Kabakulak hastalığında artış

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yakup Aslan, kabakulak teşhisiyle hastanelere başvuran hasta sayısında son bir ay içinde önceki dönemlere göre en az 10 kat artış olduğunu söyledi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Prof. Dr. Aslan, bu hastaların hemen hepsinin okul çağındaki çocuklar olduğunu belirterek, "Kabakulak hastalığı genellikle çocuklarda görülen bir virüs hastalığıdır. Mikropla bulaştıktan 2-3 hafta sonra bulguları ortaya çıkar. Kabakulak hastalığı; çene ve kulak altında şişlik, ağrı, ateş ve kızarıklık belirtileriyle ortaya çıkmaktadır. Bunların dışında beyin iltihabı, testis iltihabı, pankreas bezi iltihabı, kadınlarda yumurtalık iltihabı, eklem ağrısı, karaciğer ve kalp iltihabı gibi ikincil hastalıklar görülebilir. Özellikle beyin iltihabı kabakulak olan çocukların yüzde 10-15'inde görülür ve baş ağrısı, kusma ve ateş ile kendini gösterir. Pankreas iltihabında karın ağrısı ve kusma ön plandadır. Testislerde görülen iltihap ise özellikle ergenlik çağına gelmiş çocuklar ve erişkinlerin yüzde 15 ila 35'e yakın bir kısmında görülür ve bu hastaların yüzde 30 ila 40'lık bir kesiminde de testislerde küçülme ve nadiren kısırlık görülmektedir" dedi.

Reklam
Reklam

Kabakulak hastalığının bir virüs hastalığı olması nedeniyle kesin bir tedavisinin olmadığını ifade eden Prof. Dr. Yakup Aslan, "Hastalığa yakalandıktan sonra tükürük bezlerinde çiğneme veya yemek yeme sırasında oluşan ağrıyı azaltmak için ağrı kesici ve ateş düşürücü kullanılabilir. Ancak ekşi, acı, çok sıcak ve soğuk besinlerden de kaçınmak gereklidir. Eğer hastada beyin veya pankreas iltihabı ortaya çıkmışsa hastanın yatırılması lazımdır" diye konuştu.

Prof. Dr. Yakup Aslan, hastalık geliştikten sonra tetkik ve tedavisi için birçok masrafın yapılması gerektiğini kaydederek şunları söyledi:
"12-15 aylıktan 4-6 yaşlarına kadar bugünkü fiyatlarla 35-40 milyon lira tutarındaki bir aşı ile bu hastalıktan korunmak mümkün. Bu şekilde aşılanan kişilerin ömür boyu kabakulak, kızamık ve kızamıkçık hastalığından korunması mümkündür. Bu aşılar ithal olup bütün eczanelerde bulunabilmektedir. Aşı sonucu hem masraftan hem de işgücü kaybından korunulmuş olur. Bu arada hasta kişi ile temas eden ve daha önce kabakulak geçirmemiş olan bir çocuğunda hemen aşılanması veya immun globulin isimli iğnenin yapılmasıyla hastalığa karşı bir korunma sağlanabilir. Kabakulak hastalığından korunmak için yapılan iğne yerinde hafif ağrı, kızarıklık ve alerji dışında bir yan etkisi yoktur. Gelişmiş ülkelerde bütün çocuklar 12 aylık olduktan sonra bu aşı ile aşılanmaktadır. Bizim ülkemizde kabakulak aşısı devlet tarafından karşılanan rutin aşılar grubunda değildir"

Reklam
Reklam