İstanbul'un Geri Dönüşüm Atığı Onların Ekmek Parası

ÖZKAN BEYER - İstanbul'un geri dönüşümde kullanılan atıklarının önemli bir bölümünü, 58 yıldır Akçakent beldesinden göç edenler topluyor. Aksaray merkeze bağlı Akçakent beldesindeki yaşayanlar, 58 yıl önce işsizlikten dolayı İstanbul'a göç etmeye başladı. İstanbul'da Eminönü, Şişli, Gaziosmanpaşa, Sultangazi ve Bayrampaşa'ya aileleriyle birlikte yerleşen Akçakentliler, kağıt, plastik, granül ve tekstil atıklarının geri dönüşümünde çalışarak geçimlerini sağlamaya çalışıyor. Hala devam eden göç nedeniyle nüfusun yüzde 80'inin dışarıda yaşadığı beldede, göçün engellenmesi için tedbirlerin alınması isteniyor. Akçakent belde Belediye Başkanı Mustafa Elçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk yıllarda çok yoğun olmayan göçün, 1985-1990 yılları arasında arttığını, günümüzde de devam ettiğini söyledi. "Göç eden vatandaşlarımız, orada geri dönüşümde kullanılan kağıt, granül ve tekstil ürünlerini toplayarak, hem geçimini sağlıyor hem de ülke ekonomisine katkıda bulunuyor" diyen Elçi, Akçakentlilerin İstanbul'un sokak ve pazarlarında el arabalarıyla hummalı şekilde çalıştıklarını dile getirdi. Ancak bu insanların herhangi bir sosyal haklarının olmadığına işaret eden Elçi, "Bu gurbetçilerimizin sosyal haklarının düzenlenmesini istiyoruz. Geri dönüşümde onların çok büyük katkıları var. Bu geri dönüşüm, ağaçlarımız için, ekonomimiz için, ülkemiz için çok önemli" dedi. Elçi, beldede işsizlikten dolayı İstanbul'a göç sorununun da mutlaka çözülmesi gerektiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Akçakent’te iş alanları olmuş olsa, göç yaşanmazdı. Beldenin büyük bölümü susuz, sulu tarım yok. Çiftçilerimiz, attıkları tohumun, gübrenin parasını alır, çocuğunun ekmeğini çıkarırsa ona şükrediyor. Tarımsal faaliyet konusunda destek bekliyoruz. Çiftçilerimiz desteklenirse, bir şeyler yapılırsa, büyük şehirlere göçün kalkacağını düşünüyoruz." - "Babamızdan bu işi gördük, onu yaptık" Beldede yaşayan 3 çocuk babası Memduh Ark da 12 yıl boyunca İstanbul'da geri dönüşüm işinde çalıştığını ifade ederek, "Hep gurbet hayatı yaşadık. Gidiyorduk 4-5 ay zor şartlarda çalışıyorduk. Kağıt topladığımız depoda kalıyorduk, rutubet içindeydi. Elimizde mesleğimiz yoktu, okumadık. Babamızdan bu işi gördük, onu yaptık. 12 seneden sonra beldemde iş bulabildiğim için kendimi şanslı görüyorum" diye konuştu. Yetkililerden, beldede iş imkanları açılması için yardım beklediklerini anlatan Ark, "Gençlerimizin daha iyi iş imkanı elde edebilmeleri için buralara yatırım yapılmasını istiyoruz" dedi. - "Ne yapalım, ekmek parası..." Akçakent'te çiftçilik yapan Özay Tosun ise 28 yıl önce İstanbul'da kağıt geri dönüşüm işinde çalıştığını dile getirdi. İstanbul'da büyük sıkıntılar yaşadıklarını aktaran Tosun, şunları söyledi: "Burada bir gelirimiz olmadığı için İstanbul'a gittik. 2-3 ay çalıştıktan sonra geri dönüyorduk. Ardından para kazanabilmek için tekrar gidiyorduk. Kağıt ve naylon topluyorduk. Beldenin neredeyse tamamı, başka gelir imkanı olmadığı için İstanbul’a gidiyordu. Beldemizde su sıkıntısı var, pancar veya yonca ekemiyoruz. Gelir olmadığı için mecburen İstanbul’a gidiyoruz. Ne yapalım, ekmek parası..."