Birkaç gün evvel haber bültenlerinde, kaldırım kenarında oturan bir kediyi tekmeleyerek yoldan geçen aracın altında kalmasına sebep olan, insanlıktan nasiplenememiş birinin görüntülerini izlerken kanımız dondu. İnsanlar alemi olarak hayvanlarla olan ilişkilerimizde bir kez daha sınıfta kaldığımızın ispatı gibiydi o görüntüler.
Fil Mary'nin hazin öyküsünü okuduğunuzda bu durumun tarih boyunca değişmediğine sizler de şahit olacaksınız.
Sparks World Famous Shows sirkinin yıldızı Mary
Sparks World Famous Shows sirki, Eylül 1916 yılının Eylül ayında Tennessee eyaleti Kingsport kasabasında kurdukları çadırlarında rutin gösterilerini gerçekleştirmişlerdi.
5 tonluk dev cüssesi ile eğiticisinin komutlarını kusursuzca yerine getiren fil Mary'nin gösterisi, Sparks World Famous Shows sirkine gelen izleyicileri büyülemişti adeta.
O gün yapılan gösterinin ardından eğiticisine yardımcı olması ve filin bakım işlerini gerçekleştirmesi için bakıcı Walter Red Eldridge işe başlamıştı. Walter Red Eldridge, daha önce bir sirkte çalışmamıştı ve bir filin nasıl bakılacağı ile ilgili bilgi sahibi değildi. İşe girdikten birkaç gün sonra Eldridge Mary adlı fili su içmesi için bölgede bulunan su kaynağına götürüyordu. Mary yol kenarında bulunan tarladaki karpuzları görünce oraya doğru yönelmek istedi. Eldrige, Mary'i nasıl çevireceğini bilmiyordu; fakat gösteride eğiticisinin fili yönlendirmek istediği taraftaki kulağının arkasına kancalı bir sopa ile dürttüğünü görmüştü. Eldrige Mary'nin eğiticisinden gördüğü gibi elindeki kancalı sopa ile Mary'nin kulağının arkasına dürtmeye başladı. Canı yanan Mary bir hortum hareketiyle Eldrige'yi sırtından atar ve üzerinden geçer. Mary'nin 5 tonluk dev cüssesi altında ezilen Eldrige'nin tüm organları dışarı fırlamıştı. Halk Mary'i katil ilan etti
Bu durumu gören çevre halkı Mary'i katil fil olarak adlandırır ve korkudan kimse sirkin kapısını bile açamaz hale gelir. Çevre halkı sirk sahibine, Mary'i öldürmesi için baskı yapmaya başlar. Baskılara dayanamayan sirk sahibi Charlie Sparks Mary'i cezalandırarak öldürmeye karar verir. Mary'nin nasıl öldürüleceğine ilişkin tartışmalar başlar; elektrikle mi öldürelim, silahla mı öldürelim derken en sonunda Mary'nin asılmasına karar verirler.
Mary'nin Kingsport'a komşu Erwin kasabasındaki demiryollarına ait vinç ile asılmasına hükmedilir. Mary'nin asılcağı gün civar kasabalardan da insanlar o bölgeye akın ederler ve yaşlısı, genci; kadını, çocuğu yaklaşık 2500 kişi Mary'nin asılacağı bölgeye akın eder.
Mary'nin boynuna zincir dolanır ve vinç dev cüsseyi yavaş yavaş yukarı çekmeye başlar. 5 tonluk ağırlığa dayanamayan zincir kopar ve Mary dev cüssesi büyük bir gürültü ile yere yığılır. Bu esnada Mary'nin kalçası ve arka ayakları kırılır. Acılar içinde kıvranan zavallı Mary'i asmak için daha kalın bir zincir bulunur ve Mary'nin boynuna tekrardan dolanır. Vinç tekrardan Mary'nin dev cüssesini boynundan asılarak kaldırmaya başlar. Bu işkenceye daha fazla dayanamayan Mary dev cüssesi ile debelenerek oracıkta can verir. Mary'nin cansız bedeni yarım saat boyunca sallandırılarak halka sergilendikten sonra tren istasyonunun bahçesine gömülür. Bu insanlık dışı uygulama tarihe "bilinen ilk fil idamı" olarak geçer ve insanlık, hayvanlar alemi ile olan sınavında bir kez daha sınıfta kalır.