"İslam, Kadın Hakları Konusunda Devrim Yapmıştır"

KASIM SAKALLI - Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Tevhit Ayengin, “İslam, geldiği dönem itibarıyla kadınlara sağlamış olduğu haklar noktasında tabiri caizse devrim yapmıştır” dedi. Ayengin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kadın erkek arasındaki eşitliğin hak ve sorumluluk sahibi olma bakımından da dikkate alınması gerektiğini söyledi. İslam öncesinde kadınların toplumdaki değerinin çocuk dünyaya getirdikten sonra başladığını anlatan Ayengin, şunları kaydetti: "İslam, geldiği dönem itibarıyla kadınlara sağlamış olduğu haklar noktasında tabiri caizse devrim yapmıştır. İnsan hakları alanında İslam’ı eleştiren batılı yazarlar bile İslam’ın kadına kazandırdıklarının dönüm noktası olduğunu kabul etmektedir. Kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğü, İslam öncesinde rastlanan bir durumdur. Kadın ve erkek aynı nefisten, özden, cevherden yaratılmışlardır. Dini sorumluluk ve bu sorumluluğun ahiret boyutu itibarıyla aralarında hiçbir farklılık yoktur.” İnsanların yanlışlarının bazen bilerek veya bilmeyerek İslam’la bağlantılıymış gibi sunulduğunu ifade eden Ayengin, "Sizin en hayırlınız kadınlarına karşı en iyi davrananınızdır' buyuran Peygamber'in yolundan gidenlerin bu emre aykırı davranması beklenir mi? Elbette ki hayır ancak dünyada ve toplumumuzda da zaman zaman yanlış algılar oluşabilmektedir" diye konuştu. - "İslam, kadına şiddetin karşısındadır" Ayengin, merkezinde kadının yer aldığı pek çok aile dramı, töre cinayetleri, kadına şiddet gibi birçok olayı tek sebebe indirmek ve suçu bir yere havale etmenin çözümden kaçınmak olduğunu vurgulayarak, şunları dile getirdi: "Kadını özel mülkiyetin parçası algılayan dünyada İslam, kadını haklar noktasında olması gereken seviyeye çıkarmıştır. Biz gerek ayetlerden gerekse hadislerden yola çıkarak her dönemde hak ihlalleri karşısında İslam’ın tavrının gayet açık olduğunu görmekteyiz. İslam dini kimden, nereden ve hangi adla gelirse gelsin, kadınlara yönelik hak ihlalleri, baskı ve şiddetin karşısındadır. Bu konularda hukuki düzenleme elbette ki yapılmalıdır ancak bu, tek başına yeterli değildir." Ayengin, kadınların gelişmesi, yetişmesi, çocuklarını yetiştirmeleri için gerekli bilgi ve beceriden mahrum bırakılmalarının da dolaylı şiddet olduğunu sözlerine ekledi.