Her ne kadar öyle olmasını umsak da hayat her zaman güllük gülistanlık değil. Kimi zaman başımıza istemediğimiz ve hak etmediğimizi düşündüğümüz şeyler gelebilir, işler kötü bir şekilde gelişebilir. İşte böyle anlarda insanın duyguları kabarır ve ağzından isyan sözleri dökülür. Böylece sıkışan yüreğin duyguları, kabaran kızgınlık dışa vurularak bir nebze rahatlanır.
İsyanımızı dile getirirken bazen direkt olarak isyan edilen kişi (sevgili, baba anne gibi) veya olay hedeflenir. Kimi zaman da dertler sıkıntılar öyle art arda veya öyle güçlü gelir ki hayata isyan edilir. Duygularınızı paylaşmak, isyankâr duygularınıza bir söylem kazandırmaya yardımcı olmak adına sizin için çeşitli kategorilerde isyan dolu sözler derledik.
Ne zaman yaşadığım hayatı düşünsem isyan yağmurları altında ıslanıyorum.
Ne elimden tuttular, ne yüzüme güldüler ne de bir gün olsun ölümüne sevdiler.
İsyan etme gökyüzü benim kadar ağlayamazsın.
İsyanım var damla damla yaş akıtanlara. İsyanım var, oluk oluk masum kanı akıtanlara. İsyanım var zalimin her zaman yanında, mazlumun her zaman karşısında olan bu düzeni bozuk hayata.
Madem çaresizliğe hüküm giymiş bu hayat, o zaman ölmek için yaşamak gerek.
İsyanım bir gün dahi bana gülümsemeyen bu hayata, isyanım mutluluğu bana çok gören bu sefalet yaşama.
Ne isyanlarla gider bu hayat? Neden aşklarla biter bu hayat? Dünya döndükçe sesimi duyacaksın, isyan yazılarımı okuyacaksın!
Hiçbir insan durup dururken isyan etmez. İhanetleri ve vefasızlıkları ile, hayatlarını durduran nankörler olmasa aslında.
Allah’a sitemim yok haşa. Benim bir tek isyanım, dostunu satan, sevgisini satan kahpe insanlara.
Çocukken çok korkardım yaInızIıktan, sakIambaç oynasak iIk ben sobeIenirdim. Yazgım bu benim, yaInız kendime başkaIdırım, değiI kimseye.
Lanet ederek vefasız tüm insanlara, isyan ettim ben tüm alçaklara. Gören Yaradana zannetmesin. Ona isyanım olamaz haşa. Sözlerim kalleşlere, sözlerim tüm vefasızlara.
Artık bu hayatta hiçbir hayale doğru koşamayacak kadar yorgunum.
Samimiyet istiyorum artık. Boğuldum dili süslü ama yürekleri boş insanlardan.
İnsanIar, bize zarar verdikIeri için değiI; yaptıkIarı haksızIıkIarIa ruhumuzun ışığını söndürüp içimizdeki kötüIüğün başkaIdırmasına yoI açtıkIarı için korkunçIar.
Tutar yönünü şaşırır hasret cehennemine düşersin. Sonra o kadar uğraş ki o yangını söndüresin.
Ben bazıların ne dediği, kimlerin bana nasıl baktığı ile yaşamıyorum, bu hayatı kendim için yaşıyorum.
Bu garip dünya da karnı tok oIup ‘isyan’ edeni de var, karnı aç oIup ‘şükür’ edeni de.
Şu yalan dünyaya, mutluluğumuzu engelleyenler, savaşları başlatanlar isyanım sizleredir.
Bеn öylе bir zеrrеyim ki, bütün alеmе isyan еtmişim! Havaya, toprağa isyan еtmişim! Atеşе, suya isyan еtmişim! Altı yönе isyan еtmişim! Bеş duyuya isyan еtmişim! (Mеvlana)
İsyanım bu hayata değil güzelim, isyanım bu aşka!
Allah’a sitem etme günahkâr olursun her güzele gönül verme isyankâr olursun.
Benim en büyük rütbemdir, başkaIdırı etmek.
Dışımda kahkahalardan bir suret, içimde kan ağlayan bir çocuk.
Sevmek ölmektir bence, ben de sevmiştim ölmeden önce.
HaksızIık hepsi haksızIık biIiyorum çünkü biImek yetmiyor.
ÖyIe bir başkaIdırı şiiri var ki ben onu yakaIayacağım.
