ANKARA (ANKA) – Türk-İş'in yeni seçilen Genel Başkanı Mustafa Kumlu, yeni yönetime yönelik eleştirilere yanıt verdi.
Türk-İş'in hükümetin arka bahçesi olması yorumlarına üzüldüğünü ifade eden Kumlu, "1977'den beri sendikacılık yapıyorum. Sendikaya başladığım dönemde AKP yoktu. Tes-İş salonlarını AKP tarafından kullanılması hükümetin arka bahçesi olduğumuz anlamına gelmez. İstesek de hükümetin arka bahçesi olamayız, Türk-İş'in çizgisi belli" dedi.
Ayrıca, özelleştirmelerle ilgili özeleştiri yapan Kumlu, "İtiraf edeyim ki Türk-İş özelleştirmeler karşısında belli bir politika üretememiştir. Özelleştirme ile tek tek mücadele edilmeye çalışıldı" diye konuştu. Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu düzenlediği basın toplantısında yapılan eleştirilere yanıt verirken, yeni yönetimin hedeflerini de açıkladı. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türk-İş olarak yola devam edeceklerini kaydeden Kumlu, örgütlenme, kayıt dışı istihdam, ve Anayasa ile ilgili değerlendirmeler yapacaklarını dile getirdi. Sendikacılık açısından zor bir dönemden geçtiklerini ifade eden Kumlu, kıdem tazminatına kesinlikle dokundurmayacaklarını söyledi. Genel kurulda kıdem tazminatına dokunulması halinde genel greve gideceklerini söylediklerini anımsatan Kumlu, kıdem tazminatı ile ilgili işveren tarafının net bir tavrı olmadığını söyledi.
-"TASARININ, MECLİSE SEVKİNDEN SONRA STK'LARDAN GÖRÜŞ ALINMASI YANLIŞ"
Sosyal Güvenlik Reformu'nun ise alt komisyona gönderildiğinin altını çizen Kumlu, "Sosyal taraflardan görüş aldılar. Tasarının Meclise gönderilmesinden sonra sivil toplum kuruluşları ile yeniden bir araya gelindi. Bakana bunun yanlışlığını ifade ettik" dedi. Türk-İş olarak Sosyal Güvenlik Reformu ile ilgili görüşlerini bakanlığa ilettiklerini belirten Kumlu, tasarının 15 Ocak'a kadar alt komisyonda olmasını beklediklerini, görüşlerinin taslakta yer almaması durumunda bunu değerlendireceklerini kaydetti.
Hükümetin sivil toplum kuruluşlarının görüşlerini almasında samimi olup olmadığının sorulması üzerine, Kumlu, "Hükümetin samimi olup olmadığını görüşlerimizin gerçekleştiğinde göreceğiz. Özellikle Sivil Toplum Kuruluşlarını dikkate alacaklarını söylüyorlar. Sivil Toplum Kuruluşlarının intihal etmesi lazım" diye konuştu.
-"SENDİKACILIĞA BAŞLADIĞIM DÖNEMDE AKP YOKTU"
Bir gazetecinin, Türk-İş'in hükümetin arka bahçesi olduğu yorumlarını hatırlatması üzerine Türk-İş Başkanı Kumlu, bu yorumlara üzüldüğünü söyledi. 8 yıldır Türk-İş'te olduğunu ifade eden Kumlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Dün, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da Türk-İş'in AKP'nin arka bahçesi olduğunu söyledi. Baykal'la da son dönemde iyi ilişkilerimiz oldu. Görüşmelerimizde sıkıntı yaşanmadı. DemirYol-İş Genel Başkanı Ergun Atalay'ın Başbakan Erdoğan'ın arkadaşı oluşu, Başbakanın ‘biz partiyi Tes-İş'te kurduk' demesi, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Kayserili oluşu bu yorumların yapılmasına neden oldu. 1977'den beri sendikacılık yapıyorum. Sendikaya başladığım dönemde AKP yoktu. Bizim salonlarımızı kullanmaları hükümetin arka bahçesi olduğumuz anlamına gelmez. Tes-İş, salonlarını herkese kiralıyor."
Türk-İş'in belli bir çizgisi olduğunu, isteseler de hükümetin arka bahçesi olamayacaklarını ifade eden Kumlu, "Hükümet kim olursa olsun iyi yaptıklarını destekleriz, yanlış yaptıklarında ise karşılarında oluruz" dedi.
