Saat 8:25. Her zaman olduğu gibi, İstanbul yolları fabrikalara ve iş merkezlerine giderken duman kusan otomobil ve otobüslerle sıkış tepiş. 15 milyon insan için yine sıradan bir gün. Ansızın yer sarsılmaya başladı. Binalar, içlerindeki insanlara mezar olurcasına çöküyor.
Gaz ve su boruları patladı. Panik eden insanlar telefon sistemlerini çökertti. Marmara denizin kıyısında temiz bir bahar havası almak için gezinen insanları bir an içinde dev bir tsunami dalgası önüne katıp götürdü. Felaket günün sonunda tam 35 bin insan yaşamını yitirdi. 200 bin kişi yaralandı. 80 bin binadan geriye sadece koca bir enkaz kaldı. Sultanahmet Camii ayakta kalmayı başardı ama üzerindeki çatlaklar onlarca yıl boyunca büyük 2017 depremini hatırlatacak. İşte bunlar herkesin farkında olduğu depremde yaşanılacak olanlar.
**Türkler umursamıyor**
Vatan'ın haberine göre; İngiliz The Telegraph gazetesi, 3 araştırmacı kaşifin “Fay hatlarında yaşam yolculuğu” adlı gezilerinin Türkiye ayağında yaptıkları depreme hazırlık gözlemlerini okuyucularıyla paylaştı. Kraliyet Coğrafi Araştırmalar Derneği ve Land Rover otomobil şirketinin desteğiyle gerçekleştirilen gezi de Tamsin Davies, Serena Davies ve Adam Whitaker, Türkiye’nin ciddi bir deprem ülkesi olduğunu ve önlemsizliğin olası bir depremde çok sayıda can alacağını belirttiler. Haberde görüşlerine yer verilen Jeofizik Profesörü Şerif Barış da, “18 bin insanın öldüğü 1999 depreminden sonra İstanbul’da Richter ölçeğine göre 7,5 şiddetinde yeni bir depremin yüzde 65 ihtimalle 30 yıl içerisinde gerçekleşeği hesaplanıyordu. 10 yıl geçti bile.
Olası bir 2017 yılı depremi senaryosunda yaşanılacaklar çok daha ağır olabilir” şeklinde konuştu.
Telegraph’a göre, birçok insan depremin riskini biliyor. Ancak “hazırlık yapıyor musunuz” diye sorulduğunda, sadece yüzde 20’sinden daha azı deprem için hazır olduğunu söylüyor. İtalya’yı da gezen 3’lü, bu ülkenin de Türkiye’den pek farklı olmadığını söyledi.
**HABERDEKİ PROF KONUŞTU**
**‘Gerçekleşeceğine inanmıyorum’**
Prof. Dr. Şerif Barış (Kocaeli Üniversitesi Yer Fiziği Anabilim Dalı Başkanı): “Gazeteci ve coğrafyacı 3 kişinin yaptığı İzlanda’dan İran’a kadar fay hatlarında yaşayan halkların çektikleri sıkıntı, depremden nasıl dersler çıkardıklarını, ne öğrendiklerini sorgulayan bir proje. Türkiye’ye geldiklerinde ben 3 gün onlara yardımcı oldum. STK’lara, belediye başkanlarına götürdüm. Ankara ve İstanbul’da görüşecekleri kişilerle randevularını ayarlamalarına yardımcı oldum. Ben riskin olduğundan fazla abartıldığını ve İstanbul’un zamanının olduğunu düşünüyorum.Ben jeofizikçi olarak bu senaryonun gerçekleşeceğine inanmıyorum. Bu arkadaşlar Kocaeli’nden sonra Kandilli Rasathanesi’ne de gittiler. Muhtemelen Mustafa Erdik Hoca’nın JICA ve İBB için yaptığı bir deprem senaryosu vardı. Muhtemelen o senaryodan etkilendiler.
Ancak Prof. Dr. Erdik de o senaryoyu daha sonra güncelledi ve rakamları indirdi. 7.5’luk depremde, İzmit’in batısından Tekirdağ’a kadar fayın Marmara’da 400 Km.’lik bir hatta tek parça kırılması bana mantıklı gelmiyor. Ama tehlike hesaplanırken en büyük risk neyse ona göre hazırlanılır.”