Kadınların Gözde Erkekleri

Hangi tip erkek seviliyor?

Prof. Dr. Nevzat Tarhan günümüz kadınının hangi tip erkek istediği, erkekten ne beklediğini anlattı...

Modernleşmeyle birlikte birçok anlamda kadın erkek eşit, bir kabul edilirken duygusal noktada bu benzerliği kurmak mümkün mü? Ekonomik özgürlüğünü elde etmiş olsun ya da olmasın bir kadın erkekten ne ister? Beklentisi ne olur? Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan anlattı.

Nesil Yayınlarından çıkan "Kadın Psikolojisi" isimli kitabında kadının ruh dünyasını her yönüyle ele alan Rektör Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kadının psikolojisi ve beklentilerine ilişkin önemli tespitlerde bulunuyor.

Reklam
Reklam

Kadınların çeşitli duygusal eğilimleri olduğuna dikkat çeken Tarhan, kadınlar için ideal erkek tiplerini de ele alıyor.

Kitabında Tarhan;

"Meselâ bağımsız, güçlü, koruyucu, karısı için kendini feda edebilen şeklinde idealize edilen erkek tipine karşılık; korunma ve sevilme ihtiyacında olan, sevgi veren, çevresinde kendisini ona ait hissedeceği bir erkek görmek isteyen ideal bir kadın tipi çizilir. Bu tipler, asırlardır süregelen kültür birikimi ve genetik eğilimler sonucu ortaya çıkmıştır.

KADIN SEVİLMEYİ DAHA ÇOK İSTER

Çağımızın kadını, bir taraftan özgür olma, diğer taraftan korunma ve sevilme ihtiyacı hisseder. Fakat kadının hem iş kadını, entelektüel düzeyi yüksek biri olma arzusu taşırken, hem de psikolojik ihtiyaçlarını karşılayamadığı görülür. Dolayısıyla ideal kadın, kendisine sahip çıkan bir erkek olursa mutlu olabilir. Kadının sevilmeye ihtiyacı, erkeğe göre daha fazladır.

ÖZGÜRLÜK MUTLULUK GETİRMİYOR

Aslında kadının psikolojik ihtiyaçları, onun özgürleşmesiyle beraber daha da belirginleşir. Kadının özgürleştiği, ama mutlu olamadığı görülür. Feminizm'in savunucuları bile, bir erkekle sadakate dayalı birlikteliğinin kadını daha çok mutlu edeceğini söylemektedir. Burada yine erkeğe bağlanma duygusu göze çarpar. Toplumdaki sosyolojik gelişim içerisinde, psikolojik değişim sosyolojik değişime uyum sağlayamamıştır. Kişinin ruh dünyası, daha hızlı gelişen sosyolojik değişime uyum gösteremediğinden çelişki yaşanmış, bir ara form meydana gelmiştir."

Reklam
Reklam

e-psikiyatri.com