İstanbul Müftüsü Yaran

İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran, “Bir din görevlisinde zaman mefhumu olmamalıdır. Tabi ki ailenize ve kendinize zaman ayıracaksınız. Lakin gönlünüzde, gözünüzde 24 saat açık olmalıdır” dedi.İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran Düzce Müftülüğü Haziran Ayı Personel toplantısına katılarak Müftülük personeli ile bir araya geldi. Toplantıda kısa ve anlamlı bir konuşma gerçekleştiren İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran, din görevlilerine bir takım nasihatlerde bulundu. Prof. Dr. Yaran konuşmasında şu ifadelere yer verdi. “Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Böyle bir sohbet imkanı sağladığı için başta İl Müftüsü Selami Emen’e ve sizlere teşekkür ederim. Sohbetimi 5N 1K üzerinden yapacağım. Yani Ne, Nerede, Ne Zaman, Niçin, Nasıl ve Kim sorularına cevaplar arayacağız.Ne? Biz Ne Yapıyoruz? Ne Yapmalıyız? İşimiz Ne? Bizim işimiz insan yetiştirmek. İyi insan yetiştirmek İnsanlığı daha iyi hale yönlendirmektir. Ama önce biz iyi olmalıyız. İyi olmadan iyiliği başaramayız.Nerede? Tabii ki bulunduğumuz bölgede. Fakat bölgemizi çok iyi tanımalıyız. Cemaatimizi çok iyi bilmeyiz. Örf ve adetlerini öğrenmeliyiz. Bunun içinde emek vermemiz lazım.Ne Zaman? Bir din görevlisinde zaman mefhumu olmamalıdır. Tabi ki ailenize ve kendinize zaman ayıracaksınız. Lakin gönlünüzde, gözünüzde 24 saat açık olmalıdır.Niçin? Niçin iyi insan yetiştiriyoruz. Niçin uğraşıyoruz? Cennet için mi? Cennet içindeki güzellikler için mi? Yoksa cehennemden korktuğumuz için mi? Bunları isteyebiliriz. Ama biz her şeyi her işimizi Allah c.c rızası için yapmalıyız.Nasıl? Hikmetle davet et. Güzel öğütle davet et. Mücadele et. Muhakkak ki davet Allah’a olacak. Salih amel işleyerek onun yoluna teslim olunacak. Kardeşlik, velilik hassasiyeti içinde, aile olma şuuru içinde olmalıyız. Her insan potansiyel olarak İslam’a davet edilebilir. Zarafetle, nezaketle, merhametle yaklaşmalıyız. Duayı da ihmal etmemeliyiz. Kendimiz için de, insanlık içinde sürekli dua etmeliyiz. İnsanları bir arada tutmanın yolu onlara iyi davranmakla olur. Başkalarının elindekine de göz koymamalıyız. Beklenti içerisinde asla olmamalıyız. Çünkü arzu ve isteklerin sonu yoktur. Peygamber Efendimizin şu hadisi şerifi bize yetmelidir. ‘Her kim ailesi emniyette ve vücudu sıhhatli olarak sabahlarsa, yanında günlük yiyeceği de bulunursa, sanki bütün dünya ona verilmiştir’Ben Kimim? Bizler ‘Üsve-i hasene olmak durumundayız. Üsve-i hasene uyulacak en güzel örnek demektir. Hiç şüphe yok ki hem kişisel ve de sosyal bakımdan İslam’ın ideal ve örnek insanı Hz. Muhammed’dir (s.a.v.) Madem bizde onun varisleriyiz. O zaman görevimizin hakkını vermeliyiz. Topluma örnek olmak durumundayız. İyi olun. Kuşatıcı olun. Kimseyi dışlamadan her kesimin güvendiği birisi olun. Bu işi yapmaya ehil miyim? Değilsek ehil olmaya çalışmalıyız. Eksiklerimizi tamamlamalıyız. Zaaflarımız varsa giderme yoluna bakmalıyız. Mesleğinizi görev diye görürseniz yorulursunuz. Bizim için görev değil bir fırsattır. Vakti, zamanı çok iyi değerlendirmeliyiz. Mevzuatı asla ihmal etmeden Allah c.c rızası için çalışmalıyız. Hepinize teşekkür ederim. Allah c.c. yardımcımız olsun. Çok dua edelim. Bolca şükredelim” dedi.