İş var ama işçi yok!

Türkiye'nin gelişen sanayisine paralel olarak artan eleman ihtiyacı yapılan tüm çalışmalara rağmen karşılanamıyor.

Kayserili sanayiciler de her türlü girişimlere rağmen eleman ihtiyaçlarını karşılayamayınca çareyi fabrikaların ve işçi servislerinin önüne "eleman aranıyor" ilanı asmakta buldu.

Kayseri Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Yönetim Kurulu Başkanı ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet
Hasyüncü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'nin çok hızlı geliştiğini ve sanayileştiğini söyledi.

Geçmişte ticaret şehri olarak bilinen Kayseri'nin bugün sanayi şehri olarak da anılmaya başlandığını ifade eden Hasyüncü, şöyle devam etti:

Reklam
Reklam

"Sanayicilerimizle zaman zaman bir araya geliyoruz, sorunlarını konuşuyoruz. Organize Sanayi Bölgemizin altyapı konusunda herhangi bir problemi yok ancak vasıflı ve vasıfsız elaman bulma konusunda bazı problemler yaşıyoruz. Geçtiğimiz yıl bu sorunun çözümüne kısmen de olsa yardımcı olmak amacıyla mesleki ve teknik eğitim merkezi açtık ve 200'ün üzerinde öğrenci aldık. Bu merkezin bir özelliği meslek lisesi olmasının yanında çalışanlara da eğitim veriliyor olmasıdır. Şu an burada forklift operatörlüğü ve kaynakçı kurslarımız devam ediyor."

Hasyüncü, kalifiye eleman ihtiyacının karşılanması için Erciyes Üniversitesi ile birlikte kurslar düzenlediklerini belirterek, iş arayanların fabrikaları kapı kapı gezmemesi için de Organize Sanayi Bölgesi içinde İŞKUR İl Müdürlüğüne yer tahsis ettiklerini kaydetti.

Kayseri'de mobilya üretiminin yaygın olduğunu anımsatan Hasyüncü, daha çok mobilya döşemecisi ve buna paralel olarak da kaynakçı ve tornacılara ihtiyaç duyulduğunu anlattı.

"500'ün üzerinde kaynakçı ihtiyacı var"

Reklam
Reklam

Hasyüncü, şu an 500'ün üzerinde kaynakçı ihtiyacı olduğuna dikkati
çekerek, "Geçmişte açtığımız sürekli eğitim merkezine becerikli kişileri sınavla
alıyorduk. Şimdi sınava gerek yok, kim gelse alacağız ama başvuran yok. Demek ki insanlar ya aradıkları işi buluyor ya da iş beğenmiyor. Böyle bir tezat var" diye konuştu.

Geçmişte anne ve babaların çocuklarını öğretmenlere ya da ustalara teslim ederken "Eti senin kemiği benim" dediklerini belirten Hasyüncü, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Fabrikalarımızda çok hızlı bir işçi sirkülasyonu var. Demek ki artık anne ve babalar 'et de kemik de benim' diyor. Çocuklar da bundan cesaret alıyor. Gençlerimiz biraz sabırlı olur ve bir meslekte kendilerini yetiştirirlerse gelecekte daha yüksek maaş alacaklardır."

31 bin işsiz, 57 bin işçi talebi var
İŞKUR İl Müdürü Ahmet Ayçiçek de kentte kayıtlı toplam işsiz sayısının 31 bin 420 olmasına rağmen, kayıtlı işgücü talebinin 57 bin 647e ulaştığını belirtti.

Kayıtlı işsiz ile kayıtlı işgücü arasındaki farkın daha iyi şartlarda iş arayanlar, emekli olup iş arayanlar ve belli bir işyerinde çalışmak isteyenlerden kaynaklandığını vurgulayan Ayçiçek, şunları anlattı:

Reklam
Reklam

"Ocak - mayıs döneminde 267'si kamudan toplam 7 bin 181 kişilik açık iş talebi alınmıştır. Aynı dönemde ise 390'ı kamu, 4 bin 830'u da özel sektör
olmak üzere toplam 5 bin 220 kişi işe yerleştirilmiştir. 2012 SGK kayıtlarına
göre İlimizde özel sektörde 35 bin 806 kişi işe yerleşmiş olup, il müdürlüğümüzce özel sektörde işe yerleştirilen kişi sayısı 4 bin 830'dur. Özel sektör işe yerleştirme oranımız yüzde 13,49 olarak gerçekleşmiştir."

