İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu her iki hastaneyle ilgili olarak “Burada öncelikli olarak salgın hastalarına bakacağız. Daha sonrasında acil ve acile yakın branşların olduğu, yoğun bakım ağırlıklı veya böbrek yetmezliği ağırlıklı, acil ağırlıklı hastaların hizmet alacağı bir alan olacak. 1008’er yatağıyla hastanelerimiz hizmete devam edecek. Tabii sağlık turizmi de buralarda hizmet vereceğimiz öncelikli alanlardan bir tanesi” dedi.
BÜTÜN ODALAR YOĞUN BAKIM ALT YAPISINA SAHİP
45 günde tamamlanan hastaneler ileri teknolojiyle hizmet veriyor. Hastanelerin ayrı ayrı 432 yoğun bakım odası bulunuyor. Ayrıca bütün odalar yoğun bakım olarak kullanılabilecek alt yapıya sahip. Hastanelerin acil servislerinde bulunan müşahede odaları da tek kişilik. Acil servise gelen hastalar burada ilk müdahaleleri yapılırken, test sonuçlarını da bekliyor.
3 BOYUTLU TOMOGRAFİ
Her iki hastanede de 4’er tane tomografi ve MR odası bulunuyor. 3 boyutlu görüntüleme yapan tomografi cihazları koronavirüs vakalarının tespit ve tedavisinde önemli rol üstleniyor. 3 boyutlu görüntüleme sayesinde çok daha detaylı sonuçlar alınarak tanı ve tedavi süreci hızlanıyor.
Hastanelerin acil servislerinde 2’şer tane CPR olarak adlandırılan yaşam desteği odaları bulunuyor. Ambulans girişinin birkaç metre ötesindeki bu odalar ani kalp durması ya da nefes alamama gibi vakalarda çok kısa sürede müdahale edilmesini sağlıyor.
PROF. DİLMENER İÇİN KÖŞE YAPILDI, PROF ÖZ 'ÜN FOTOĞRAFI DUVARA ASILDI
Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi'ne, Prof. Dr. Murat Dilmener'in kişisel eşyalarının sergilendiği özel bir köşe yapıldı, Sancaktepe’deki hastanede ise Prof. Dr. Feriha Öz’ün fotoğrafı duvara asıldı.
'ÖNCELİKLİ OLARAK SALGIN HASTALARINA BAKACAĞIZ'
İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, hastaneler hakkında şunları söyledi:
“Burada öncelikli olarak salgın hastalarına bakacağız. Daha sonrasında acil ve acile yakın branşların olduğu, yoğun bakım ağırlıklı veya böbrek yetmezliği ağırlıklı, acil ağırlıklı hastaların hizmet alacağı bir alan olacak. 1008’er yatağıyla hastanelerimiz hizmete devam edecek. Tabii sağlık turizmi de buralarda hizmet vereceğimiz öncelikli alanlardan bir tanesi. Çünkü her iki hastanede havaalanları var. Burada kalma misafirhanede olduğu için sağlık turizmini de burada yürüteceğiz. Kamu açısından bu çok büyük avantaj. Bunun yanında eğer afet veya acil durum olduğu zamanda hem hastaların buradan şehir dışına naklini hem de dışarıdan gelecek destek hizmetlerinin buraya gelmesi anlamında çok büyük avantajı var. Bu hastanelere İstanbul olarak çok ihtiyacımız vardı.”
Prof. Dr. Memişoğlu, koronavirüs hastalarına nasıl hizmet verileceği konusunda ise, şöyle konuştu:
“Özellikle salgın aşamasında son 2 ayda İstanbul’da 6 bin 30 tane yatak ilavesi oldu. 1666 tane olan üçüncü seviye yoğun bakım yataklarını biz yüzde 60 oranında artırarak milletimizin hizmetine sunmuş durumdayız. Bu çok büyük bir başarı. Şu anda bu hastanelerimizde öncelikli olarak diğer hastanelerimizdeki tanısı konulacak, poliklinikte veya acilde bakılmış hastaları buraya yönlendirerek yatırıyoruz. Şu anda yoğunluk anlamında yeni başlıyor. Ama ayın 15’inden sonra, özellikle önümüzdeki haftadan itibaren buraya hasta alımını daha çok yoğunlaştıracağız. Şu anda Sancaktepe İlhan Varank’taki ve Çekmeköy Devlet Hastanesi’ndeki hastaları buraya naklediyoruz. Bir süre sonra da diğer hastanelerimizin kovit serbest hale gelmesi için de bu hastaları da ayın 10’undan sonra buraya nakledeceğiz ve böylece diğer hastaneleri tam manasıyla normal işlemelerini yapabilir hale getireceğiz. Yeşilköy de aynı şekilde, öncelikle Bakırköy Sadi Konuk’taki salgında pozitif olan hastalarımızı oraya alıyoruz. Daha sonra da Bağcılar, Bahçelievler’i alacağız. En son aşamada da Haziran’ın ortasından itibaren de diğer kovit-19 hastalarımızın büyük çoğunluğu bu hastanelerde olacak.”
Prof. Dr. Memişoğlu, acil durum hastanelerindeki personel sayısıyla ilgili olarak, “Şu ana kadar 2 ayda 6 tane hastane binası faaliyete geçirildi. Altyapı olarak şu anda Türkiye’de ve İstanbul’da dünyanın standartının üstünde altyapılarımız oluşmuş durumda. Personel anlamında da Bakanlığımız birçok elaman atamıştı daha önce, şu anda da Sancaktepe’ye 700, Yeşilköy’ye 698 personel atadık. Bunları daha geliştireceğiz, sayılarını daha da artıracağız. Bu hastaneleri İlhan Varank ve Sadi Konuk ile eşleştirdiğimiz içinde buradaki personel veya hizmet eksiklikleri onlar tarafından tamamlanacak” dedi.
'DAHA VİRÜS GELMEDEN PROAKTİF HAREKET ETTİK'
Prof. Dr. Memişoğlu, pandemi sürecinde İstanbul’da yapılan çalışmalar konusunda ise şunları söyledi:
“Bulaşıcılık özelliği yüksek olan bu koronavirüs ülkemize 10 Mart’ta geldiğinden itibaren İstanbul’da biz bununla mücadeleye hazır halde başladık. Daha ülkemize virüs gelmeden biz esasında virüs salgınını nasıl yöneteceğimiz konusunda bir planlamayı yapmıştık İstanbul’da. Onun için biz bazıları ‘İtalya olur muyduk’ dediği zaman da biz bunun olmayacağını sağlıkçılar olarak, üst yönetim olarak biliyorduk. Biz daha virüs gelmeden proaktif hareket ettik. Hangi hastaneyi, hangi kliniği nasıl boşaltacağız, hangi hastaneleri salgın hastanesi yapacağı hepsini planlamıştık. Bu planlamalarımız doğru öngörülerle yapıldığı için de başarılı oldu” şeklinde konuştu.
Kaynak: DHA