Sputnik'in haberine göre; Türkiye'nin dört bir tarafından verilen ilanlarda Şanlıurfa, Diyarbakır, Kayseri, İstanbul, Ankara, Malatya gibi birçok il yer alıyor. İsim vermek istemeyen vatandaşlar neden böbreklerini sattıklarını anlatıyor.
Şanlıurfa'da yaşayan, ismini vermek istemeyen üç çocuk babası 29 yaşındaki vatandaş neden böbreğini satmak istediğini şöyle anlatıyor: "İki yıl boyunca iş aradım bulamadım. Maddi sıkıntılarım günden güne arttı. Kimse iş vermiyor. Çalıştığım bazı yerler de işten çıkardı. 2 yıldır işsizim. Çocuklarım evde ekmek yiyemedikten sonra ben de böbreğimi satılığa çıkaracak duruma geldim. Yapacak bir şey yok, çaresizim. Bir ara pizzacıda iş buldum ve çalışmaya başladım. Burada da beni işten çıkardılar. Şu anda çaresiz bir şekilde böbreğimi satmayı bekliyorum."
'ŞU AN VAZGEÇTİM AMA NE YAPACAĞIMI BİLEMİYORUM'
Kayseri'de yaşayan ve böbreğini satılığa çıkaran 31 yaşındaki bir vatandaş da yaşadığı sorunları ve neden böbreğini satmak istediğini şöyle anlatıyor:
"Daha önce internet kafe işletiyordum ve çalışmadığından dolayı iş yerimi kapatmak zorunda kaldım. Bir diğer neden de polis baskınlarıydı. Üç günde 12 defa polis cafemi bastı. ‘Temiz toplum, temiz internet' diyerek sürekli olur olmaz polis baskınları süreklileşmeye başladı. Benim bulunduğum kesim varoş bir Kayseri kesimidir. Burada 20 tane adam çevir 15 tanesi vukuatlı çıkar. Müşterilerim gittikçe azalmaya başladı. Daha sonra emniyette toplantıda bu durumun bize zarar verdiğini ve ‘valinin çocuğunun bilgisayarında bile benim internetimde yasakladığınız oyunlar' vardır dedim. Yine de bir netice alamadım. Ardından işlerim durma noktasına geldi. Fatura üzeri telefon alıp borçlarımı kapatmaya çalıştım. Zaman geçtikçe borçlarım birikti, arabamı sattım. Dükkânımı kapatmak zorunda kaldım. Artık son noktada çaresiz kalınca böbreğimi biraz da sinirle satılığa çıkardım. Şu an vazgeçtim ama ne yapacağımı bilemiyorum" diye konuştu.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Üyesi Uzman Doktor Halis Yerlikaya bu tür vakaların ciddi anlamda sağlık sorunlarına neden olduğunu söyledi. Haliskaya şöyle konuştu:
"Yaşanan ekonomik kriz nedeniyle insanlar böyle bir yola başvuruyor. Çaresizlikten kaynaklı insanlar kendi bedenlerinden başka bir çıkış yolu bulamadığı için organlarını satılığa çıkarıyor. Hindistan'da benzer ve daha ileri boyutta bir durum söz konusu. Orada, aile bireylerinden biri kendini aileye feda ederek tüm organlarını organ mafyasına satıyor. Türkiye'de yaşanan ekonomik sorunlar nedeniyle insanlar böyle bir yola başvurmaya başladı. Tıbbi olarak sağlık sorunlarını beraberinde getirir. Her organın belli bir fonksiyonu vardır. Gerekmedikçe insanların ehil olmayan kişiler eliyle böyle bir işe girişmesi hayati tehlike yaratır. Organ bağışçısı olmak istediğinizde bile birçok tetkikten geçiyorsunuz. Bunun ardından organın uygun olup olmadığı sonucuna varılıyor. Böbrekte hasar varsa sağlam olan kişiyi de hasta yapmamak için organ bağışı yapılmasına izin verilmiyor. Yasadışı bir şekilde yapıldığında ise bunlar göz önünde bulundurulmuyor. Ben de benzer durumları duydum. Borçlarından dolayı organlarını satmak isteyenler dolaylı olarak soruyorlar."