İşverenin gözü fondaki parada

ÇANAKKALE(ANKA)-Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç, iş çevrelerinin sosyal güvenlik priminin İşsizlik Fonu'ndan karşılanması yönündeki talebiyle ilgili olarak, "Bazı işveren örgütleri, hükümet nezdinde başlattıkları bir girişimle, işsizlik Fonu'nda biriken paraya göz dikmişlerdir" dedi. Kılıç, hükümetin fonda biriken paraya "iştahla bakan" işverenlerin bu taleplerini dikkate almaması gerektiğini söyledi.

Kılıç, Türk-İş Başkanlar Kurulu toplantısının açılışında yaptığı konuşmada, IMF yetkililerinin Hükümet ve iş çevreleriyle yaptığı toplantılarda, çalışanların hak ve özgürlüklerinin ortadan kaldırılması için yeni senaryolar "tezgahladığını" söyledi. Kılıç, hükümetin hazırladığı "istihdam paketinde" IMF'nin ve iş çevrelerinin haberdar olduğunu ancak bu paketin işçilerden ve onların örgütlerinden saklandığını belirtti. Kılıç, "Bazı işveren örgütleri, hükümet nezdinde başlattıkları bir girişimle, işsizlik Fonu'nda biriken paraya göz dikmişlerdir. Bu çevreler, istihdamı artırmak için teknoloji ve bilgi ürütmek, yeni işyerleri açkmak, verimliliği artırmak, kendi kaynaklarına yönelmek yerine işçinin birikimlerine göz dikme kolaycılığına kaçmaktadırlar...Hükümet İşsizlik Fonu'nda biriken paraya iştahla bakan işverenlerin bu taleplerini dikkate almamalı, Fonun istismarına imkan vermemelidir" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Çalışanların kıdem tazminatı hakkının kaldırılması ya daraltılması yönündeki taleplerin gündeme gelmesiyle ilgili olarak Kılıç, bu durumun çalışanları "greve" çağırmak anlamına geldiğini söyledi.

SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devredildiğini hatırlatan Kılıç, bu durumun sağlık sisteminin maliyetlerinin artmasına ve sosyal güvenlik sistemindeki "kara deliğin" sağlıkta da oluşmasına neden olduğunu ifade etti. Kılıç, Sağlık Bakanlığı'nın kamu hastanelerinin "sağlık işletmesi" haline getirilmesi yönüdeki tasarısının yasalaşması durumunda, hastanelerin kar amacı güden işletmelere dönüştüreceğini belirtti. Bu durumun yoksulların sağlık sisteminden yararlanmasını daha da zorlaştıracağına işaret eden Kılıç, oluşturulmak istenen yapıyla giderek hastanelerin satılması ve sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesinin amaçladığını anlattı.
Bu yıl 118 işyeri ve işletmede toplam 322 bin 921 işçinin toplu iş sözleşmelerinin yenileceğini kaydeden Kılıç, konuyla ilgili stratejilerin belirlendiğini söyledi. Kılıç, hükümetle görüşmelere başlanacağına işaret ederek, toplu iş sözleşmelerinin en kısa sürede ve masa başında sonuçlanması yönünde çaba gösterileceğini vurguladı. Kılıç, istenen sonucun alınamaması durumunda yasal ve demokratik tepkilerin ortaya konacağını ifade etti. IMF'nin kamuda çalışan işçilere karşı düşük ücret politikasının kabul edilemez olduğunu söyleyerek, hükümete "IMF'yi dinleme" çağrısında bulundu.

Reklam
Reklam