Mutlu ilişkilerin önündeki en büyük tehdit karşımıza aldatma olarak çıkar. Aldatmanın erkeği kadını olmaz, ayrım yapmak ta pek doğru değil, ancak aldatmada en çok sorulan ve merak edilen kimin aldattığıdır.
Günümüz ilişkilerinin çok sık karşılaştığı aldatma kişiden kişiye göre değişir. Ama biz bugün kadınların neden aldattığı üzerinde duracağız. Evlilik tarihi kadar eski aldatma tarihi olduğunu bilerek, kadınların neden aldattığı, altında yatan nedenlerin ne olduğu, mutlu birlikteliğin önündeki engelleri anlatacağız.
Kadınlar daha az aldatır
Aldatma insanda olabilen bir özelliktir. Yapılan araştırmalara göre, kadınlar, genetik özellikleri, toplumsal yargılar ve baskılanmalarından dolayı erkeklerden daha az aldatırlar. Ancak bu işi erkeklere göre daha gizli yaptıklarından aldatma oranları gerçekçi şekilde kamuoyuna yansımaz. Hastalıkları, kişilik patolojilerini bir kenara bırakırsak; kadının aldatmasındaki en büyük etmen sevgi ve ilgi eksikliğidir.
Yine araştırmalara göre erkekler kadınlardan daha fazla aldatıyor. Ancak toplumsal yapı erkeğin aldatmasına karşı daha toleranslı davranırken kadınların aldatmasına bu kadar hoşgörüyle yaklaşılmıyor. Çoğu zaman erkeklerin aldatması bir övünme meselesi haline gelirken, kadınların aldatması ise daha çok gizli kalması yönündedir.
Partnere dikkat
Ancak araştırmalarda ortaya çıkan bir gerçek te kadınların aldatma oranının erkeklere yakın olması. Kadınların aldatma nedenleri arasında güven ve anlayış arayışı ilk sıralarda gelse de cinsel tatmin için aldatan kadınlar da var.
Yapılan araştırmalarda ortaya çıkan bir başka gerçekte kadının eşini hem ruhen hem fiziken aldattığı, erkeğin aldatmasının ise çoğunlukla fiziken olduğu yönünde.
İngiltere’de yapılan bir araştırma ise partnerimiz kendine çok güveniyorsa dikkatli olmamız gerektiğini söylüyor. Güç, özgüven ve yetki sahibi olanların aldatma ihtimalinin daha yüksek olduğu belirtiliyor.
Bekarlar daha az aldatıyor
İşin diğer bir ilginç yanı ise nikahlı çiftler arasında aldatma oranının bekar çiftlere göre daha fazla olduğu. Öncelikle erkeği ele alırsak, yine uzmanlara göre nikah yüzüğünü parmağına takan erkeğin testesteron hormonlarında düşüş oluyor ve kendini ispatlama güdüsüyle heyecanını canlı tutmaya çalışıyor. Bu da erkeklerin aldatma oranlarının neden yüksek olduğunun en kısa yoldan kanıtı olsa gerek!
raştırmalar ve toplumsal yorumlardan ortaya çıkan ve kadının aldatmasının altında yatan nedenler ise şöyle sıralanıyor;
Kadın başlangıçta bu evliliğe sıcak bakmaması, baskılardan dolayı istemediği biriyle evlenmesi,
Eşinin bakımsız olduğunu düşünmesi,
Evliliğin başlangıcında ev hanımı olmasına rağmen, sonraki yıllarda çalışmaya başlaması, yeni arkadaşlıklar, farklı ortamlarda yeni erkek arkadaşlarla bir arada bulunmak,
Evliliğin monotonlaştığını, heyecanın bittiğini düşünmesi,
Eşinin ilgisizleştiğini düşünmesi, eşinden iltifat görmemesi, güzel sözler duymaması,
Eşi tarafından aldatıldığı için intikam alma isteği,
Eşine karşı ilgisini yitirmesi, yeni aşk arayışı,
Eşiyle mahrem hayatında mutlu olmaması,
Eşinden çok eziyet görmesi,
Sosyal teamüllerin değişmesi. Televizyon ve yeni dizilerde verilen mesajlarla birlikte aldatmanın daha kolay hale gelmesi,
Kabuğundan çıkmak, yeni hayat yaşamak, kendini yeniden keşfetme isteği,
Eski sevgilinin yeniden ortaya çıkması,
Yaşadığı ciddi sağlık sorunları karşısında eşini yeterince yayında bulamaması, incinmesi.