Kafatası parçalanan gence "üç boyutlu" tedavi yöntemi

Trafik kazası sonucu kafatasının iki tarafı parçalanan genç, Türkiye'de ilk defa üç boyutlu yazıcıyla "titanyum"dan üretilen kafatası parçası ile hayata bağlandı - Ameliyat sonrası sağlığına kavuşan Muhammed Ali Köse: - "Titanyum da olsa kafatasım düzeltildi. Ameliyat öncesinde yaşadığım bazı sıkıntılar da ortadan kalktı. Hocalarımıza çok teşekkür ediyorum. Üniversite hayallerime şu an kaldığım yerden devam ediyorum" - SBÜ Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Tehli: - "İki taraflı kemik defekti olup hem hayatta kalan hasta sayısı az hem de bunların onarılma ameliyatlarını az görüyoruz. Biz bu ameliyatları uzun süredir yapıyoruz ama genellikle tek taraflı ameliyatlar yaptık. İki taraflı bizim için de ilk oldu" - METÜM Müdürü Ayyıldız: - "Bu tasarım yapılırken ortam eksikliği hacim olarak hesaplandığında yüzde 43 eksiklik olduğu ve titanyum implantlar kapatılacak şekilde tespit edildi"

DUYGU YENER - Trafik kazası sonucu kafatasının iki tarafı parçalanan genç, Türkiye'de ilk defa üç boyutlu yazıcıyla "titanyum"dan üretilen kafatası parçası ile tedavi edildi.

Üniversite hayallerine kavuşmak için motosikletle pizza dağıtımı yapan Muhammed Ali Köse'nin hayatı, geçirdiği kaza sonrasında adeta kabusa döndü.

Kafatasının her iki tarafında kazanın yol açtığı açıklık nedeniyle aylarca yoğun bakımda kalan Köse, bu süreç içerisinde üç büyük beyin ameliyatı geçirdi.

Köse'nin kafatasındaki açıklığı kapatmak için Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Doç. Dr. Özhan Tehli ve Medikal Üretim ve Tasarım Merkezi (METÜM) mühendislerinin ortaklaşa yürüttüğü çalışma, hem hastanın hayatını kurtardı hem de tıp literatürüne girdi.

Reklam
Reklam

Yaşadıklarını AA muhabirine anlatan Muhammed Ali Köse, üniversite hayalleri için para biriktirmek amacıyla Gölbaşı'nda bir pizzacıda kuryelik yaptığını belirterek, "Olay günü son paketi vermek için adrese giderken ters yönden gelen bir araç ile kafa kafaya çarpıştık. Kazadan 2,5 ay geçtikten sonra hastanenin yoğun bakımında gözümü açtım." dedi.

Kaza nedeniyle üniversite hayallerinin de yarım kaldığını ifade eden Köse, şunları söyledi:

"Hem çalışıyor para kazanıyor hem de üniversite sınavına hazırlanıyordum. İnşaat mühendisi olmayı çok istiyorum. İlk ameliyatta kafatasımda parçalanan sağ ve sol kemikler alınmıştı. Son ameliyatımda ise titanyumdan kemik yaptılar. Titanyum da olsa kafatasım düzeltildi. Ameliyat öncesinde yaşadığım bazı sıkıntılar da ortadan kalktı. Hocalarımıza çok teşekkür ediyorum. Üniversite hayallerime şu an kaldığım yerden devam ediyorum."

- "Oğlumun yaşaması bir mucize"

Oğlunun yaşamasının bir mucize olduğunun dile getiren anne Yasemin Köse de aylarca hastanede çok zor zamanlar geçirdiklerini anlattı. Bir ay boyunca oğlunun nefes almasını beklediklerini belirten Köse, "Makineye bağlı yaşıyordu. Doktorlarımız nefes alması için boğazından delik açacaklarını söylediler. Oğlum sabaha makinesiz nefes almaya başladı. Bu bir mucizeydi." dedi.

