İşveren asgari ücrette özveri istedi

Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda işveren heyetine başkanlık eden TİSK temsilcisi Ali Nafiz Konuk, asgari ücretin tespitinde "geçmişteki fiyat artışlarını yansıtma modelinin bu yıl terk edilmesini" isterken, işçi kesimi temsilcisi Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nihat Yurdakul ise "çalışanın ailesinin de dikkati alınması" gerektiğini söyledi.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 1 Ocak 2009'dan itibaren geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında toplandı.

TİSK temsilcisi Konuk, komisyonun, küresel krizin olumsuz etkilerinin Türkiye'ye yansımaya başladığı bir dönemde faaliyete geçtiğini, bu nedenle işinin zor olduğunu söyledi. Şimdiden ihracattaki düşüş ve iç pazardaki talep daralmasının üretim kısıtlamalarına yol açtığını ve sanayide kapasite kullanımını düşürmeye başladığını ifade eden Konuk, yeni yatırımlarının askıya alınışı, şirket kapanmaları ve işsizlik artışı gibi son derece olumsuz etkilerin ortaya çıktığını anlattı. Konuk, bu zor dönemi atlatabilmek için işverenler kadar sendikalar ve işçilerin de sorumlu davranması, işletmelerin rekabet gücünü yok edecek taleplerde ısrarcı olunmaması gerektiğini vurguladı.

Reklam
Reklam

Konfederasyonlarının hükümete krize karşı alınması gereken önlemleri içeren bir rapor sunduğunu dile getiren Konuk, gelecek yıl krizin ağırlığının daha da hissedileceğinin tahmin edildiğini ifade etti. Asgari ücretin ekonominin seyrini belirleyen temel faktörlerden biri olduğunu kaydeden Konuk, "İçinde bulunduğumuz bu zor dönemde asgari ücret artışının son derece dengeli ve dikkatli biçimde tespit edilmesi gerekmektedir" dedi.

Konuk, asgari ücret artışının işletmelerin ücret dengelerini bozmayacak, rekabet güçlerini zayıflatmayacak bir düzeyde olması gerektiğine dikkati çekti.

"Vergi dışı bırakılmalı"

İşçi kesimi adına açıklamalarda bulunan Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nihat Yurdakul, komisyonun krizin aşılmasına ciddi katkılar sağlama olanağı bulunduğunu söyledi.

Asgari ücretin toplumdaki toplam satın alma gücünü artırıcı bir kaldıraç olarak görülmesi gerektiğini ifade eden Yurdakul, öncelikle asgari ücretin vergi dışı bırakılmasını talep etti. Bu durumda ilk akla gelecek durumun, kamunun uğrayacağı vergi kaybı olduğunu dile getiren Yurdakul, tüm dünyada vergi indiriminin ekonomiyi canlandırıcı bir araç olarak uygulamaya konulduğunu kaydetti. Yurdakul, sigortalıların çoğunluğunun asgari ücretli olması nedeniyle vergi dışı bırakılmasının ekonomiye ciddi bir satın alma gücü sağlayacağını savundu.
Çalışanların amacının kendileri ve aileleri için insanca yaşam standartları sağlamak olduğunu dile getiren Yurdakul, asgari ücretin hesaplanmasında çalışanın ailesinin de dikkate alınmasını istedi. Yurdakul, kriz
ortamında ailelerin satın alma gücünü artırmanın sosyal devletin asli görevi olduğunu ifade ederek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'ten Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'la asgari ücretin hesaplanmasında asgari ücretlinin yanı sıra "aile unsuru da dikkate alınır" ibaresinin konulmasını talep ettiklerini belirtti.

Reklam
Reklam