İş dünyası ABD ve Türkiye'nin vizeyi karşılıklı askıya almasını değerlendirdi

Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Zorlu, ABD'nin Türkiye'den vize hizmetlerini askıya almasında art niyet bulunduğunu belirterek, iki müttefik ülke arasındakibu girişimi diplomatik yollarla çözmenin yararı olduğunu söyledi.

İş dünyası yöneticileri, ABD'nin Türkiye'den vize hizmetlerini askıya almasını ve Türkiye'nin buna verdiği vize misillemesini, AA muhabirine değerlendirdi.

Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu, iki müttefik ülke arasında böyle bir şeyin yaşanmasını anlamakta güçlük çektiklerini belirterek, ABD tarafında art niyetler olduğunu düşündüklerini dile getirdi.

ABD'ye hitaben "Sen bir taraftan terör örgütlerine destek ver, diğer taraftan Türk vatandaşlarını kendi ülkende tutukla; burada bir kişi tutuklandığında da böyle bir girişim yap" diyen Zorlu, bütün Türkiye'nin anlamakta zorluk çektiği bu durumu yine de diplomatik yollarla çözmenin yararı olduğunu söyledi.
"Piyasalar zamanla sakinleşme sürecine girer"

Reklam
Reklam

Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar da şu anda temkinli şekilde olayları izlemek durumunda olduklarını belirterek, ABD'nin özel sektörünün Türkiye'de, Türkiye'deki bazı kuruluşların da ABD'de yatırımları bulunduğunu hatırlattı.

Kibar, "Piyasalar panikle anlık reaksiyon veriyor ama yaşama anlık reaksiyonla gitmiyor. Biraz zaman geçtikçe, konunun detayları anlaşıldıkça daha sakinleşme sürecine girecektir." dedi.

Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın ise "Siyasi olarak bir şey söyleyemem ama ekonomik olarak çok da olumlu etkisi olmayacağını öngörüyorum. Piyasalarda olayın ilk gününde böyle hareketlerin olması normal. Sonra oturur." yorumunu yaptı.

"Amaç Türkiye'ye gözdağı vermek"

Albayrak Holding Üst Yöneticisi (CEO) Ömer Bolat, ABD'nin Türkiye'den vize hizmetini askıya almasının müttefikliğe ve hukuka yakışmayan bir davranış olduğunu bildirdi.

Bu kararın, 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili soruşturmaların ve kalkışmanın izlerinin ABD büyükelçiliğinde çalışan kişilere doğru yaklaşınca gözdağı vermek amacıyla alındığını savunan Bolat, "Bunu büyükelçilik düzeyinde tebliğ ederek henüz işi devletler düzeyinde bir gerilime taşımadılar ama bir gözdağı amacı taşığı ortada. Buna karşılık Türkiye büyükelçiliği de aynı şekilde karşılık verdi. Türkiye burada tezinde elbette haklıdır." diye konuştu.

Reklam
Reklam

Ömer Bolat, söz konusu gelişmenin ekonomi alanındaki yansımalarına ilişkin, "Avrupa Birliği (AB) ile son 2 yıldır, özellikle de 15 Temmuz darbe girişiminden sonra zaten çok gergin ilişkilerimiz vardı ama iş dünyası kendi yolunu buldu ve Türkiye'nin ilişkileri sürüyor, firmalar çalışmaya devam ediyor. Mali piyasalar geçici olarak olumsuz etkilenebilir ama o da kısa bir süre sonra olaylar sakinleşince kendi dengesini bulur." dedi.
"Türkiye kendisine yönelik yapılan yaptırımlara elbette tepkisiz kalmayacak"

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, mütekabiliyet esasının, devletlerarası ilişkilerde maruz kalınan davranışa aynı şekilde karşılık verme prensibini gerektirdiğini belirterek, "Türkiye, şerefli ve güçlü bir ülke olarak, ABD'nin vize başvurularını askıya almasına karşılık, bu esasa dayanarak vizeleri kaldırma kararı aldı." değerlendirmesini yaptı.

Türkiye'nin, uluslararası arenada eşit bir şekilde varlığını sürdürdüğünü vurgulayan Kaan, dolayısıyla kendisine yönelik yapılan yaptırımlara elbette tepkisiz kalmayacağını kaydetti.

Reklam
Reklam

Kaan, Türkiye ile ABD arasındaki vize krizinin ekonomiye yansımasının olabileceğine dikkati çekerek, şunları ifade etti:

"Yaklaşık 18,5 trilyon dolarlık büyüklüğüyle ABD ekonomisi, Türkiye gibi ihracatını sürekli geliştiren ve hedeflerini yüksek tutan bir ülke için çok değerli bir pazar konumunda yer alıyor. Nitekim 2016'da en çok ihracat yaptığımız 5. ülke olan ABD ile ikili ticaret hacmimiz 17,5 milyar dolara kadar yükselmişti. Bu bağlamda ABD ile olan ticari ilişkilerimizi rasyonel bir şekilde sürdürmemiz ve daha ileri seviyelere taşımamız gerekiyor. Bu nedenle iş dünyasının temsilcileri olarak bizlerin temennisi, bu gerilimin iki ülke arasındaki ekonomik ilişki ve işbirliğine asgari düzeyde etki etmesidir."

