İran'da siyasi gerginlik

İran'ın önde gelen din adamlarından Ayatullah Taheri'nin İsfahan'da sürdürdüğü 30 yıllık görevinden istifa etmesi ve istifa nedenlerini bir mektupla halka duyurması, İran'daki siyasi ortamı yine gerginleştirdi.

Ayatullah Taheri (76), dün Reformcuların en etkin gazetelerinden Nevruz'da yayımlanan halka açık bir mektupla, sistemi sert bir dille eleştirdi. Taheri'nin, İran Devrim Kurucusu Ayatullah Humeyni'den 30 yıl önce aldığı İsfahan Cuma İmamlığı görevini bırakması, İran'da benzeri görülmemiş bir olay olarak değerlendirildi.
İran Milli Güvenlik Konseyi, gazetelerden, milli güvenliğinin korunması için Ayatullah Taheri'nin leh ve ya aleyhinde yazı yazmaktan kaçınmalarını istedi.

AYATULLAH TAHERİ KİMDİR 30 yıl önce İran Devrim Kurucusu Ayatullah Humeyni tarafından İsfahan kentine Cuma İmamı olarak atanan Ayatullah Celaleddin Taheri, İran'da dine dayalı bir devlet modelinden söz eden ilk ulemalardan sayılıyor. Şah döneminde yaptığı konuşmaları nedeni ile hapis ve sürgün hayatı yaşayan Taheri, ayrıca Uzmanlar Meclisi üyesi ve İran'da reformu destekleyen az sayıda cuma imamından biri.

Reklam
Reklam

HALKA AÇIK İSTİFA DİLEKÇESİ Halka açık istifa dilekçesinde, Cumhuriyetin, ülke yöneticilerinin değişebilmesi anlamına geldiğini, uygar bir toplumda hükümet politikalarının eleştirilebilmesi gerektiğini belirten Taheri, "Devrim, halkın isteklerini temin ve garanti etmek anlamına gelir. Ancak maalesef bugün gerçek bu değil" dedi.
Mektubunda devrimin başında halka verilen sözlerin yerine getirilmediğini iddia eden Taheri, yöneticileri, iyiniyetle yapılan eleştirilere kulak veremeye davet etmişti.
İşsizlik, enflasyon, pahalılık, fakir ve zengin arasındaki uçurum ve milli gelirin düşmesi gibi konuları toplumu tehdit eden, bir barajın arkasındaki sel sularına benzeten Taheri, Ayatullah Montazarı'nın uzun süreden beri ev hapsinde tutulmasını da sert bir dille eleştirmişti.

PARTİLERDEN VE PARLAMENTERLERDEN TAHERİ'YE DESTEK İran Parlamentosunda en fazla koltuk sayısına sahip İran İslami Katılım Cephesi Partisi bir bildiri yayımlayarak Taheri'ye destek verdiğini açıkladı. Bildiride, Taheri'nin sözleri, ülkeyi seven tüm insanların sözleri olduğu öne sürüldü.

Reklam
Reklam

Taheri'ye destek veren ikinci grup ise 125 reformcu parlamenter oldu. 125 Parlamenter tarafından Taheri'ye yazılan açık mektupta ise, milletvekilleri olaylardan duydukları üzüntüyü dile getirdiler, yetkililerden Taheri'nin sözlerine kulak vermelerini istediler.

MUHAFAZAKARLARIN TEPKİSİ Muhafazakarların en yüksek tirajlı gazetelerin biri olan Resalat, bu sabah olaya tepkisini, "Düzenle birlikte, ya düzene karşı" başlığı ile kaleme aldığı, başyazı ile dile getirdi.

Taheri'nin son mektubu ve bundan önceki konuşmaları ve mektupları ile bir edebiyat farklılığına dikkat çeken gazetenin başyazarı, mektubu halk ve düzene karşı bir hakaret olarak niteledi. Yazıda, reformcu İran İslami Katılım Cephesi Partisi, siyasi amaçlar için olayı büyütmekle suçlanırken, "İran İslam Cumhuriyeti, yetkilileri halk tarafından seçilen yasal bir düzendir. Bu halk, düzenin içersindeki pozisyonunun kaderini belirleyecektir" ifadesine yer verildi.
Muhafazakarların diğer gazeteleri, Cumhuriye İslami ise, olayı önceden planlanan siyasi bir oyun olarak değerlendirdi, Taheri'nin kurban edildiği, oyunun sonuç vermeyeceğini belirtti.

Reklam
Reklam
Anahtar Kelimeler: