DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknoloji Enstitüsü'nün Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı desteği ile yürüttüğü 'Türk Batık Envanteri Projesi: Mavi Miras (TUBEP)' çalışması kapsamında Koca Piri Reis Gemisi'yle Foça'da sonar teknolojisiyle uzaktan kumandalı su altı robotu kullanılarak bir süre önce çalışma başlatıldı. Çalışmalar kapsamında, 28 Kasım'da, 18'inci yüzyıla ait olduğu düşünülen savaş gemisi batığına ulaşıldı.
DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, 2005 yılından beri devam eden Mavi Miras Projesi ile su altı batıklarının coğrafi işaretlemesini yapmayı hedeflediklerini belirtip, TÜBİTAK'tan destek aldıklarını söyledi. Mavi Miras'ın 2017 yılından sonra Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle yürütülen ilk ve tek proje olduğunun altını çizen Prof. Dr. Hotar, Cumhurbaşkanlığı Bütçe ve Strateji Başkanlığı tarafından desteklenen yerli ve milli bir proje olduğuna dikkati çekti. Bilim insanlarının katkıları ve emektar Piri Reis gemisinin varlığı ile denizcilik tarihine yeni ufuklar açacak buluşlar yaptıklarını anlatan Prof. Dr. Hotar, "Özellikle az bilinen Osmanlı dönemine ilişkin batıklar bulduk. Bu proje kapsamında heyetimiz 5 gemi batığı buldu. Biz de bu çalışmalara üniversite olarak tam desteğiz. Bunu bir adım daha ileriye taşımak istiyoruz. Özellikle Avrasya coğrafyası içerisinde bu konuyu araştıracak su altı araştırmaları ve denizcilik tarihine ilişkin bir merkez kurma çalışmalarımızı hızlandırdık. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) süreci de tamamlandıktan sonra böyle bir merkezle bilimsel anlamda daha ciddi bir adım atmış olacağız" dedi.
Ağırlıklı olarak Birleşmiş Milletler'in de 2021- 2031 kapsamında gündeme getirdiği mavi büyümeyle ilgili bir strateji oluşturmayı hedeflediklerini dile getiren Prof. Dr. Nükhet Hotar, "Özellikle denize kıyısı olan ve denizde hak iddia eden ülkelerin bir mavi büyüme stratejisi oluşturması gerekiyor. Bu kapsamda çalışmalarımızın ve bu bulguların mavi büyüme stratejimizin eylem planının oluşturulmasında da ciddi katkı vereceğine inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Harun Özdaş ise jeofizik mühendisi Dr. Öğretim Üyesi Nilhan Kızıldağ, Kültür ve Turizm Bakanlığı proje temsilcisi Emre Savaş ve ekipteki bilim insanlarıyla önemli bir çalışmaya imza attıklarını belirtip, 2020 yılı su altı araştırmalarının son etabını Foça'da gerçekleştirdiklerini söyledi. Kültür Bakanlığı'ndan alınan izinle çalışmaları yürüttüklerini anlatan Doç. Dr. Özdaş, "Mavi Miras Projesi kapsamında çalışmaları yürütürken büyük bir sürprizle karşılaştık. Açıkçası İzmir bölgesinde çok fazla deniz savaşı olduğunu biliyorduk. Foça açıklarında yaklaşık 50-55 metre derinliğinde üzerinde 20 demir ve bronz top bulunan bir batığa rastladık. Çok heyecanlandık. Batığın kimliğini henüz bilmiyoruz. Çünkü ilk etap çalışmalarımız bunlar" diye konuştu.
2021 yılında batık üzerinde daha ayrıntılı çalışmayı planladıklarını kaydeden Doç. Dr. Özdaş, çok sayıda gülle, mutfak kapları, geminin armasına veya donanıma sahip parçalar ile geminin gövdesine ait olan ahşap bölümler tespit edildiğini söyledi. Uzaktan kumandalı su altı robotu kullanarak yaptıkları çalışma hakkında bilgi veren Doç. Dr. Özdaş, şöyle devam etti:
"Batığın kabaca, 25 metreye 10 metre genişlikte olduğunu söyleyebiliriz. Ama kalıntılar patlama ve batma esnasında 250-300 metrelik bir alana dağılmış durumda. Bunlar üzerindeki ilk çalışmalarımızı uzaktan kumandalı su altı robotu yani ROV cihazımızla gerçekleştirdik. Çünkü 50-55 metre dalış için derin sular. Batık üzerinde bir planlama yaptık. Buluntulardan çıkardığımız örnekleri ilgili yerlere teslim ettik. Batığın 18'inci yüzyıla ait olduğunu düşünüyoruz. Önümüzdeki yıl batığın kimliğini daha ayrıntılı araştıracağız. Osmanlı arşivlerini araştıracak ekiplerimiz bu batığa ilişkin verilere ulaşılabilecek mi ona bakacağız."
Öğretim Üyesi Doç. Dr. Harun Özdaş, proje kapsamında önümüzdeki dönemde Karadeniz'de de benzer çalışmalar sürdürebileceklerini söyledi. İzmir'in deniz savaş tarihi açısından önemine dikkat çeken Özdaş, Karadeniz'deki derin sulara da dalmayı planladıklarını anlattı. Özdaş, "Özellikle 16'ncı ve 19'uncu yüzyıllar arasına ait Osmanlı deniz kazaları arşivimiz var. Birçok bölge belirledik. Biri de Karadeniz Bölgesi'dir. Karadeniz Bölgesi'nde derin sularda çalışmayı planlıyoruz. Çünkü ROV cihazımız 1000 metreye kadar dalabiliyor. Foça'da bu testleri gerçekleştirmiş olduk. Daha sonra derin sularda çalışmayı planlıyoruz. İzmir bugüne kadar bulunan savaş gemileri açısından en yoğun mücadelenin olduğu yerdir. İzmir deniz savaş tarihi açısından özel bir yere sahip. Fakat Karadeniz'de biraz daha batıya doğru kayıldığında aynı özellikleri bulmak mümkün" diye konuştu.
(DHA)