Kılıçdaroğlu "Bu memlekette açlık, yoksulluk varken, insanlar açlıktan ölürken, evine ekmek getiremedi diye akşam tenceresi kaynamadığı için evin erkeği kendisini ipe asarken Recep Bey sen o villada huzur içinde oturacak mısın? Bunu sormayacak mıyız?" diye sordu.
Kılıçdaroğlu, referandum mitinglerini Bolu'nun ardından Düzce'de sürdürdü. Düzce'nin AKP'li 3 milletvekilinin de Meclis'te Düzce'nin sorunlarını anlatmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Düzce'nin derdini dile getirmeyecekse o milletvekilinin Ankara'da ne işi var?" dedi.
"Benim adım Kemal. Sayın Başbakan ne derse desin, ben memur Kemal'im, işçi Kemal'im, emekli Kemal'im, esnaf Kemal'im, amele Kemal'im. Ben halkın Kemal'iyim. Halk için çalışacağım ben. Öyle halka söz verip sözünden dönen bir insan değilim. Onun için geldim. Yetki verin, güç verin ki Türkiye'yi ayağa kaldıralım" diyen Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın kendisine yönelik "Karadeniz'e gitmiş fındıktan söz etmiş, Rize'ye gitmiş çaydan söz etmiş, Hatay'a gitmiş künefeden söz etmiş" sözlerine de tepki göstererek "Hataylılara söyledim: Önemli olan o künefeyi yapanın alın teridir dedim, Recep Bey bunu anlamaz dedim ben" diye konuştu.
11 Ekim 2002'de Erdoğan'ın Başbakan olmadan önce Düzce'ye geldiğini, burada çiftçinin faiz borcunu silme, mazot fiyatını düşürme sözü verdiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın bu sözlerini yerine getirmediğini ifade ederek "Bir adam sözünün arkasında durur, 8 yıl oldu, verdiğin sözün arkasında niye durmuyorsun? Önünde engel mi var?" diye sordu.
Bugün Sözcü gazetesinde fotoğrafları yayınlanan Başbakan'ın villasını gündeme getiren Kılıçdaroğlu, "Bu memlekette açlık, yoksulluk varken, insanlar açlıktan ölürken, evine ekmek getiremedi diye akşam tenceresi kaynamadığı için evin erkeği kendisini ipe asarken Recep Bey sen o villada huzur içinde oturacak mısın? Bunu sormayacak mıyız?" diye sordu.
-"İNSAN KEMAL'İN YÜREĞİNDEKİ SERİNLİĞİ GETİRDİM"-
Başbakan Erdoğan'ın, görev başındayken şirket kuran tek Başbakan olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "10 bin lirayla geçinemiyorum diyorsun, Peki Düzce'deki emekli ayda 500-600 lirayla nasıl geçiniyor diye sordun mu? Recep Bey sormaz, milletin duygularını istismar eder" dedi. AKP'nin iftar sofrasında siyaset yaptığını dile getiren Kılıçdaroğlu, kurulacak hidroelektrik santralleriyle 29 köyün susuz kalacağını ifade ederek "Allah aşkına insanları düşünmeyip de birilerinin cebini düşünmek ne zamandan beri siyasetin konusu oldu?" diye sordu. Kılıçdaroğlu, halktan AKP'yi cezalandırması için referandumda hayır oyu vermesini istedi.
Kılıçdaroğlu, Düzce'de öğlen sıcağında miting yaptıklarını belirterek "Ben Recep Bey'in yaptığını ben yapamadım. Size serinletici gül suyu getiremedim. Size serinletici makinalar, vantilatörler getiremedim. Ama size insan Kemal'in yüreğindeki serinliği getirdim, onu kabul etmenizi isterim" dedi.
AKP'nin, devletin uçağıyla, helikopteriyle, arabasıyla referandum propagandası yaptığını, gazetelere verilen tam sayfa ilanların her birinin 40 bin TL olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Bu değirmenin suyu nereden geliyor Recep Bey, çıkıp şunu bir anlatsana" dedi.
Başbakan Erdoğan'ın kendisine yönelik "Anayasa değişikliğini anlatmıyorsun" eleştirisini anımsatan Kılıçdaroğlu, "Kendisine söyledim. Şimdi Düzce'den çağrı yapıyorum. Adam gibi adamsan, yürekli adamsan, yaptığın doğruysa çık karşıma, adam gibi tartışalım. Üstelik tartışalım derken senin istediğin televizyon kanalında tartışalım, senin istediğin gazetecileri çağır, onlar da gelsin. Sen diyorsan ki yalnız çıkmam, bütün Bakanlar Kurulu'nu çağır, ben tek başıma çıkacağım senin karşına. Recep Bey çıkar mı, çıkmaz. Çünkü bu kardeşinizin karşısına çıkmak için adamda mangal gibi yürek olması lazım" diye konuştu. (ANKA)