Kahramankent'de İngilizce Eğitimi Anaokulunda Başlıyor

Uluslararası bilim olimpiyatlarında Türkiye’yi başarıyla temsil eden Özel Kahramankent Eğitim Kurumları, anasınıfı öğrencilerine özel hazırlanan eğitim programıyla miniklerin erken yaşta okul öncesi günlük hayatta İngilizce öğrenmelerini sağlıyor.Anasınıfı ve ilkokul çağındaki 3 - 8 yaş grubu çocuklar için açılan 5 sınıfta, haftalık 8 ders saatinden oluşan İngilizce eğitimi veriliyor. Öğretmenlerle iletişimin İngilizce yapıldığı okulda, güne 'good morning' (günaydın) diyerek başlayan minikler, günlük hayatta İngilizceyi duyma ve kullanma yeteneklerini geliştiriyor. İngilizce eğitim laboratuarında görülen derste, çocuklar seviyelerine uygun aktivitelerle dil öğrenmenin ayrıcalığını yaşıyor. Kahramankent Eğitim Kurumları'na bağlı Kahramankentli İlkokulu'nun iki yıl önce eğitim hayatına başladığını hatırlatan Okul Müdürü Aziz Türkmen, İngilizce eğitiminin ders saatiyle sınırlı kalmadığını belirtti.Açılan 5 anasınıfında 80 öğrenciye hizmet verdiklerini ifade eden Türkmen, “Bizim okulumuzda İngilizce dersinde Türkçe konuşmak yasak. İngilizce sadece derslerle sınırlı kalmayıp okul hayatının içine doğal bir şekilde katıldı. Anaokulunda iki yıldır İngilizce eğitimi veriliyor.” dedi.Bireylerin büyüdükçe dil öğreniminin zorlaştığına dikkat çeken, Türkmen, bu sorunun ortadan kaldırmak için okulla yeni tanışan minik öğrencilere ana sınıfında dil eğitimi verdiklerini kaydetti."FARKINDA OLMADAN ÖĞRENİYORLAR"Anasınıfı öğretmeni Hanife Dişli ise İngilizce eğitiminde görselliği ve günlük hayatta bol kullanmayı esas alan bir eğitim programı işlediklerini vurguladı. Çocuklara, ‘unconscious learning’ adı verilen farkında olmadan öğrenme tekniği ile İngilizce eğitimi verdiklerini dile getiren Dişli, “Okuma yazma yapmadan kulaktan duyarak öğreniyorlar. Bu süreç önce bilinçsiz öğrenme şeklinde başlıyor. Yaklaşık 3 ay çocuklar asla konuşmaz gibi görünürler ama anlarlar. Eskiden İngilizce eğitimi gramer sistemiyle veriliyordu ama günümüzde algılama, iletişim gibi etkinliklerle öğretiliyor. Küçük yaşlarda bu daha kolay oluyor.” diye konmuştu.Çocukların İngilizceyi farkında olmadan öğrendiğini aktaran Dişili şunları kaydetti: “Burada en önemli faktör çocukların öğretmenle Türkçe konuşmamaları. İngilizceyi her şekilde kullanmak zorunda olmaları. Biz çocuklara ders anlatmadığımız dönemde bile sürekli İngilizce videolar ve şarkılar dinletiyoruz. Görünürde şarkı dinletildiği zannedilse de aslında orada çocukların kulakları doluyor. Çocuklara sürekli ‘open de dor’ diyerek kapıyı gösteriyorum. Çocuklar bir süre sonra o kelimenin kapı olduğunu anlıyor. Dil öğrenmek sabır isteyen bir eğitim. İlk başta anlamıyormuş gibi görünseler de, siz yabancı konuşmaya devam ederseniz onlarda Türkçe konuşmayı bırakıyorlar.