Özden ATİK/İSTANBUL,(DHA)-FETULLAÇI Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün işgal girişimi ile Esenler Birlik Köprüsü'ndeki olaylarda 5 kişinin şehit olmasıyla ilgili aralarında tankın içinden çıkan eski emniyet müdürü Mithat Aynacı'nın da bulunduğu 67 sanıklı davada savunmalar alınıyor.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, tutuklu sanık üsteğmen sanık Bora Serhat Seçkin, "Halk, bulunduğumuz aracın üstüne çıkmaya çalışıyordu. Ben ve askerlerim araç içindeydik. Yarbay Osman Akkaya, helikopter desteği lazım diyordu. Bu sırada bulunduğumuz araca bazı sivil şahıslar çıkmaya çalışıyordu. Yarbay Akkaya'yla tartışıyorlardı, sivil şahısların elinde yarbayın silahını görünce panikledim. Ayrıca Osman Akkaya'yı araçtan da indirmişlerdi. Olayın şokuyla ben de havaya bir iki el ateş açtım. Mithat Aynacı yanımıza gelerek, 'Ankara'yı ve İzmir'i ele geçirdik, bir tek burası kaldı' şeklinde söyleniyordu" dedi. "Darbeci olsaydım oraya varır varmaz askeri dışarı çıkartırdım. Etrafı abluka altına aldırırdım" diyen sanık Seçkin, "Mithat Aynacı, Osman Akkaya'nın öldüğünü söyleyip bizi korkutuyordu. Bu nedenle havaya ateş ettim birkaç kez. İddianamede birini vurduğum iddia ediliyor ama yapmadım. Ben hiçbir şekilde ateş etmedim. 14 yıllık meslek hayatım boyunca isteyip de birini vurmamam imkânsızdır. FETÖ'cü değilim, kimseden darbe için emir almadım" diyerek tahliyesini talep etti.
"ERLERE SİLAHLARINI BIRAKMALARINI EMRETTİM"
Daha sonra savunmasını yapan tutuklu sanık eski asteğmen Engin Okumuş ise, "Tanımadığım bir yarbay ile bir emniyet personeli önümüzdeki araca bindiğini gördüm. Yarbay, etraftaki polislere el işareti yapıp bir şeyler anlatıyordu. Ne anlattığını bilmiyorum. Sonra yarbay, önce havaya sonra yolda bulunan İETT aracının tekerleklerine ateş etti. Yarbayın ateş açmasından sonra korktum ve bulunduğum aracın içine girdim. Telefondan Başbakan Binali Yıldırım'ın, 'kalkışma' haberini okudum. Bu saatten sonra önce kendi güvenliğimi, sonra da yanımda bulunan erlerin can güvenliğini sağlamaktan başka bir şey düşünmedim. Erlere, silahlarını ve mühimmatları araca bırakmalarını emrettim. Kimseden emir almadan, o an yanımdaki erlere kışlaya dönme emrini verdim. Vatandaşların tepkisi artmıştı. Nereden geldiğini anlamadım sert bir cisimle kolumdan yaralandım, kolum bir ay alçıda kaldı. Kimin beni darp ettiğini görmedim fakat, öyle bir durumda ülkesini korumakla görevli vatandaşları bu tepkisini haklı buldum" diye konuştu. Duruşma yarına ertelendi.