Edirne - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan hakkında verdikleri gensoruda tatmin edici ve açıklayıcı bir yanıt alamadıklarını söyledi. Baykal, "Bu kabine artık Unakıtan kabinesidir" dedi.
Deniz Baykal, Edirne'de, su taşkınların yaşandığı bölgelerde vatandaşların sorunlarını dinledikten sonra, Edirne Belediyesi Meclis Salonu'nda bir basın toplantısı düzenledi.
Baykal, Edirne'nin geçen yıl olduğu gibi bu yıl da nehir taşkınlarıyla karşı karşıya kaldığını ve buna mutlaka bir çözüm bulunması gerektiğini bildirdi.
Baykal, bir gazetecinin Maliye Bakanı Unakıtan hakkında verilen gensorunun kabul edilmediğini hatırlatması üzerine, şöyle konuştu: "Hepimiz ciddi cevap bekliyorduk. Çünkü çok somut sorular ortaya konulmuştu. Hiçbirisine cevap gelmedi. Ama parlamento bir siyasi heyet. Bu siyasi heyette alınan kararlar, dosyanın haklılığına göre değil, siyasi talimata ve siyasi dayanışmaya göre oluyor."
"Konunun Maliye Bakanı'nın konusu olmaktan çıkarak Başbakan'ın konusu durumuna geldiğini" belirten Baykal, şöyle devam etti: "Maliye Bakanı'nın durumunu bile bile, Başbakan onu kabinede tutmaya devam ediyorsa bu işin sorumluluğunu üstlendiği anlamına gelir. Gerçekte budur. Öyle anlaşılıyor ki Başbakan, bu konuda harekete geçme imkanına sahip değildir. Başbakan'ı, Maliye Bakanı ile ilgili olarak toplumun beklediği gereken kararı almaktan alıkoyan bir takım bağımlılıklar vardır. Bu ortaya çıkmıştır."
"Bundan sonra hedeflerinin Maliye Bakanı değil, Başbakan Erdoğan olacağını" belirten Baykal, "Bu kabine Tayyip Erdoğan kabinesi olmaktan Kemal Unakıtan kabinesi olmaya doğru dönüşmüştür. Bu kabine artık Unakıtan kabinesidir" dedi.
Baykal, Başbakan Erdoğan ile Genelkurmay Başkanı Org. Özkök arasında geçen diyalogla ilgili olarak da şunları söyledi: "Bir savcı iddianamesi vesilesiyle çok gereksiz ve haksız bir biçimde Kara Kuvvetleri Komutanı Org.Yaşar Büyükanıt hakkında yıpratma kampanyası açıldığını gördük. Bir savcı, Kara Kuvvetleri Komutanı hakkında bir iddianame tanzim ediyor. Savcının bir defa böyle bir inceleme yapma yetkisi yok. Ortaya attığı iddianamenin dörtte biri hiçbir yetki sahibi olmadığı kişi hakkındaki suçlamalar ve iddialarla dolu."
"Türkiye'de Silahlı Kuvvetler'i siyasallaştırmanın yol açabileceği zararların haddi hesabı olmadığını" belirten Baykal, "Böyle bir gelişmeye hiçbirimiz göz yumamayız. Yargı, eğitim ve Silahlı Kuvvetler siyasallaşırsa, ülkenin birliği, bütünlüğü ve huzuru kalır mı?" dedi.