kaydetti.
- "Türk toplumundan herkesin bu seçime dahil olmasını tavsiye ediyorum"
İngiltere'de 27 yıldır yaşadığını belirten iş adamı İbrahim Altun da erken seçimin, İngiltere için kaçınılmaz hale geldiğini dile getirdi.
İktidardaki Muhafazakar Partinin Brexit referandumuyla ülkede siyasi bir kaosa yol açtığına dikkati çeken Altun, şunları söyledi:
"46 senedir içinde olduğu bir birlikten bir an önce çıkmanın nasıl sonuçlar doğuracağını kimse bilemez. Türk toplumundan herkesin bu seçime dahil olmasını tavsiye ediyorum. Çünkü bu seçimler, burada yaşayanları etkiliyor. Hangi partinin manifestosu bize daha yakın, onu takip etmemiz lazım."
- "Azınlığa hitap eden tek parti, İşçi Partisi"
Kendisinin İşçi Partisine daha sıcak baktığını belirten Altun, "Burada yaşayan bir gurbetçi olarak, sağlık sistemi, kamulaştırma, hayat pahalılığı ve asgari ücret konularında vaatlerde bulunan bir tek İşçi Partisi. Biz Türk toplumu olarak burada azınlığız. Azınlığa hitap eden tek parti de İşçi Partisi." diye konuştu.
Altun, diğer partilerin Brexit konusuna odaklandığına işaret ederek "Bu ülkenin temel sorunları var, onları çözmemiz lazım. Gelişmiş ülkelerin iki olmazsa olmazı olmalı. Biri eğitim, diğeri sağlık." ifadelerini kullandı.
İngiltere'de üniversite harçlarının astronomik meblağları bulduğunu belirten Altun, "Bir öğrenci mezun olduğunda bir ev kadar borcu oluyor. Bazıları borca girmek yerine, üniversiteye gitmeden çalışma hayatına girmeyi seçiyor. Bu bir korku olarak genç nüfusa yansımış durumda." değerlendirmesinde bulundu.
Altun, sağlık sisteminin de kemer sıkma politikalarından olumsuz etkilendiğini belirterek "Şahsen hasta olunca hastaneye gitmemek için gayret ediyorum. Sağlık sistemi kesinlikle çökmüş vaziyette. 7-8 ay ameliyat sırası beklemek, dünyanın 5. en büyük ekonomisi açısından bir felaket." diye konuştu.
- "Türklerin ve Müslümanların taleplerini daha ciddiye aldıklarını görüyoruz"
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneğinin (MÜSİAD) İngiltere Temsilcisi Mustafa Demir, ülkedeki Türklerin seçimlerdeki başlıca önceliklerinin sağlık, konut ve işsizlik sorunlarının oluşturduğunu söyledi.
Türklerin, yaşadıkları bölgelerde öncelikli olan soruna göre bir partiyi diğerine tercih edeceğini belirten Demir, ülke genelinde ise partilerin İslamofobi politikalarının, Türklerin ve Müslümanların oyunu belirleyeceğine işaret etti.
Demir, ülkede Türkler dahil 2 milyonu aşkın Müslüman seçmenin bulunduğunu vurgulayarak, genel seçmen nüfusunun yüzde 13 ila 15'ine tekabül eden bu kitlenin sonucu değiştirecek gücünün olduğunu kaydetti.
Son 15 yıldır Türk STK temsilcileri olarak milletvekili adaylarıyla görüştüklerini anlatan Demir, "Son zamanlarda Türklerin ve Müslümanların taleplerini daha ciddiye aldıklarını görüyoruz. Bu da bizim için sevindirici." dedi.
Demir, Brexit sorununa da değinerek Türkiye'nin gümrük birliği üyesi olmasından dolayı İngiltere'nin AB'den ve gümrük birliğinde ayrılmasının Türk iş adamlarına ithalat ve ihracatta engeller çıkaracağını vurguladı.
"Bu seçim, bir Brexit seçimi." ifadesini kullanan Demir, "Biz iş adamları, MÜSİAD olarak seçimin yumuşak Brexit'e götürecek şekilde sonuçlanmasından yanayız." diye konuştu.