"ABD, pire için yorgan yakmaktadır"

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Hasan Ali Cesur da ABD'nin vize hizmetlerini askıya alması kapsamında öne sürdüğü "personel güvenliğimiz yok" şeklindeki açıklamasının, tatmin etmediğini ve tutarsız olduğunu ifade etti.

Reklam
Reklam

Türkiye'nin hukuksal çerçeve içinde gerekli delil ve açıklamalarını ortaya koyduğunu vurgulayan Cesur, şunları kaydetti:
"ABD ise içi boş bir söylemle adeta bir pire için yorgan yakmaktadır. ABD'nin bu içi boş gerekçesi Türk halkı tarafından unutulmaz. ABD açıkçası Türk halkının güven duygusunu tamamen yıkmaktadır. Her daim dilinden müttefik ve dost ülke Türkiye açıklaması çıkan ABD yetkililerinin, iş uygulamalara gelince Türkiye düşmanı olan terör gruplarına nasıl silah dağıtıp onları güçlendirdiğini, Türkiye'de sivil insanların canlarına kıyarak darbe kalkışmasında bulunan, insanlığın utanç vesikaları pirelere nasıl sahiplendiğini çok rahatlıkla gözlemlemekteyiz. Bütün bunlar bize ABD politikalarının tutarsızlığını ortaya koymaktadır. ABD'nin Türkiye'ye saygı göstermesi gerekmektedir. Bu saygı da sözde ve uygulamada tutarlı olmaktan geçmektedir. ABD yetkililerinin bu tutarsız davranışlarını tekrardan gözden geçirmelerini temenni ediyor, nasıl kendi hukuklarına saygı gösterilmesini bekliyorlarsa Türk Hukukuna da aynı şekilde saygı göstermelerini bekliyoruz."

Reklam
Reklam

"ABD'den yapıcı ve ılımlı bir tutum benimsemesini beklerdik"

İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu ise ABD'nin Türkiye'den göçmen olmayan vize başvurularını askıya almasının, ilişkilerde ciddi bir krize işaret ettiğini kaydetti.

Buna mukabil, Türkiye'nin de benzer bir karar almasının, uluslararası ilişkilerde mütekabiliyet ilkesi açısından bakıldığında haklı bir tutum olduğunu vurgulayan Zeytinoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye'nin özellikle 15 Temmuz sonrasında, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadele konusunda ABD'den son derece anlaşılabilir talepleri olmuştu. ABD tarafından YPG'ye verilen destek de ilişkilerde sıkıntı yaratan diğer bir konu oldu. Türkiye, ABD için eğer önemli bir müttefikse bu haklı endişelerini gidermeye yönelik adımlar atmalı. Türkiye'nin yanında olduğunu hissettirmeli. Ne yazık ki bugüne kadar bu desteği göremedik. ABD'den, vize başvurularını askıya almak gibi gerilimi artıracak ve iki ülke arasındaki ilişkileri zedeleyecek kararlar yerine, yapıcı ve ılımlı bir tutum benimsemesini beklerdik."

Reklam
Reklam

"ABD'nin kararı, son derece talihsiz bir gelişmedir"

Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneğinden (TÜSİAD) konuya ilişkin yapılan açıklamada da şu ifadelere yer verildi:

"ABD'nin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına yönelik seyahat vizesi işlemlerini durdurması kararı, son derece talihsiz bir gelişmedir. Türkiye ile ABD, siyasal, ekonomik ve tarihi açıdan güçlü ve köklü bağlara sahiptir. NATO müttefikliği çerçevesinde bölgesel ve küresel istikrar açısından iki ülke ilişkileri belirleyicidir. Dün gece başlayan vize krizini itidal içinde çözecek diplomatik süreçler bir an evvel başlatılmalıdır. Uluslararası ilişkilerde müttefik ülkeler arasında, belirli konular üzerinde anlaşmazlık ya da öncelik farklılıklarının bulunması doğaldır ancak bu anlaşmazlık ve farklılıklar, sağduyulu diplomasi ile çözüme kavuşturulmalıdır.

ABD Büyükelçiliği tarafından alınan bu karar ve mütekabiliyet ilkesinin doğurduğu sonuçlar çerçevesinde, iki ülke arasındaki anlaşmazlıkların esas sorumlusu olmayan vatandaşlar ve de ülkeler arasındaki ekonomik, sosyal, kültürel ve akademik ilişkiler zarar görecektir. Bu krizin ikili ilişkilerin temellerini sarsmadan, karşılıklı güven ve yapıcı diyalog eşliğinde hafifletilmesi, akabinde de yaşanan anlaşmazlıkların hızlı bir şekilde çözülmesi öncelikli beklentimizdir."AA

Reklam
Reklam