Kur'an-ı Kerim’in 17. suresi olan İsrâ suresi, toplam 111 ayetten oluşur ve Medine’de indirilmiştir. İman etmeyen İsrailoğulları’nın başlarına gelenlerin anlatıldığı bu surede, İslam dininin büyüklüğüne vurgu yapılır. Kısa bir ayet olan İsrâ suresi 105. ayet, kolay bir şekilde ezberlenebilir. Anlamı ve faziletleri dolayısıyla her Müslümanın mutlaka bilmesi gereken bir ayettir. Bu faziletli surenin 105. ayeti özellikle Ramazan’ın 14. günü okunması ile bilinir. Böylece dünyada ve ahirette bütün dertleri alacağına inanılır.
İsrâ suresi 105. ayet okunuşu her Müslümanın bilmesi gereken bir konudur. Çünkü bu ayetin İslam dinindeki yeri çok büyüktür. Bu nedenle pek çok kişi Kur'an-ı Kerim’de Arapça yazılı olan bu ayeti araştırır. İsrâ suresi 105. ayet Arapça olarak şu şekilde yazılır:
Arapça bilmeyenler ise İsrâ suresi 105. ayet Türkçe okunuşu ile bu ayeti ezberleyebilir. Kısa bir ayet olması dolayısıyla oldukça kolay bir şekilde ezberlenmesi mümkündür. İsrâ suresinin 105. ayeti Türkçe olarak şu şekilde okunur:
İsrâ suresi 105. ayet anlamı, en az o surenin kendisi kadar önemlidir. Çünkü bir ayetin ne anlama geldiğini bilmeden yalnızca okumak yeterli değildir. Hatta bu ayetin mealini ezberlemekte de fayda vardır. İsrâ suresi 105. ayet meal olarak aşağıdaki gibidir:
İsrâ suresi 105 ayet Türkçesi ile birlikte tefsirini de okumak gerekir. Çünkü ayetin detaylı açıklaması ve yorumlaması bu tefsir ile verilir. İsrâ suresi 105. ayet tefsiri ise şöyledir:
Kur’an’ın “gerçeğin bilgisi” olmasından maksat, onun yalnızca gerçeği, doğruyu içermesi; Allah’ın varlığı, birliği, aşkın sıfatları, peygamberlik ve âhiret hayatı gibi temel dinî akîdeleri, bütün ilâhî dinlerde ortak olan evrensel hakikatleri bildirmesidir. Âyet aynı zamanda Kur’an’ın da hak olduğunu, yani hem Allah’ın kelâmı olduğunda kuşku bulunmadığını, hem de ebedî olarak kalacak olan değişmez hakikat olduğunu, gerçeğin ortaya konması dışında başka bir amaçla indirilmediğini dile getirmektedir (Râzî, XXI, 67-68). Taberî’ye göre Kur’an’ın hak olarak indirilmesinden maksat, onun adalet ve insafı, güzel ahlâkı, iyi ve övgüye değer davranışları emretmesi; zulüm, haksızlık, kötü huy ve çirkin davranışları yasaklamasıdır (XV, 177).
Kur’an, Hz. Peygamber’e kırk yaşından itibaren yirmi üç seneye yakın bir sürede âyetler ve sûreler halinde kısım kısım indirilmiş; bu da Resûlullah’ın ilâhî tebliğleri insanlara zamana, zemine ihtiyaçlara ve şartlara göre yavaş yavaş, anlata anlata, hazmettirerek okuması, duyurması imkânını getirmiştir. Bu durum aynı zamanda müminlerin de ilâhî hükümleri merhale merhale, alışa alışa uygulamalarını sağlamıştır. Hatta içki yasağıyla ilgili âyetlerde olduğu gibi bazı âyetler, insanların doğal olarak birden terketmeleri mümkün olmayan kötü alışkanlıklarını, yanlış inanç ve telakkilerini zaman içinde terketmelerini kolaylaştıracak bir süreçte indirilmiştir. (Kaynak : Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 3 Sayfa: 528-529)
İsrâ suresi 105 ayet fazileti ve sırları, bu ayetin Müslümanlar için pek çok faydaya sahip olduğunu gösterir. İsrâ suresi 105. ayeti faziletli olması ile bilinir ve bu faziletler arasında şunlar yer alır:
İsrâ suresi 105. ayet fazileti kaç defa okunmalı sorusuna pek çok kişi yanıt arar. Çünkü bu faziletli surenin faziletlerinin gerçekleşmesi için okunması gereken sayı önemlidir. Sabah uyanınca bu surenin 105. ayetinin 4 kere okunması buyrulmuştur.
İsrâ suresi 105. ayet çok faziletli bir ayettir. Bu nedenle sık sık okunması gerekir. Özellikle hastalığa şifa bulmak, ağrılardan kurtulmak, ruhsal sıkıntıdan kurtulmak, kötü niyetlilerin şerrinden korunmak için İsrâ suresi okunabilir. Bu faziletli surenin 105. ayeti özellikle Ramazan’ın 14. günü okunması ile bilinir. Böylece dünyada ve ahirette bütün dertleri alacağına inanılır.