Reklam
Reklam

Kazanın üzerinden bir yıl geçtiğini ve oğlunun bir an olsun yalnız bırakılmadığını anlatan anne Köse, "Eşim, marketimiz var, onu işletiyor. Ben de büyük oğlumla birlikte Muhammed'in yanından bir an olsun ayrılmıyoruz. Uyurken bile nefesini dinliyoruz. Birimiz ayak ucunda, birimiz yanında nöbetleşe uyuyoruz. Son ameliyatından sonra rahat bir uyku uyumaya başladık." diye konuştu.

- "Hayatta kalan hasta sayısı çok azdır"

Titanyumdan üretilen kemik parçalarıyla yapılan beyin ameliyatı hakkında bilgi veren Beyin ve Sinir Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Özhan Tehli, Muhammed'in motosiklet kaskı takmasına rağmen şiddetli bir kaza geçirdiğini anlatarak, "Bize geldiğinde çok şanssız bir durumdaydı. Geçirdiği kaza nedeniyle beynin her iki tarafında kanama olmuş. Değerli bir meslektaşım tarafından ameliyat yapılmış, parçalanmış kafatası kemikleri alınmış ve kanama temizlenmişti. Hastamız kafatası defektlerinin kapatılması için bize yönlendirildi." dedi.

Hastayı ilk muayenelerinde kafatasının her iki tarafının da olmadığını gördüklerini ifade eden Tehli, "Muhammed Ali'nin kafatasının her iki tarafında da yüzde 20'nin üzerinde bir açıklık bulunuyordu. Kafatası olmayınca dokunduğunuz zaman beyni rahatlıkla hissedebiliyorsunuz. Muayene ettiğimizde beynin bir tarafındaki basıncın rahatlıkla yer değiştirdiğini hissedebiliyorduk." şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Ameliyat öncesinde METÜM'den kafatasındaki açık alanlar için parça üretmelerini istediklerini anlatan Tehli, üç boyutlu yazıcılarla üretilen titanyum parçalarını başarılı bir operasyonla hastaya naklettiklerini söyledi.

Doç. Dr. Tehli, operasyonla birlikte hastanın kafasındaki şekil bozukluğu, konuşma, yürüme ve şiddetli baş ağrılarının da ortadan kalktığını söyledi. Literatürde çift tarafla kafa defektleri kapatılan bir operasyon yapıldığına ilişkin bilgiye rastlamadıklarını aktaran Tehli, "İki taraflı kemik defekti olup hem hayatta kalan hasta sayısı az hem de bunların onarılma ameliyatlarını az görüyoruz. Biz bu ameliyatları uzun süredir yapıyoruz ama genellikle tek taraflı ameliyatlar yaptık. İki taraflı bizim için de ilk oldu." dedi.

- "Tüm masraflar devlet eliyle karşılandı"

Medikal Üretim ve Tasarım (METÜM) Merkezi Müdürü Simel Ayyıldız da ilk kez çift taraflı kafatası defekti çalıştıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Özhan hocamızın yapacağı ameliyat sayesinde biz de ilk defa böyle bir çalışmaya imza attık. Çift taraflı defekti çalışmanın farkı sağ ve sol simetriye dikkat edilmesidir. Mühendis arkadaşlarımız bunun için çok çaba sarf ettiler. Bu tasarım yapılırken ortam eksikliği hacim olarak hesaplandığında yüzde 43 eksiklik olduğu ve titanyum implantlar kapatılacak şekilde tespit edildi.

Reklam
Reklam

Her zaman yapılan işlem gibi ama iki kez yapıyormuş gibi hastanın genel görüntüsü üzerinde tasarımı yapıldı. Üç boyutlu metal yazıcılarla üretimi yapıldı. Beyin cerrahisi ekibimiz ile birlikte başarılı bir operasyon gerçekleştirildi. Biz de bu çalışmayı tıp literatürüne kazandırmaktan ve hastamızın genel durumunun iyi olmasını görmekten dolayı çok mutluyuz. Yapılan çalışma esnasında hastamızdan maddi anlamda hiçbir şey çıkmadı. Tüm masrafları Sosyal Güvenlik Kurumuyla yaptığımız anlaşma çerçevesinde karşılandı. Bu gibi hastaların bu imkanlardan faydalanması için çok güzel bir örnek sergileniyor."