Sizin için, kadınların sağlığıyla ilgili olan en yaygın hikayeleri derleyip çürütmek için argümanlar bulduk. Kadın sağılığı hakkında kafanıza takılan soruların doğru cevaplarını haberimizde bulabilirsiniz.
Yaygın olan inanış: Doğum kontrol haplarının herhangi bir yan etkisi yoktur
Birçok insan doğum kontrol haplarını olası bir hamileliğin önüne geçmek için kullanır. Fakat kadın bedeni doğal olarak bu haplarla değiştirilir ve kalıcı etkilere sahip olabilir. İnternetten edindiğiniz bilgilerle doğum kontrol hapı kullanmayın. Doğum kontrol hapları düzensiz regl dönemleri, mide bulantısı, baş ağrısı ve dağınık ruh haline neden olabilir. Unutmayın, bilinç kaybı, yüksek tansiyon ve yüksek şekere bile neden olabilir. Bu nedenle doktor kontrolünde olmak her zaman iyidir.
Yaygın olan inanış: Doğum kontrol haplarını aldıktan sonra hamile kalmazsınız
Birçok kadın doğum kontrol haplarını bıraktıktan birkaç ay sonra hamile kalamıyor. Ancak 2009'da yapılan bir araştırma, kadınların yaklaşık% 20'sinin (yaklaşık 60.000 kadın) hapı almayı bıraktıktan bir ay sonra gebe kaldığını gösteriyor. Ayrıca, doğum kontrol haplarını alırken bile hamile olabileceğiniz küçük bir risk var. Ortalama olarak, 100 kadının 2-3'ü doğum kontrol hapı alırken hamile kalır. Bunun nedeni, hapların birey için uygun olmaması olabilir, bu nedenle her zaman doktorunuza danışmalı ve doğum kontrolünde sağlığınızda herhangi bir değişiklik olup olmadığını görmelisiniz.
Yaygın olan inanış: Tüm enfeksiyonların nedeni kötü hijyendir
Asit veya pH normal seviyeden daha az veya çok ise, kötü bakteriler daha hızlı çoğalabilir. Bu bakteri büyümesi enfeksiyonlara, kaşınmaya, tahrişe ve hoş olmayan kokulara yol açar. Bazı kokulu sabunlar ve duş jelleri, kadının doğal pH'ını yok ederek enfeksiyonlara neden olabilir. Nötr pH seviyesine sahip sabunlar seçin veya sadece ılık su kullanın. Tavsiye için doktorunuza danışın.
Yaygın olan inanış: Düşük yapma nadir görülen bir durumdur
Ne yazık ki, çalışmalar tam tersini gösteriyor. Ortalama olarak, gebeliklerin% 17'si düşüklerle sonuçlanmaktadır. Bu yüzden hamileyken sağlığınıza fazladan dikkat etmelisiniz.
Yaygın olan inanış: Adet ağrısını geçiren hiçbir şey yok
İstatistiklere göre, kadınların% 59'u menstrüasyon dönemlerinde ağrı çekmekte. Hatta %20'si bu dönemlerinde işe gidemiyor hatta evden bile çıkamıyor. Bu acı düzeyini azaltmanın birkaç yolu vardır. Araştırmalar, sıcak kompreslerin, alkolden uzak durmanın, kahve içmenin ve çok dinlenmenin acıyı azaltmaya yardımcı olabileceğini gösteriyor.
Bazı hesaplamalara göre, kadınların yaklaşık% 10'u endometriozdan muzdariptir - bu, uterus hücrelerinin ağrılı spazmlara neden olan diğer organlara yayıldığı bir durumdur. Normalde hiç ağrı yaşamıyor ve bunun normal olduğunu düşünmüyorsanız, tedavi önerebilecek bir doktora görünmelisiniz.
Yaygın olan inanış: Adet ağrısı hamilelikten sonra kaybolur
Bu efsane inanış maalesef doğru değil. Her durum kadından kadına değişiklik gösterir. Doğumdan bir süre sonra, adet kanamasının azalmış olabileceğini fark edeceksiniz, ancak daha sonra hoş olmayan hisler büyük olasılıkla geri dönecektir.
Yaygın olan inanış: Kadınlar ayda bir canavar haline gelir
Bilim adamları, hormonların insanları nasıl etkilediğini hala anlayamıyor ve kadınların adet sırasında kendilerini nasıl hissettiklerini, önemli değişiklikleri fark edemiyorlar. Hormonal dengemiz, her gün bizi rahatsız eden diğer küçük şeyler gibi ruh halimizi etkiliyor.
Yaygın olan inanış: İkinci hamileliğin ilki ile aynı olacak
Doktorunuz ikinci hamilelikte size yardımcı olmak için önceki hamileliğinizle ilgili bilgileri kullanabilir, ancak her şeyin aynı şekilde devam edeceğini garanti edemez. Örneğin, bazı hamilelik belirtileri daha erken başlayabilir ya da öncekinden daha yoğun olabilir.
Tamponla uyumak
Tampon üreticileri, onları kullanmanın toksik şok sendromu alma şansımızı artırabileceği konusunda uyarıyor. Bu ölümle sonuçlanabilecek çok nadir bir hastalıktır. 7-8 saatten fazla uyursanız geceleri tampon kullanmayın.
Güneşlenme
Ultraviyole radyasyon her yaşta tehlikelidir - cildin erken yaşlanmasına neden olur ve kansere yol açabilir. Uzmanlar güneşli bir günde araba kullanırken bile güneş koruyucu kullanmanızı tavsiye ediyor. Yüzünüze, boynunuza ve kulaklarınıza güneş kremi sürmeyi ihmal etmeyin.
Basmakalıp bilgiler ciddi sonuçlara neden olabilir. İnternette okuduklarınız ya da arkadaşınızın başına gelen şey sadece onu ilgilendirir. En doğru bilgiye doktorunuza danışarak elde edersiniz.
Kaynak: Amerikan Üreme Tıbbı Derneği