Tutacak el bulamazsak, biz de elimizi cebimize koyar yürürüz, sıkıntı yok!
Suskunluk soylu bir meydan okumadır. Ama soysuz insanlara işlemez!
Samimiyet istiyorum artık. Boğuldum dili süslü ama yürekleri boş insanlardan.
Madem çaresizliğe hüküm giymiş bu hayat, o zaman ölmek için yaşamak gerek.
Tutar yönünü şaşırır hasret cehennemine düşersin. Sonra o kadar uğraş ki o yangını söndüresin.
Babalar, evlatlarına kol kanat gerer, onları korur ve gözetir. Ama bazen babalar çocuklarını çok kıran şeyler de yapabilirler. Böyle zamanlarda çocukların içinde isyanın tohumları atılır ve bunları giderek büyüyebilir ve bir gün patlayabilir. İşte bu patlamanın sonucu olabilecek isyan sözleri...
Baba kelimesinin anlamı çok büyük, maalesef bu herkese yakışmıyor. Herkese bu sorumluluğu yerine getiremiyor.
Babam bir kere anlasaydı beni okşasaydı saçımı sıkıca sarılsaydı; yemin ederim hiçbirinize ihtiyacım kalmazdı...
Bizim de babamız saçımızı okşasa böyle olmazdık.
Sana içimden bağırmak, haykırmak, ağzıma ne geliyorsa söylemek geliyor ama nafile sen yine anlamazsın.
Sen gelir elinden tutarsın diye içimde yaşattığım bir çocuk var baba.
Benim hiçbir yaram öpünce sarılınca geçmedi. Çünkü ben düşünce babam hiç dizimi öpmedi.
Baba olmayı beceremeyecekseniz yapmayın çocuk falan. Yapmayın arkadaş! Denek miyiz biz? Olmayan insanlığınızı da vicdanınızı da...
Babadır deyip bir şey diyemiyoruz, aslında söylenecek o kadar çok söz varken.
Bu yaşa babanız getirmediyse sizi, elinizden bir kere tutmadıysa düştüğünüzde, o düştüğünüz yerdeki ufacık çocuk olarak kalıyorsunuz.
Bir babanın evladına bakması gerekirken, babamın sorumsuzluğu yüzünden ben ona bakıyorum.
Milletin babaları çocuklarını öperek uyandırır, bizimkisi nara atarak bağırarak uyandırıyor.
Baba, ben sana susuyorum ama bu öyle bir susmak ki, haykırıyorum aslında. Ne kadar sağırsın. Duymuyor musun kalbimin kırıklarını?
Arkadaşını, dostunu, kankanı, sevgilini seçebiliyorsun ama maalesef babanı seçemiyorsun.
Ne seni sevene düşmanım, ne de seni sevdiğime pişmanım, sadece senle olmak varken, sensizliğedir isyanım.
Seni seninle sevmeme engel oldun ama ben seni sensizde sevebiliyorum, buna da engel olabilecek misin?
Zahmet edipte eve gelme; çünkü senin evde ne karın ne de çocukların var. Onlar kendi kendine yaşamayı öğrenmişler artık babacığım.
Sevgilim baş çeker, naz ederse, gamlara atar, kararsız korsa beni, bir kez olsun ah demem, inat için. “Ah’a” da kızmışım ben!
Baba senin gidişin beni daha güçlü yaptı bu iyiliğin için teşekkür ederim.
Seni ben değil gözlerim seçti, onlar sevdi onlar beğendi. Sen benim değil onlarınsın gittiysen bana ne onlar ağlasın.
Her yalnız kalışımda, dünyanın altını üstüne getiresim geliyor. İsyanlarım da artık faydasız, sensizlik artık beni çıldırtıyor.
Ayrılıklar küçük sevgileri öldürür ama büyük sevgileri güçlendirir. Tıpkı rüzgarın mumu söndürüp yangını güçlendirdiği gibi…
Eğer beni bu sokakta, bu mahallede, bu şehirde bulamazsan sevgilim bil ki ben, hayata isyan halindeyim.
Benim sevgim yaban ellerde solacak bir gül değildir. Benim sevgimi yaşatan benim isyanım ve kararlılığımdır.
Gece midir insanı hüzünIendiren, yoksa insan mıdır hüzünIenmek için geceyi bekIeyen? Gece midir seni bana düşündüren yoksa ben miyim seni düşünmek için geceyi bekIeyen?
