Kafiye eş anlamlısı nedir? Kafiye kelimesinin eş anlamlıları ile örnek cümleler

Türkçenin etkilendiği birçok farklı dil bulunmaktadır. Bu dillerle belli dönemlerde etkileşime girerek birbiriyle kelime alışverişi yapmıştır. Bu durum dilin zenginleşmesini sağlamış ve kelimelere alternatif kazandırmıştır. Türkçenin etkileşimde bulunduğu dillerden bir tanesi de Arapçadır. Peki Arapçadan Türkçeye geçen bir kelime olan kafiyenin eş anlamlısı olan kelimeler nelerdir, cümle içinde nasıl kullanılır?

Türkçenin en çok etkilendiği ve kelime alıp verdiği dillerden biri olan Arapçadan geçen bir kelime de kafiyedir. Kafiye sözcüğü Arapça "beyit, şiirde kafiye" anlamlarına gelen "ḳfw" kökünden türeyen "ḳāfiye" kelimesinden Türkçeye geçmiştir. Türkçeleşerek dilimize kafiye olarak geçmiştir. Kafiye kelimesi edebiyat alanında sıklıkla kullanılan bir kelimedir. Bu kelime şiirde dizelerin sonlarındaki kelimelerin veya son hecelerin benzer seslere sahip olmasıyla oluşan durumu açıklar. Türk Dil Kurumuna göre kafiye kelimesinin anlamı "uyak" ve "halk edebiyatında ayak" şeklinde verilmiştir.

Reklam
Reklam

Kafiye kelimesinin eş anlamlısı olan sözcük

Kafiye kelimesi en çok edebiyat alanında kullanılır. Şiirler için önemli bir terim olan kafiye için kullanılabilecek bir diğer sözcük ise uyak kelimesidir. Dizelerin sonundaki ses uyumunu ifaden kafiye kelimesi Türkçedeki birçok kelime gibi Arapçadan alınmıştır. Türkçeye girdiği dönemde daha çok kullanılan kafiye kelimesi yerine kafiye kelimesinin eş anlamı olan kelimeler de tercih edilir. Kafiye eş anlamlısı kelimeler:

  • Uyak
  • Ayak

Kafiyenin eş anlamlıları ile örnek cümleler

Arapça kökenli kafiye kelimesi aynı anlamı ile Türkçeye geçtiği dönemde sıklıkla kullanılmıştır. Edebiyat alanı belli dönemlerde farklı akımlar ve milletlerden etkilenebildiği için kullanılan terimler de farklı dillerden alınıp kullanılmıştır. Günümüzde en çok uyak kelimesi kullanılıyor olsa da diğer eş anlamlı kelimeye de rastlamak mümkündür. Kafiyenin eş anlamlısı kelimelerle örnek cümleler:

Reklam
Reklam
  • Hocanın verdiği ödevde birçok şiirin uyak çeşitlerini kontrol etmemiz ve isimlerini yazmamız isteniyor.
  • Türk edebiyatının belli bir döneminde serbest bir yazım tekniğiyle bazı şairler uyaksız şiirler kaleme almıştır.
  • Yazdığı şiirlere o kadar büyük önem veriyordu ki her bir uyak âdeta doğal bir şekilde oraya yerleşmiş gibiydi.
  • Manicilerin düşünmeden oluşturduğu ayaklar araştırmacıları şaşkınlığa sürüklüyor.