İsmi kadar güzel hissettirmeyen bir psikolojik bozukluk: Güzel Aldırmazlık Sendromu

La belle indifference (güzel aldırmazlık) hastalığını daha önce duymuş muydunuz? Adını ilk duyduğunuzda derin bir rahatlama hissine kapılmış olabilirsiniz. Ancak bu psikolojik rahatsızlık ciddi bir kayıtsızlığı ifade ediyor.

Tıp literatüründe çeşitli psikolojik rahatsızlıklar ve bunların etkileri yerini almıştır. Her psikolojik rahatsızlık aslında birçok neden ya da tetikleyiciden ötürü oluşabilir. Psikolojide somatoform bozukluklar arasındaki konversiyon (dönüştürme) bozukluğu arasına giren "güzel aldırmazlık" temelde; bazı insanlarda görülen ve çok rahatsız edici fiziksel problemler olarak yorumlanabilecek şeyler hakkında kişinin ciddi bir kayıtsızlık veya ilgisizlik derecesini, endişelenmemesini anlatır.

Bu hastalık ilk kez 1895 yılında Freud ve Breuer tarafından ortaya atıldı. İkili “Histeri Üzerine İncelemeler” adlı monografiyi yayınlayarak hastalığı tanımladı. Freud'un konversiyon bozukluğunu ve la belle indifference'yi ilk kez “Studies on Hysteria (Histeri Üzerine İncelemeler)” kitabında, hastası Elizabeth von R.'yi tarif etmek için kullanmıştır. Freud’un histeri üzerine yaptığı çalışmalar psikanalitik kuramının temellerini oluşturdu. Çocuklukta başlayan iç çatışmanın dışa vurulması ve doyurulması sınırlı olduğu için, bu çatışmanın doğurduğu sıkıntıya çeşitli mekanizmalar ile yanıt verilmektedir.

Reklam
Reklam

İlk önce bastırma gibi mekanizmalar yer alsa da, histerik nevrozdaki mekanizma; dönüştürme (konversiyon) ve çözülmedir (disosiyasyon). Bu iç çatışmanın dayanılmaz bir baskıya dönüşmesi sonucunda ise bilinçdışında bastırılan dürtüler konversiyon (dönüştürme) yoluyla; felç, duyu kaybı, bayılma gibi fiziksel bir bozukluğa dönüştürülerek bireyin benliğini/kendini korumasına neden olur.

Anahtar Kelimeler: