İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu sanık Halis Bulucu getirildi. Duruşmaya, şikayetçi Asiye Akburak katılmadı.
Duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasında, Halis Bulucu'nun Asiye Akburak'ın 15 yıl gayri resmi eşi olduğu, 3 Haziran 2018 tarihinde saat 12.00 sıralarında Sultangazi, Esentepe Mahallesi'nde Bulucu'nun kendisini aldattığı düşüncesiyle Asiye Akburak'a küfür ederek baltayla başına vurduğu anlatıldı. Halis Bulucu'nun, Akburak'ın öldüğünü düşünüp Sultangazi İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne teslim olduğu, hastaneye kaldırılan Akburak'ın hayati tehlike geçirecek ve vücudundaki kemik kırıklarını hayati fonksiyonlarını orta derecede etkileyecek nitelikte yaralandığı anlatıldı. Asiye Akburak'ta dört kesici delici alet yarası ve iki darbeye bağlı travmatik lezyon saptandığı da kaydedildi.
Halis Bulucu'nun duruşmadaki savunmasında, baltayı iki sefer salladığını, kaç kere isabet ettiğini bilmediğini, mağdurun da sanığın kendisine baltanın keskin olmayan tarafıyla vurduğunu söylediği belirtilen mütalaada, Asiye Akburak'ın hayatını tehlikeye soktuğu ifade edildi. Sanığın olayda kullandığı aracın öldürmeye elverişli olduğuna dikkat çekilen mütalaada, darbe sayısının birden çok olması, hayati noktaları hedef alması göz önüne alınarak Yargıtay kararı gözetilerek "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 9 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
Aile Bakanlığı avukatı, mağdurun yaralanmasının kafa bölgesinde olması, darbe sayısı, hayati tehlike geçirmiş olması nedeniyle sanığın üst hadden cezalandırılmasını ve takdiri indirim uygulanmamasını talep etti. Sanık Halis Bulucu, "Uzun süredir tutukluyum. Bakmam gereken çocuklarım vardır. Ben ve çocuklarım mağdurdur. Pişmanım, üzgünüm. Mağdurdan da özür dilerim" dedi. Bulucu son sözünde ise "Pişmanım, Tahliyemi talep ederim" dedi. Sanık avukatı alt sınırdan uzaklaşmadan ve takdiri indirim yapılarak tutuklu kaldığı süre dikkate alınarak tahliyesine karar verilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti, sanık Halis Bulucu'yu "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 11 yıl hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme sanığın geçmişi, kişiliği, yargılama sürecindeki davranışları, pişmanlık sözlerinin samimi bulunmadığı gerekçesiyle takdiri indirim uygulamadı. Heyet, sanığın tahliye talebini de reddederek tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Sanık avukatının itirazı üzerine ele alınan yerel mahkemenin kararı, Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nce 27 Ekim 2021'de bozuldu. Yargıtay, "Hakaret" suçu kapsamında üst sınırı iki yıla kadar hapis gerektiren suçlara ilişkin temyizi mümkün olmadığı gerekçesiyle buna ilişkin temyiz talebini reddetti. "Kasten öldürmeye teşebbüs" suçu yönünden ise, Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu raporuna göre mağdurun kafa bölgesinde 4 kesici alet yaralanmasından birinin orta derece kırığa ve yaşamı tehlikeye sokan bir duruma neden olduğu, diğer yaralanmaların basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek nitelikte olduğu belirtildi. Bozma ilamında, "teşebbüs nedeniyle 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören TCK 35. maddesi uyarınca meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı gözetilerek makul bir ceza tayini yerine 14 yıl hapis cezasına hükmedilerek fazla ceza verildiğinden" kararın bozulmasına karar verildiği kaydedildi.
Mağdur Asiye Akburak mahkemedeki ifadesinde, "15 yıldır aynı işkenceyi çektim. Herşeyi mahkemenin takdirine bırakıyorum. Olay günü baltayla üzerime geldi, bana küfür edip baltanın demir kısmının, keskin olmayan arka tarafı ile başıma vurdu, boğuştuk. Baltayla vurmasın diye elini tutuyordum. Mücadele sırasında sırt üstü düştüm. İlk darbenin etkisiyle kendimden geçtim. Hemen her tarafımdan yaralanmıştım. Benim kimseyle görüşmemi istemiyordu. Evden dışarı bile çıkmama izin vermek istemiyordu. Şikayetçiyim" demişti.
DHA