İş arayanlar ile işçi arayanların tercihleri
İşverenlerin ara ve teknik eleman bulmakta zorlandıklarını dile getiren Ayçiçek, şöyle devam etti:

"Hatta son dönemde artık imalatta çalışacak vasıfsız eleman dahi bulunamamaktadır. Firmalar kurumumuza ve diğer kanallarda talep açtırdığı halde fabrikalarına ve işçi servislerine de 'eleman aranıyor' ilanları asmaktadırlar. Bu sorunun çözümü adına kurumumuz tarafından işsiz vatandaşlarımıza meslek edindirmek ve istihdamlarını sağlamak için aktif işgücü programları kapsamında istihdam garantili kurslar, staj ve işbaşı programları düzenlenmektedir. Buna karşılık iş arayanlar ise daha çok hizmet sektöründe, halk arasında masa başı olarak tabir edilen işlerde çalışmak istediklerinden düzenlemiş olduğumuz kurslara kursiyer bulmakta zorlanmaktayız."

Reklam
Reklam

"Meslek liselerinden eleman gelmiyor"

Fırın üreticisi İtimat A.Ş'nin fabrika müdürü Ahmet Türkmen ise ihtiyaç duydukları nitelikli elemanı bulamadıklarını anlattı.

Meslek liselerinden sanayiye elaman gelmediğini vurgulayan Türkmen, "Ara elaman ihtiyacını karşılamak için meslek lisesi öğrencilerinin üniversiteye girişinin önünü kapattılar. Üniversiteye gitmek isteyenler gençler de düz liselere akın etti. Meslek liselerine kaliteli eleman gitmedi. Mezun olanlar ise mesleki bilgilerin yüzde 10'una bile vakıf değiller" diye konuştu.

Presçi, kaynakçı, montajçı aradıklarını dile getiren Türkmen, "Meslek edindirme kursları çok yaygınlaştı. Oralardan gelen elemanlarla açığı kapatmaya çalışıyoruz ama yeterli değil. Kısa sürede verilen kurslar maalesef işe yaramıyor" dedi.

"Kalifiye elaman Türkiye'nin sorunu"

Kumtel AŞ İnsan Kaynakları Müdürü İsmail Tezcan da kalifiye eleman sıkıntısının Türkiye'nin sorunu olduğuna dikkati çekti.

Reklam
Reklam

İnsanların hala devlet garantili iş aradıklarını vurgulayan Tezcan, "Kalifiye eleman bulmakta zorlanıyoruz. Belirli bir eğitim düzeyine sahip kişilerin devlet işlerini tercih etmeleri bizi sıkıntıya sokuyor. Devlet işine
girince 'hayatım kurtuldu' gözüyle bakıyorlar" diye konuştu.

Mesleki eğitim merkezlerinin yeterli olmadığını savunan Tezcan, şöyle konuştu:

"Metal sektöründe faaliyet gösteriyoruz. Elektrikli ısıtıcı ve pişiriciler üretiyoruz. Lise ve üniversitelerin elektrik ve metal bölümü mezunu olan kişilere ihtiyaç duyuyoruz ancak kalifiye eleman olmadığı için vasıfsız işçi alıyoruz. Bu da ürünlerin kalitesine bile yansıyor. Vasıfsız elemanların işi öğrenebilmesi için de zamana ihtiyaç duyuluyor ancak eleman tam işi öğreniyor bu sefer de ya askerlik yaşı geliyor ya da eğitimine devam etmek için işten ayrılıyor. Kalıcı eleman bulmakta zorlanıyoruz."