Tahran'ın Suudi Arabistan'daki çıkarlarını koruyacak ofisin yakın zamanda İsviçre'nin Riyad Büyükelçiliği'nde açılacağı bildirildi.
İran'da yayın yapan haber ajansı PANA'ya konuşan İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Behram Kasımi, ülkesinin Suudi Arabistan'la ilişkileri hakkında değerlendirmelerde bulundu.
İran'la Ocak 2016'da diplomatik ilişkilerini kesen Suudi Arabistan'ın Tahran'la ilişkileri düzeltmeye yanaşmadığını söyleyen Kasımi, "Bizimle Suudi Arabistan arasında ara buluculuk teklifi yapan ülkelere olumlu yaklaştık ancak Riyad yönetimi ara buluculuk fırsatından faydalanma niyetinde olmadı." dedi.
İran'ın Suudi Arabistan'daki diplomatik işlerinin İsviçre'nin Riyad Büyükelçiliği'nde açılacak ofis tarafından yürütüleceğini aktaran Kasımi, sekiz ay önce İsviçre ile varılan anlaşma doğrultusunda İran'ın çıkarlarını koruyacak ofisin yakın zamanda İsviçre Büyükelçiliğinde hizmete açılacağını belirtti.
Suudi Arabistan'daki İran vatandaşlarına konsolosluk hizmetinin İsviçre tarafından verilmesini öngören protokol geçen yıl ekimde İran ve İsviçreli yetkililer arasında imzalanmış ancak Riyad ve Tahran arasındaki sorunlar nedeniyle şu ana kadar faaliyete geçilememişti.
Suudi Arabistan yönetiminin, Suudi vatandaşı Şii din adamı Ayetullah Nemr Bakır en-Nemr'i Ocak 2016'da idam etmesinin ardından Tahran Büyükelçiliği ve Meşhed Konsolosluğu'nun göstericiler tarafından ateşe verilmesi üzerine Riyad, İran ile diplomatik ilişkilerini kesmişti.
Bölgede birçok konuda birbirlerine zıt politikalar izleyen iki ülke bölgesel krizlerde sık sık karşıya geliyor. Suriye'de vekalet savaşları üzerinden çatışan İran ve Suudi Arabistan bölgesel krizler konusunda birbirlerini suçluyor. Mart 2015'te Yemen'de İran'ın desteklediği Husilerin yönetimi ele geçirmesini engellemek için bu ülkeye askeri operasyon başlatan Suudi Arabistan, İran'ı milisler yoluyla darbe yapmaya çalışmakla suçlarken Tahran da Riyad yönetimini Yemen'in iç işlerine karışmak ve sivilleri öldürmekle suçluyor.
Suudi Arabistan yönetimi, ABD Başkanı Donald Trump'ın İran'la imzalanan nükleer anlaşmadan tek taraflı ayrılmasını destekleyen az sayıda ülkelerden biri olarak da dikkati çekiyor.