Konya'da Mevlana Kültür Merkezi’nde basın toplantısı düzenleyen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, gazetecilerin gündemle ilgili sorularını da cevapladı. Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın Türkiye ziyaretini, Başbakan Erdoğan’ın Gazze ziyaretini iptal etmesine yönelik tepki amacıyla iptal ettiği yönündeki gazete haberleriyle ilgili Davutoğlu şunları ifade etti: “Bu tamamiyle spekülatif niteliktedir. Sayın Abbas Türkiye’ye ilk defa gelmiyor. Biliyorsunuz 28 Kasım’da Birleşmiş Milletler’de Filistin’in üye olmayan devlet statüsünün kazanmasında da geldi, daha sonra da geldi. Kendisiyle son olarak Arap Birliği Zirvesi’nde 15 gün önce Doha’da görüşmüştük. Dolayısıyla Sayın Abbas’ın gelişinin Sayın Başbakanımızın Gazze ziyaretinin yapılmasının engellenmesi talebiyle alakası ilgisi yoktur. Ancak biz isteriz ki Sayın Başbakanımızın Gazze ziyaretinin taşıdığı simgesel önem yanında önemli bir Filistinliler arasında uzlaşı ya da zemin teşkil edecek bir nitelik taşısın. Bu çerçevede de Filistinli kardeşlerimizin uzun zamandır bekledikleri uzlaşı görüşmeleri konusunda bir an önce başlamalarını diliyoruz. Bu konuyu da ben yine Abbas ile Doha’da görüşmüştüm. Bu ay içerisinde sayın Abbas ve Meşal’in Kahire’de bir araya gelmesi öngörülüyordu. Biz bu konuda teşviklerimizi sürdüreceğiz. Ama esas itibari Sayın Abbas’ın Türkiye ziyareti Filistinli kardeşlerimiz arasındaki ulusal uzlaşıyla ilgilidir. Bundan sonra da sık sık gelecek. Her bir gelişe de özel bir anlam yüklememek lazım. Türkiye, bütün Filistinli kardeşlerimizin kendi ülkeleri gibi gördüğü bir ülkedir. Başbakanımızın Gazze ziyareti ise Gazzeli kardeşlerimizin heyecanla beklediği hatta Filistin ziyareti olarak da adlandırmak lazım. Dolayısıyla bu anlamda Başbakanımızın ziyareti Filistinli kardeşlerimizin uzlaşısına katkıda bulunacak bir tarihi gelişme olacaktır.”
SURİYE’DE HER TÜRLÜ SAVAŞ SUÇU İŞLENİYOR
Davutoğlu, Suriye’deki katliamların yanı sıra tarihi eserlerin de tahribatına yönelik sorulara şu yanıtı verdi: “Suriye’deki gelişmeler gerçekten yürek sızlatan gelişmelerdir. 100 bine yakın kardeşimiz katledildi. Bir de bütün bir insanlık tarihinin özellikle de bizim medeniyetimizin en nadide eserleri tahrip oluyor. Son olarak Hazreti Ömer Camii’nin minaresine isabet eden bir saldırıyla maalesef ciddi hasar gördü. Bu bilgi bize de ulaştı. Bunlar Suriye rejiminin katliamda ne kadar sınır tanımadığını ortaya koyan gelişmelerdir. Biz UNESCO nezdinde de çağrıda bulunuyoruz. Daha önce de kimyasal silahların engellenmesi konusunda da Kimyasal Silahların Önlenmesi Örgütü’ne de iki hafta önce yaptığım ziyarette de vurguladım. Şu anda Suriye’de savaş suçunun her türlüsü işleniyor. Savaş suçu mahiyetinde silahlar kullanımı, insanların topluca katledilmesi, topluca cezalandırılmasının yanında da şimdi şehirlerin topluca cezalandırılması ve tümüyle tahrip edilmesi, tasviye edilmesine dönük neredeyse bir kampanya yürütülüyor. Ama ne yaparlarsa yapsınlar bu zulmün kalıcı olması mümkün değil. Biz uluslararası arenada bütün bu konuları taşıyacağız. Zaten önümüzdeki cumartesi günü de Suriye’nin dostları gurubunun çekirdek ülkeler olarak bir araya geleceğiz. Toplantıda bu konuları ele alacağız.”
‘DEPREMDE İRAN’IN YANINDA OLACAĞIZ’
Davutoğlu, gazetecilerin İran’da son yılların en büyük depreminin yaşandığını ve dünkü ABD’de yaşanan patlamaları hatırlatması üzerine şunları söyledi: “Her iki olay da üzüntü verici. Biraz önce İran ile ilgili olay bana ulaştı. İran Dışişleri Bakanı ile temasa geçtik hemen. Kendisi uçaktaymış en kısa zamanda görüşeceğiz. Ama yazılı olarak da her türlü yardıma hazır olduğumuzu bütün imkanlarımızla İran’ın yanında olacağımızı ki dolayısıyla deprem felaketini en iyi biz biliriz. Bunu vurguladık. Herhangi bir ihtiyaç zuhur etmesi halinde Türkiye Cumhuriyeti komşu ve dost İran’ın yanında olacaktır. Vefat edenlere taziyelerimizi sunuyoruz. Yine ABD’nin bir anlamda kültür başkenti ve üniversite şehri olan Boston’da dün iki patlama gerçekleşti. Sebepleri üzerinde ABD’li yetkililer çalışıyor. Biraz önce bu konuda da ABD Dışişleri Bakanı değerli meslektaşıma bir yazılı mesaj gönderdim. Ve taziyelerimizi ilettik. Sebebi ne olursa olsun bu tür olaylar üzüntü vericidir. Amerikan halkının da acılarını paylaşıyoruz. Herhangi bir terör olayı olduğu tespit edilirse tabi terör her türlü teröre karşı dayanışmamızı da bir kez daha ifade etmek istiyoruz. (CİHAN)