Star TV’de ekrana gelen İstanbullu Gelin'in Dilara'sı Neslihan Arslan, dizide arkadaşını canlandıran Aslı Enver'i çok sevdiğini vurgulayarak Milliyet'e bilinmeyenlerini anlattı.
İstanbullu Gelin'in hayatınızdaki yeri nedir?
- Zeynep Günay Tan ve Deniz Koloş'la çalışmak istiyordum, bana bu fırsatı sunmuş oldu. Öte yandan çok güzel bir setimiz var. Herkes birbirini seviyor. En zor sahneler bile keyifle ve sevgiyle geçiyor. Herhalde en büyük katkıları bunlar.
Dilara karakteri size neler kattı?
- Bundan önce rol aldığım 'Familya' dizisinden sonra, farklı bir rolde oynamak istiyordum. Dilara, gerçekten de çok neşeli. Yaşanmışlıkları var ama bunu o neşeli duvarın arkasında saklamayı tercih etmiş, enerjik bir karakter. Oyuncu olarak her rolden bir şeyler çıkarıyorsunuz. Dilara'yla insana bakışım değişti.
Dizide Aslı Enver'in en yakın arkadaşını canlandırıyorsunuz. Gerçek hayatta aranız nasıl?
- Aslı'yı seviyorum. Bu dizide tanıştım, çok dobra ve iyi bir insan. Dizide, birlikte büyüyen iki arkadaşı oynuyoruz. Aslı'yla böyle bir tarihimiz yok ama yanında iyi hissediyorum. Benim için iyi bir arkadaş.
BİRBİRİMİZE SEVGİ VERMELİYİZ
Bir yandan da oyuncu koçluğu yapıyorsunuz... Bilmediğimiz başka yönleriniz var mı
- Evet. Konservatuvara öğrenci hazırlıyorum. 12 senedir dublaj yapıyorum. Araştırmayı çok severim. İlgimi çeken her şeyi araştırıyorum ve bu noktada da büyük bir zamanım, yeni şeyler öğrenmekle geçiyor. Onun dışında antikacıları gezerim. Ara sokaklarda dolaşırım. Arkadaşlarımla zaman geçiririm.
Dizide şiddet gören bir kadını canlandırıyorsunuz. Kadına yönelik şiddet hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Kadına yönelik şiddetin ayyuka çıktığını düşünüyorum. Sadece kadına yönelik de değil; erkek, kadın, çocuk ve hayvan. Özellikle kadın olarak ayırt etmiyorum. Şiddet maalesef biraz daha kendini sert ve açık bir yerden göstermeye başladı. İnsanların sevgiyle büyütülmesi, iyi eğitim verilmesi gerektiğini, bunların çok eksik olduğunu düşünüyorum. Bence bu anlamda kimse sağlıklı değil. Bir sevgi noksanlığı var. Umarım düzelecektir. Birbirimize sevgi vermeliyiz, tolerans değil. Sabır göstermeliyiz. Sabırla iyiliğin nasıl bir şey olduğunu herkese anlatabiliriz.