İzmir Heyeti Diyarbakır'da

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "Bu sürecin siyaset malzemesi yapılmaması gerekir" dedi.

Kocaoğlu başkanlığında Diyarbakır'a gelen 190 kişilik heyette yer alan Ege Üniversitesi Devlet Türk Müziği Konservatuvarı Türk Halk Oyunları ve Ses Eğitimi Bölümü öğretim görevlileri ve öğrencilerince Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu'nda Ege yöresine ait halk oyunları gösterisi sunuldu.

Etkinliğin sonunda öğrencileri ve öğretim görevlilerini kutlayan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, "Yaşasın halayın, horonun, zeybeğin kardeşliği. Yaşasın dillerimizin kültürlerimizin ve halklarımızın kardeşliği" dedi.

Başkan Kocaoğlu da bunun üzerine, "Aynı duygularla" ifadesini kullandı.

Aynı salonda bu yıl 80. kuruluş yıl dönümünü kutlayan, Türkiye'nin ilk köy tiyatro topluluğu Bademler Köyü Tiyatro Gurubu'nca, "Susuz Yaz" isimli tiyatro oyunu da sahnelendi.

Belediye Başkanı Kocaoğlu, oyuncuları kutlayarak, tiyatro grubunun her konuda olduğu gibi barış ve kardeşlik konusunda da örnek olduğunu ve olmaya devam edeceğini belirtti.

-"Barışa kim karşı gelebilir"

Etkinliğin ardından beraberindeki heyetten ayrılarak, CHP Diyarbakır İl Başkanlığını ziyaret eden Kocaoğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, İl Başkanı Muzaffer Sayın ve partililerle görüştü.

Kocaoğlu, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, İzmir'in asırlardır barış içinde yaşayan, aynı zamanda sorgulayan, önünü görmek isteyen bir kent olduğunu ifade ederek, İzmir'in barış süreci gibi belediyenin en ufak projesini dahi sorguladığını belirtti.

Kocaoğlu, bunun İzmir halkının karşı geldiği anlamını taşımadığına işaret ederek, şöyle devam etti:

"İzmir insanı, bilmediğini, öğrenmediğini, bir adım sonrasını göremediğini tarihinde en fazla oy vererek seçtiği belediye başkanı olarak anlatmazsam beni bile sorguluyor. Bu, kentin ve bölgenin ileri olmasından, demokrasinin kurallarının işlemesi için gösterilen çabadan kaynaklanıyor. Barışa kim karşı gelebilir, barışın tesisini kim istemeyebilir- Bu sürecin siyaset malzemesi yapılmaması gerekir. Başından beri attığım her adımda sürecin siyaset malzemesi olmaması için ağzımdan çıkan bir sözün yanlış anlaşılıp başka yönlere çekilmemesi için çalıştım. Katkı koymak, yapıcı olmak durumundayız. İnsanımızı ayrım yapmadan sevmek zorundayız. Bunu İzmir'de gerçekleştiriyoruz. TÜİK verilerine göre İzmir'de Diyarbakır doğumlu 70 bin kişi yaşıyor. Diyarbakır'da doğanlarla bu sayı ne kadar çıkar bilinmez."

"İzmir'i İzmir yapanlar hanımlardır. Türkiye'de hanımlara çok iş düşüyor" diyen Aziz Kocaoğlu, kadınların dünyaya bakışı, toleransı, annelik duygusu ve sıcak ilgisinin birçok problemi çözdüğünü belirtti.

-CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu-

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu da İzmir'den gelen heyetin Diyarbakır'daki ev sahipliği ile kentte bugün güzel bir dayanışma ortamı yaşandığını, bunun bir arada yaşama isteğinin, barışın ve kardeşliğin yansıması olduğunu söyledi.

Tanrıkulu, bugün bazı gazetelerde, Diyarbakır'da akademisyenlerce yürütülen, "Kürt Sorunu ve Çözüm Süreci Algı" konulu araştırma sonuçlarında CHP'nin barışa engel olduğu yönünde yaygın bir kanaatin olduğu ifadesine yer verildiğini anımsatarak, "CHP, Türkiye'de barışın, demokrasinin bir arada yaşamanın güvencesidir. CHP hiçbir zaman barışın karşısında durmamıştır, durmayacaktır da. CHP diktatörlüğe, tek adam rejimine, savaşa, demokrasi dışı davranışlara engeldir ve engel olmaya devam edecektir" dedi.

CHP'nin gerçek bir barışın ancak gerçek bir demokrasi ile inşa edilebileceğini savunduğunu anlatan Tanrıkulu, "Türkiye'de barışı güvence altına alacaksak bunun yeri TBMM'dir. Orada gerçek demokrasiyi, özgürlüğü, eşitliği ve adaleti gerçekleştirecek düzenleme yaparak gerçek barışı inşa etmeliyiz. Bugün İzmir'den gelen heyetin Diyarbakır'da bulunmalarının anlamı budur" diye konuştu.

Kocaoğlu'nun beraberindeki heyet de bu sırada, Keçi Burcu, Surp Gragos Ermeni Kilisesi, Dört Ayaklı Minare ve Ulu Cami gibi kentin tarihi mekanlarını ziyaret etti, Dengbej Evi'ndeki dinletiye katıldı.

Muhabir: Sema Kaplan - Ahmet Kaplan