İYİ Parti'den yapılan yazılı açıklamada, siyasetin iki farklı cephesinin sorumsuz tavır ve davranışlarıyla Türkiye'nin tehlikeli bir gerilime sürüklendiği belirtildi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kayıp çocuklarının bulunması için Diyarbakır’da HDP İl Başkanlığı binası önünde nöbet tutan anneleri ziyaret etmesinin eleştirildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Türk Devleti, dağa çıkarılan evlatlarını gidip alacak kudrete sahiptir. Devletin sabrı olmaz, tavrı olur. Devlet bir parti kapısına gidip aktör olamaz. Türk devletinin bakanları, terörle iltisaklı olduğunu iddia ettikleri bir partiden yardım bekleyemez. Her vatandaşımızın güvenliğinden sorumlu olan İçişleri Bakanı, o güvenliği tehdit ettiğini söylediği bir kapıdan medet umamaz. Bunu yaptığında; o partiye hak etmediği bir misyon yüklemiş olur ki; bu da gerek o partiyi, gerekse PKK terör örgütünü cüretlendirir. Nitekim, HDP Hakkâri Milletvekilinin sözleri de devleti acze düşüren bu davranışların sonucu olarak ortaya çıkan bu cüretin ürünüdür."
İSTİFA ÇAĞRISI
Güven'in dokunulmazlığının kaldırılması çağrısı yapılan açıklamada şöyle denildi:
"Buradan net bir şekilde uyarıyoruz; 'gerillaya katılımlar da olacak, çatışmalar da olacak, savaşlar da olacak' diyebilen bir zihniyetin, demokratik imkanlardan yararlanmaya hakkı yoktur. Türkiye'yi yönetenler, bu sözleri edebilecek kadar şuursuz bir anlayışın partisinin kapısında şov yapmakla oyalanmayı bırakıp, derhal gereğini yapmalıdır. İktidara açık çağrımızdır; TBMM Hakkâri Milletvekili Leyla Güven'in dokunulmazlığını derhâl kaldırmalıdır. İYİ Parti bu noktada üzerine düşen sorumluluğu yerine getirecektir, güç, imkân ve sorumluluk sizde. Eğer bu garip oyunun içinde değilseniz, hiç vakit kaybetmeden, ülkemizi ve milletimizi hedef alan bu hadsizliğe haddini bildirin. Daha bugün 7 şehidini Hakk'a uğurlayan Yüce Milletimizin ve bizim beklentimiz, bir an önce devlet etme görevinizi yerine getirmenizdir. Millet sizden, HDP için ‘evlatlarımızı geri getiren parti’ algısı yaratmanızı değil, onları dağa çıkaranları pişman etmenizi bekliyor. Her mesele üzerinden hamaset yapmayı artık bırakın, işinizi yapma vaktiniz geldi de geçiyor."
(dha)