AğIamak isyansa her gün ağIıyorum, güImek bir oyunsa o oyunu hiç biImiyorum, sevmek suçsa beni bağışIama zira seni her şeyden çok seviyorum.
Yok kimseye isyanım. İsyanım kendime; nasıI kandım senin o tatIı sözIerine!
Bir ses bekIemek senden. SoIuk bekIemek. SessizIiğin en ceberrut oIduğu zamanIardayım. Hiç bu kadar uzun susmadın sevdiğim. Hiç bu kadar uzun gitmedin biImediğim yerIere, gözIerimi götürmeden yanında!
Gel artık. Gel de isyanım ol en büyük ayrılıklara. Gel de mutluluğum ol, aydınlanmaz karanlıklarıma.
Sevmek öyIe bir şey ki onsuz bir hayat düşünmek biIe zehir oIur insana. Üstüne üsteIik hasret varsa sevgimin arasında… Dokunmayın içimdeki kimsenin duymadığı isyanıma!
Sana olan aşkımı anlattığımda, kendi vefasızlığına isyan edersin. Çünkü bana yaptığın yanlışların hiçbir sınırı yok. Bir garip masumiyetinde severken ben seni, senin vefasızlığın sevgimden bile çok.
Dün yanımdan gidenlerle, bugün yanımda olanlara baktım. Hiçbiri yerini dolduramadı. Ne kalandır ne giden, anladım ki sendin beni ben eden. Hasretten yanan şu yüreğim, sendin tek sevdiğim. Sensin isyanlarıma nedenim.
İsyanlarımın en yürek yakan zamanlarındayım. Hiçbir zaman böyle büyük isyanlara kalkışmadım sevdiğim. Hiçbir sevdiğime de, böyle uzun hasret kalmadım. Hasretin vuslata dönerse mutluyum. Hasretin yalnızlığıma terk ederse beni, işte o zaman, en büyük isyanların failiyim.
Dört duvar arasına düştüm. Aklıma geldi zalim gülüşün. Kapı kapı mutluluğu ararken ben, isyanımın fitilini ateşledin yine sen.
İsyan etme, isyankar olursun diyorlar. Değil senin için sadece isyan etmeyi, bütün dünyaya başkaldırırım sevgim için.
Senin bana geri geleceğin güne kadar isyan edeceğim. Bütün ömrüm boyunca bunu yapmam gerekiyorsa, bütün ömrümü sana vereceğim. Sensizlik diye bir şeyi kabul etmiyorum, reddedildi!
Ah sensiz kalmıyor muyum bazen yıkasım geliyor önüme çıkan bütün duvarları. Arkasında seni bulurum sanıyorum. Ne ayrı koyduysa bizi zaman ya da yollar bir kalemde silesim geliyor sana dokunmamı engelleyen ne varsa bir kadehi yere çarpıp tuzla buz eder gibi kırmak istiyorum. İsyanım taşıyor kendi öfkemden korkuyorum ve kavuşmak, bunu düşünmek içimde kırılmış bütün aynaları tamir ediyor…
Kuşkusuz en büyük isyanımsın bu hayatta. Sen olmadan, aşkın olmadan ben hiç kimseyim.
Sevgiliye isyankâr duygulara tercüman olan şarkılardan biri de Halil Sezai’nin İsyan şarkısıdır. Şarkıda kalbi kırık bir aşığın isyanı anlatılıyor. İşte İsyan şarkısının sözleri
Benim bu derdim
Ne yağan yağmurda
Ne yalancı sonbaharda
Ne bomboş sokaklarda
Kırılmış her yanım
Kaybolur zaman saçlarında
Gözlerim sokaklarda
Sebebi isyan aşkım
İçim yanar içim kanar da
İsyan
Geriye bir avuç yalan
Beni bu derde sen attın da
Gittin ya kafam hep duman
Benim bu derdim
Ne yağan yağmurda
Ne yalancı sonbaharda
Ne bomboş sokaklarda
Kırılmış her yanım
Kaybolur zaman saçlarında
Gözlerim sokaklarda
Sebebi isyan aşkım
İçim yanar içim kanar da
İsyan
Geriye bir avuç yalan
Beni bu derde sen attın da
Gittin ya kafam hep duman
İçim yanar içim kanar da
İsyan
Geriye bir avuç yalan
Beni bu derde sen attın da
Gittin ya kafam hep duman