IMDB: 8.4
Harper Lee'nin kitabından uyarlanan ve 1962'de beyaz perdeye yansıtılan Bülbülü Öldürmek filmi ırkçılığa karşı verilen mesajları içeren en etkili ilk filmler arasında. Robert Mulligan yönetmenliğinde çekilen film 1930'larda ABD - Alabama'da geçiyor. Beyaz bir kadına tecavüzden yargılanan ve halk tarafından linç edilmek istenen siyah bir adamı savunan beyaz bir adamın hikayesi... Filmin en can alıcı sözü ise “Bir an derinizi çıkarıp kenara koyun ve beni dinleyin...” olmuştur.
IMDB: 7.7
Ünlü siyahi lider Malcolm X'i anlatan bu film Amerika'daki ırkçılığa karşı yapılmış en başarılı yapımlardandır. Babası Ku Klux Klan örgütü tarafından öldürülen genç Malcolm sokakladra büyür ve hırsızlık yapmaya başlar. Kısa süre sonra içeriye atılan siyahi liderin hayatı hapishanede değişir. Elijah Muhammed adında biriyle tanışan Malcolm Mekke'ye giderek müslüman olur ve yeni bir insan olarak ırkçılığa karşı büyük bir düşünce savaşı verir. Spike Lee'nin yönetmen koltuğunda oturduğu biyografi türündeki filmin başrolünde usta aktör Denzel Washington bulunuyor.
IMDB: 7.8
1985 yapımı filmin yönetmenlik koltuğun Steven Spielberg oturuyor. Genelde Nazi soykırımı hakkında ırkçılığı konu almış filmler yapan Spielberg Mor Yıllar'da sağlam oyuncu kadrosuyla başarılı bir iş çıkardı. 1900'leriin başında geçen filmde bir erkeğe satılacak siyahi kızın, kardeşinden kopamaması anlatılıyor. Başrollerde Danny Glover, Whoopi Goldberg ve Oprah Winfrey gibi isimler var.
IMDB: 8.9
Dünyanın en güzel sinema filmlerinden Schindler'in Listesi yine bir Steven Spielberg yapımı olarak karşımıza çıkıyor. İkinci Dünya Savaşı ve yahudilerin mağduriyetini en iyi anlatan filmlerden Schindler'in Listesi, izlediğiniz zaman üzerinizde unutulmayacak izler bırakacak. Liam Neeson'un başrolünü üstlendiği filmde kendisine Ben Kingsley ve Ralph Fiennes eşlik ediyor. Film, Oscar Schindler adlı bir alman bir işadamının 1100 yahudinin hayatını kurtarmasını konu alıyor.
IMDB: 8.6
Bir başka II. Dünya Savaşı konulu film olan 'Hayat Güzeldir'in yaşattığı hüzün kuşkusuz sinema tarihinde ender rastlanılacak türden.
II. Dünya Savaşı'ndan birkaç yıl önce başlayan film Guido adındaki yahudi bir adamın başından geçer. Dora'ya aşık olan ve onu kaçırarak evlenen ardından birde çocuk yapan Guido savaşın patlak verildiği yıllarda oğluyla birlikte toplama kampına götürülür. Guido oğluna olayları bir savaş değil de oyun olarak anlatır ve oyunun sonunda çok istediği tankı kazanacağını söyler. Filmde çekilen tüm ızdıraba rağmen her şeye umutla bakılmasını bize gösteren Guido'un yarattığı etki tarif edilemez. Filmin hem yönetmeni hemde başrl oyuncusu olan Roberto Benigni bu filmiyle Oscar dahil birçok ödül topladı.
IMDB: 8.6
Edward Norton'un yıldızının parladığı filmlerden biri Geçmişin Gölgesinde. Bir Neo-Nazi'nin sokaklardaki sert ırkçılığını göze vuran harika yapımlardan biri. Asabi bir Neo-Nazi lideri olan Derek mahallesindeki göçmenlere kan kusturur. Bir anda çetenin ilahı haline gelen Derek hapishaneye girer ve aslında ırkın bazı şeyler yanında değer olmadığını anlar. Filmin yönetmen koltuğunda Tony Kaye oturuyor.
IMDB: 8.5
Tom Hanks'in başrolünde oynadığı ve Stephen King'in romanından uyarlanan Yeşil Yol 1920'lerde ABD topraklarında geçiyor. Bir hayli iri bir siyahi olan John Coffey küçük kızlara tecavüz etme suçundan idama mahkum edilir. Özel güçleri olan Coffey'in masumiyeti yavaş yavaş anlaşılsa da idam günü yaklaşmaktadır. Tom Hanks'e David Morse ve Michael Clarke Duncan eşlik ederken yönetmen kolutuğunda Frank Darabont var.
IMDB: 8.5
Polonyalı Roman Polanski'nin İkinci Dünya Savaşı'nda yahudilere yapılan nazi soykırımına dem vurmuş büyük bir yapım olan Piyanist'in başrolünde Adrien Brody bulunuyor. Polonya'da bir piyanist olan Wladyslaw Szpilman'ın ailesi yahudi olduğu için Nazi soykırımından nasibini almıştır. Film, önceden sanat sayesinde kurduğu bağlantılarla ayakta kalan piyanistin tek başına hayatta kalma mücadelesini anlatır.
IMDB: 8.2
Efsane aktör Clint Eastwood'un yönetip oynadığı film yine bizi çete savaşlarına götürüyor. Bir hayli aksi,milliyetçi ve eski asker yaşlı bir adamın uzakdoğululara gösterdiği sertliğin kırılışını ve ailesinden daha yakın davranışlara maruz kalarak kalbinin yumuşamasını anlatıyor. Gran Torino ismi ise kullandığı arabadan kaynaklanıyor.
IMDB: 8.1
2014 yılında en iyi film olarak Oscar alan '12 Yıllık Esaret' işlediği konu bakımından oldukça acıklı bir film. New York'da özgür bir siyahi olarak doğan Solomon Northup'un aşkı ailesi ve kemanı olmuştur. Washington DC'de kaçırılıp köle olarak satılan Solomon 12 yıllık bir esaret yaşar. Siyahlara yapılan zulmü tüm çıplaklığıyla gözler önüne seren filmin yönetmen koltuğunda Steve McQueen bulunuyor.