İYİ Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, "Soçi Mutabakatı'nın neticelerinin, milletimiz adına takipçisi ve bu istikametteki her doğru adımın da destekçisi olacağız." dedi.
Ağıralioğlu, Başkanlık Divanı Toplantısı'nın ardından parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.
ABD ve Rusya ile yapılan anlaşmalara değinen Ağıralioğlu, "Hem ABD hem Rusya ile varılan mutabakatların olumlu taraflarını, 82 milyonun birliği ve selameti için korumamız gerektiğinin idrakindeyiz." ifadelerini kullandı.
Ağıralioğlu, Suriye'deki sürecin artık ABD'nin tasallutundan çok Rusya'nın tasarrufuna geçmiş göründüğünü savunarak, şöyle konuştu:
"Milli birlik ve beraberliğimizi perçinleyecek adımlar atmak ve kahraman Mehmetçiğimizin gücünü, sahadaki varlığını diplomatik maharetsizlikle heba etmemek hükümetimizin en öncelikli vazifesidir.
Türk tarihi ve diplomasisi açısından mektup hadsizliğindeki zilleti, bütün milletimiz adına utanç verici buluyoruz. Bu hakaretamiz tavrın görmezden gelinmesini, sineye çekilmesini asla kabul edemeyiz. Daha evvel de ifade ettiğimiz gibi her türlü müeyyide seçeneği masada olmalıdır. İktidar, Türk milletinin menfaatlerini sonuna kadar savunmaktan asla feragat etmemelidir."
Ağıralioğlu, güçlü bir ekonomik yapının tesis edilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Suriye'nin tamamı güvenli bir bölge olana ve Suriyeli misafirlerimiz evlerine sağ salim dönene kadar, sahadaki etkinliğimiz ve ekonomik bağımsızlık mücadelemiz var gücüyle devam etmelidir." değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin sınırında bir terör devleti oluşturulmasına hiçbir şartta razı olmayacaklarının altını çizen Ağıralioğlu, "Soçi Mutabakatı'nın neticelerinin, milletimiz adına takipçisi ve bu istikametteki her doğru adımın da destekçisi olacağız." diye konuştu.
-"Elindeki bütün enstrümanları kullansın"
Ağıralioğlu, bir gazetecinin, Rusya ile yapılan anlaşmada Adana Mutabakatı'na vurgu yapıldığını belirterek, "Ankara-Şam arasında yeni bir dönem mi başlıyor?" sorusuna, şu yanıtı verdi:
"Geldiğimiz nokta itibarıyla Suriye'nin toprak bütünlüğünü Esad ile birlikte savunmak zorunda kalan taraflarız. Ödediğimiz onca ağır bedelin rehabilitasyon sürecinde devlet ne yapılması gerekiyorsa onu yapsın. Mevzuyu böyle dolaylı hale getirerek çözemeyecekse elindeki bütün enstrümanları kullansın. Hem bölgenin istikrarına hem ağırladığımız 4 milyon misafire hem de bu bölgede bundan sonra Türk devletinin aleyhine tertip edilecek bir terör koridoruna müsaade etmeyecek olmanın bütün enstrümanları kullanılmalıdır."