TEKİRDAĞ (AA) - İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muzaffer Yaşar, kaçak akaryakıtların araç güvenliğini tehlikeye soktuğunu bildirdi.
Prof. Dr. Yaşar, AA muhabirine yaptığı açıklamada biyodizelin dizel yerine de kullanabildiğini, ancak "merdiven altı" diye tabir edilen ruhsatsız yerlerde üretiminin çok tehlikeli olduğunu söyledi.
Ruhsatsız yerlerde üretilen biyodizelin aracın ömrünü kısalttığını ve sürüş güvenliğini tehlikeye soktuğunu anlatan Yaşar, şöyle devam etti:
"Biyodizel, dizel yerine kullanılabilen, orijin olarak bitkisel kökenli bir yakıt türüdür. İçinde oksijen bulunmasından dolayı çevre dostu olarak kabul ediliyor. Akaryakıtlarda bir miktar biyodizel kullanılması öneriliyor. Akaryakıtlar merdiven altı ruhsatsız yerlerde üretildiği zaman reaksiyonunu tam olarak tamamlamıyor. Bu nedenle araçlarda yanma sorunları oluyor. Bununla beraber de sürüş güvenliği ve araç güvenliği tehlikeye giriyor."
Yaşar, kaçak akaryakıt kullanılan araçların motor ömrünün kısaldığını ve performans düşüklüğü yaşandığını ifade etti.
Rafineri çıktısı olmayan akaryakıtların ticaretinin yapılmaması gerektiğine dikkati çeken Yaşar, bununla ilgili denetimlerin daha da sıklaştırılmasının önemine işaret etti.
Otoyollarda meydana gelen araç yangınlarının temelinde kaçak akaryakıtların yattığını vurgulayan Yaşar, şunları kaydetti:
"Mevzuat gereği rafineri çıktısı olmayan akaryakıtların satılmaması gerekiyor. Zaman zaman duyuyoruz; araçlar yolda yanıyor, insanlar hayatını kaybediyor. Bunların hepsinin temel nedeni bilimsel yöntemlerle yapılmayan ve denetlenmeyen kaçak akaryakıtlardır. Kesinlikle, rafineri çıktısı olmayan yakıtların ticareti ile ilgili çok ciddi cezai yaptırımlar olması gerekir. Bunun terör saldırısından farkı yok. Buna müsaade etmek, bombalı saldırıdan farklı değil."
Tekirdağ ve İstanbul'da düzenlenen akaryakıt kaçakçılığı operasyonunda 1 milyon 525 bin 915 litre biyodizel akaryakıt ele geçirilmiş, 12 şüpheli gözaltına alınmıştı.