-"TÜRK-İŞ YÖNETİCİLERİNİN ELİNDE SİHİRLİ DEĞNEK YOK"
Bir gazetecinin özelleştirmeler ile ilgili sorusu üzerine Kumlu, hükümetin kararlı bir şekilde özelleştirmelere devam ettiğini belirterek, Türk-İş'in 5 yöneticisinin elinde sihirli bir değnek olmadığını söyledi. Kumlu, "İtiraf edeyim ki Türk-İş özelleştirmeler karşısında belli bir politika üretememiştir. Sendikaların bazıları zaman zaman özeleştirme yapılsın, zaman zaman ise yapılmasın diyenler oldu. Tek tek mücadele edilmeye çalışıldı. Konfederasyon olarak ittifak ederek özelleştirmeyle ilgili yol haritası oluşturacağız" diye konuştu.
-"MURAT 124'LE MERSEDES YARIŞIYOR"
"Kayıt dışı ile nasıl mücadele edeceksiniz" sorusuna Türk-İş Başkanı Kumlu, kayıtdışının kayıtiçine alınması için örgütleneceklerini belirterek, örgütlü yerlerde kayıtdışının olmadığını söyledi. Kayıtdışının haksız rekabete neden olduğunun altını çizen Kumlu, Murat 124 ile Mersedes'in yarıştığını kaydetti. Kumlu, örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasının ülke çıkarları açısından önemli olduğunu ifade etti. İşveren gibi işçi sendikalarının da tek bir konfederasyon olması gerektiğinin altını çizen Kumlu, bunun için şartları değerlendireceklerini söyledi.
Genel Kurulun ardından bazı sendikaların Türk-İş'ten ayrılacağı yönündeki iddiaların doğru olmadığını kaydeden Kumlu, yarışın salonda bittiğini, Türk-İş'ten bir sendikanın ayrılmasının söz konusu olmadığını ifade etti.
-PRİM GÜN SAYISI 7 BİN OLMALI
Türk-İş'in, Sosyal Güvenlik Reformu taslağı ile ilgili iletilen görüşler hakkında bilgi veren Türk-İş Genel Sekreteri Mustafa Türkel, Türkiye'de iş güvencesinin olmadığını, bu nedenle 9 bin gün prim ödeme sayısının mümkün olmadığını dile getirdi. Türkel, prim ödeme gün sayısının en fazla 7 bin olması gerektiğini vurguladı. Emekli aylıklarının hesaplanmasında gelişmelerin dikkate alınması gerektiğini belirten Türkel, sosyal yardımların da kazanılmış bir hak olduğunu söyledi. Türkel, sağlıkta alınacak katkı payına da dikkat edilmesi gerektiğine işaret ederek, insanlara ödeyemeyeceği yüklerin yüklenmemesi gerektiğini dile getirdi.
-"TÜRK HALKI BU KADAR APTAL OLAMAZ"
Tekel özelleştirmesine de değinen Türkel, Tekel'in özelleştirmesinde TekGıda-İş olarak tavırlarını ortaya koyduklarını belirterek, Tekel'in kar eden bir kurum olduğunu söyledi. Dünyanın özelleştirmeden vazgeçip kamuya döndüğüne dikkat çeken Türkel, "Türk halkı bu kadar aptal olamaz. Kar eden bir kurumu allayıp pullayıp peşkeş çekmeye çalışıyorlar" dedi.
-SENDİKAL ÖRGÜTLENMEDE HAK-İŞ TÜRK-İŞ ÇEKİŞMESİ
Hükümetin arka bahçesi eleştirilerine de yanıt veren Türkel, Hak-İş'in, Orman-İş'ten sonra bazı belediye ve mevsimlik işçilerin çalıştığı yerlere saldırdığını kaydetti. Örgütlü yerlerde sendikal mücadelede rekabet olmaması gerektiğini dile getiren Türkel, "Siyasi iradeyi arkasına alan Hak-İş'in belediye ve kamu işyerlerinde sendika baskısı yapmasına, siyasi örgütlenmesine izin vermeyeceğiz. Bu rekabet iş dünyasında depreme neden olur"
-"HAK-İŞ'İN HÜKÜMETİN ARKA BAHÇESİ OLDUĞUNU HERKES BİLİYOR"
Belediye-İş Başkanı Nihat Yurdakul, Belediye-İş'e hükümetin arka bahçesi veya ön bahçesi demenin haksızlık olacağını belirterek, "Hak-İş'in hükümetin arka bahçesi olduğunu herkes biliyor. Örgütlenmesini buna göre yapıyor. Örgütlenme adaletli ve eşit olması lazım. Çalışanlar ister Belediye-İş'e isterse Hak-İş'e üye olur. Örgütlenme bireysel haktır" diye konuştu.