İzmir’de Afet Riski Altındaki 300 Bin Konut Dönüştürülecek

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, İzmir’de bulunan 1,1 milyon konutun 300 binini afet riski kapsamında dönüştürmeyi planlıyor. Bakanlık Müsteşar Yardımcısı M.Bahaettin Kaptan, İzmir’de yaşayanların neredeyse yarısının risk altında olduğunu belirterek, “Kentsel dönüşümde İzmir’e büyük önem veriyoruz. Geniş kapsamlı çalışmalara başladık.” dedi.

Bakanlık, "Kentsel Dönüşümde Sektörler Buluşuyor" toplantılarının ilkini İzmir’de düzenledi. Afet riski altındaki alanların dönüşümünün sektör temsilcilerine anlatıldığı toplantıya İzmir Vali Yardımcısı Haluk Tunçsu, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, merkez ilçe belediye başkanları, sektör temsilcileri ve bakanlık bürokratları katıldı. Toplantıda konuşan Müsteşar Yardımcısı Kaptan, İzmir’in birinci derece deprem bölgesinde yer aldığını hatırlatarak, “İzmir’de şehirleşme anlamında niteliksiz yapılar ve sağlıksız yaşam alanlarıyla büyük problemler yaşanıyor. Kent stoğundaki yapıların büyük çoğunluğu kaçak, plansız ve kalitesiz binalardan oluşuyor. Dolayısıyla olası bir afete karşı kentin büyük bölümü risk altında bulunuyor.” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin büyük bölümünün de birinci derece deprem bölgesinde yer aldığını vurgulayan Kaptan, bu bilinçle afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi hakkında kanun hazırlandığını ve TBMM’de kabul edilerek yürürlüğe girdiğini kaydetti. Şimdiye kadar yürürlükteki mevzuatın ancak afetten sonra alınacak tedbirler ve müdahaleleri belirlediğine dikkat çekerek, “Dolayısıyla yüzde 55’i birinci derece deprem bölgesinde yer alan 20 milyon yapı stoğumuz, bir anlamda kaderiyle başbaşa bırakılmıştı. 6306 sayılı kanunla afete maruz kalabilecek bölgeler belirlenecek ve depreme karşı dayanım yönünden riskli yapılar tespit edilecek. İlan edilecek alanlarda mesken ve işyerleriyle riskli olduğu tespit edilen yapılar, gönüllülük esasına dayalı olarak dönüştürülecek. Gerekirse başka yerlere nakli sağlanacak.” dedi. M.Bahaettin Kaptan, şehir dönüşümü uygulaması içinde kalan vatandaşlara kira yardımı, konut tahsisi, tespit, güçlendirme, yıkım ve yeni ev kredisi gibi birçok seçenekler sunularak dönüşüme katılmalarının sağlanacağını anlattı.

Bakanlık Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürü Vedad Gürgen de İzmir’in dönüşümle modern bir şehir olmasını istediklerini söyledi. Bunu sağlayacak ekibin hazır olduğunu belirten Gürgen, “İzmir, yakın zamanda güzel bir dönüşüm içine girecek. Şehirleşme anlamında güzellikleriyle gündeme gelecek. Kanun çıkmadan önce İzmir’den heyetler halinde ziyarete gelenler oldu. Bu da beraber çalışılacağını ve şehrin bu konuda hazır olduğunu gösteriyor.” diye konuştu.

‘İZMİR, KENTSEL DÖNÜŞÜME EN ÇOK İHTİYAÇ DUYAN İLLERİN BAŞINDA GELİYOR’

Vali Yardımcısı Tunçsu ise İzmir’in birinci derece deprem bölgesinde yer alması ve çarpık şehirleşmeden dolayı dönüşüme en fazla ihtiyaç duyan illerin başında geldiğini söyledi. Söz konusu kanunu İzmir’in beklediğini ifade eden Tunçsu, valilik olarak şehir dönüşümüne daha önce başladıklarını aktardı. Şehirde 800 ile 1 milyon kişinin bu dönüşümden etkileneceğini belirterek, uygulama için güney ve kuzey bölgelerde pilot alanlar oluşturulmasını istedi.

Başkan Kocaoğlu da şehir dönüşümünü Türkiye’de en iyi yapabilecek kurumun İzmir Büyükşehir Belediyesi olduğunu savundu. Bakanlığı kendi birikimlerinden yararlanmaya çağıran Kocaoğlu, şunları söyledi: “Kadifekale’de bu işin nasıl yapılacağını gösterdik. Kentsel dönüşümün en riskli tarafı, mal ve konut sahipleriyle anlaşmaktır. Biz de Kadifekale’de sağlıksız konutları topluyoruz. İsteyene para, isteyene konut veriyoruz. 1/25 binlik planda 18 alan belirledik, buralarda çalışmalarımız sürüyor.