Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Türkiye-İran Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti Van Milletvekili Osman Nuri Gülaçar, "Türkiye'nin, ABD ve Avrupa Birliği'nin (AB) tek taraflı yaptırımlarına mesafeli duran tutumu sayesinde İran'a yaptığı ihracat önemli oranda artmıştır." dedi.
İran Araştırmaları Merkezi (İRAM) tarafından Başkentte "Yaptırımların Gölgesinde Türkiye-İran İlişkileri" başlıklı panel düzenlendi.
Moderatörlüğünü İRAM Başkan Vekili Dr. Hakkı Uygur'un yaptığı panele Gülaçar ve İran'ın Ankara Büyükelçisi Muhammed Farazmend konuşmacı olarak katıldı.
Gülaçar, "İran ile Türkiye arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesine imkan sağlayan oldukça geniş bir fırsat alanı vardır. İthal sermaye malı, ham madde ve ara malı temininde ambargolar döneminde ciddi sıkıntılar yaşayan İran'ın, bu noktada Türkiye ile iş birliği yapması ciddi bir avantajdır." diye konuştu.
Türk ve İranlı iş adamlarının karşılıklı olarak yatırım yapmasının, iki ülkenin ortak çıkarına hizmet edeceğini söyleyen Gülaçar, iki ülke arasındaki ilişkileri geliştirmek için turizm, enerji, eğitim, imalat sanayi ve sağlık sektörü gibi uygun alanların olduğunu belirtti.
Gülaçar, iki ülke arasındaki ticari ilişkinin istenilen seviyeye gelmediğini vurgulayarak, bu duruma gerekçe olarak, taraflar arasındaki siyasi sorunlar, ABD'nin İran yaklaşımı ve Türk iş adamlarının İran ile iş yapma konusunda olumsuz bir algıya sahip olmasını gösterdi.
Gülaçar, şunları kaydetti:
"2010'lu yıllarda, yani İran'a karşı Batılı ülke yaptırımlarının çok güçlendiği bir zamanda Türkiye ile İran arasındaki ticaret hacminin normal dönemlerin üzerine çıktığını görüyoruz. Bu dönemde, ABD ve AB yaptırımlarının ekonomik ilişkilerine zarar vermesini engellemek isteyen Ankara ve Tahran, Türkiye'nin İran'a ihracatını artırmasıyla finanse etmeye çalışılmıştır. Yaptırımlar nedeniyle uluslararası piyasalara çıkmakta zorlanan İran'ın, bu dönemde toplam ihracatı hızla düşerken Türkiye'nin genel olarak Birleşmiş Milletler (BM) yaptırımlarını kabul etmesine rağmen ABD ve AB'nin tek taraflı yaptırımlarına mesafeli duran tutumu sayesinde İran'a yaptığı ihracat önemli oranda artmıştır."
İki ülke arasında hem siyasi hem de ekonomik ilişkilerde dalgalanmalar yaşandığını dile getiren Gülaçar, İran'da yatırımı bulunan ve buraya ihracat yapan Türk iş adamlarının, İran tarafından kaynaklanan birtakım sorunlarla karşı karşıya kaldığını ve bu sorunların ortadan kaldırılmasını bu ülke makamlarıyla sık sık istişare ettiklerini aktardı.
Gülaçar, Türkiye'nin, ABD'nin İran'a yönelik yaptırımları karşısında ilkeli bir tutum sergilediğinin altını çizdi.
- "İranlı ziyaretçiler Türk turizm sektöründe önemli bir yere sahiptir"
Türkiye'ye gelen İranlı turistlerin Avrupalı turistlerden daha fazla harcama yaptığını anlatan Gülaçar, "Her yıl önemli sayıda İranlı turist Türkiye'ye gelmektedir. İranlı ziyaretçiler Türk turizm sektöründe önemli bir yere sahiptir. 2016 yılında 1 milyon 66 bin, 2017'de 2 milyon 500 bin ve 2018 yılında 2 milyon İranlı turisti ülkemizde en iyi şekilde ağırladık. Ancak İran'ın resmi para birimi Riyal'in ABD yaptırımları nedeniyle dolar karşısında değer kaybetmesi ve İran'ın yurtdışına çıkacak vatandaşlarından aldığı harç miktarını iki milyon 200 Riyal'e (52 dolar) yükseltmesi nedeniyle 2019 yılında ülkemize gelen İranlı turist sayısında azalma olacağını öngörüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
- "Gücünü bölge ülkelerinin güçsüzlüğü üzerinden elde etmedi"
Büyükelçi Farazmend ise ABD’nin yaptırımlar kanalıyla İran ile ticari ilişkisi bulunan ülkelere veya şirketlere baskı uyguladığına dikkati çekerek, “Türk iş adamlarının bu sebeplerden dolayı Türkiye ile İran arasındaki ticaretin azalmasından rahatsızlık duyduğunu hissediyorum.” ifadelerini kullandı.
Bölgesel gelişmelere de değinen Farazmend, "Türkiye ekonomik ve siyasi gücünü bölge ülkelerinin güçsüzlüğü üzerinden elde etmedi ve İran kamuoyunda bu yönde değerlendirmeler var." dedi.
Büyükelçi Farazmend, Orta Doğu’daki ülkeler arasında çatışmalar yaşandığına dikkati çekerek, “Türkiye ile İran sınırında güvenlik ve barış hali hakimdir.” diye konuştu.