Bilkent Otel Konferans Salonu'nda bir basın toplantısı düzenleyen Roma Kulübü Başkanı ve Ürdün Prensi El-Hassan Bin Talal, Irak'taki son gelişmeleri değerlendirdi. 1991 yılındaki ABD'nin Irak'a yaptığı operasyonun Ürdün ve Türkiye'yi doğrudan etkilediğine işaret eden Bin Talal, "Bugünkü durum Yugoslavya savaşlarını hatırlatıyor. Aynı durum burada da mevcut" değerlendirmesinde bulundu. Etnik farklılıktan oluşacak bir federasyon ile coğrafi federasyon arasında çok fark olduğuna dikkat çeken Prens Bin Talal, coğrafi bir federasyonun daha bütünleştirici olacağını, ortak menfaatlere de hizmet edebileceğini bildirdi. Bin Talal, "Ama Yugoslavya'ya bakın, etnik ve bölücü unsurlar devam edebiliyor. Bu nefretlere sebep olabilir" ifadesini kullandı.
Kuzey Irak'taki grupların Londra'da yaptığı toplantıya kendisinin neden katıldığının sorulması üzerine Ürdün Prensi Bin Talal, toplantıya kraliyet ailesinin bir üyesi olarak gitmediğini, yaptığı konuşmada da toprak bütünlüğü ve barışın önemine değindiğini söyledi. KDP temsilcisinin Türkiye ziyaretinde, Türkiye'nin bölgeye savaş olarak müdahale etmesinin bir felakete yol açacağı yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Bin Talal, şunları söyledi: "Savaş başladığında sonucunu kestirmek mümkün değil. Savaşın sonuçlarını her zaman kestiremezsiniz. Türkiye'nin konumu da şu; savaşın en son çare olduğu, toprak bütünlüğüne saygı duyulması gerektiği. Bölgede domino halinde savaşlara girilebileceği, çatışmaların başlayabileceği gibi bir duyguyu hissetmek tabi ki çok feci."
Bir zamanlar Türkiye, Pakistan, Irak ve İran'ın üye olduğu Cento adlı bir kuruluş olduğunu hatırlatan Bin Talal, yine böyle bir oluşuma ihtiyaç bulunduğunu belirterek, "Güvenlik sorununu bölge Balkanlaşmadan önce çözmek zorundayız. Bölgesel birlik zorunluluk" şeklinde konuştu. Bin Talal, insanlar arasında ayrım yapmadan bölgenin refahını ve güvenliğini sağlamada ortak hareket edilmesi gerektiğini kaydetti. Bin Talal, "Neden insanlarımızı yoketmek yerine kurtulması ve yaşaması için çalışmıyoruz?" dedi. Bin Talal, mültecilerin yüzde 70'ini Müslümanların oluşturduğuna işaret ederek, İslam Konferansı'nın insan onurunu koruyarak, bölgeye dönük bir fon oluşturulması gerektiğini bildirdi. 11 Eylül saldırılarının ardından sadaka ve zekat gibi hayır işlerinde azalma görüldüğünü ifade eden Bin Talal, "Taş devri, taşların bitmesiyle sona ermedi. Petrol devri de petrolün bitmesiyle sona ermeyecektir" diyerek, petrolün bölge ülkelerini yararlı sonuçlara ulaştırmadığını kaydetti.