Mahkemece dün kabul edilen KCK iddianamesinde; yakalandığı günden bu yana Öcalan'ın avukatı olan ve 2005 yılında İmralı ziyaretleri yasaklanan Avukat İrfan Dündar'ın “itiraf” niteliğinde ifadeleri yer aldı. Dündar KCK için “İllegal bir yapı” dedi, “PKK'yı da içerisine alan üst SAVCI Çimen çatı yapı” tanımı yaptı
Habertürk Gazetesi'nin haberine göre, İSTANBUL Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Adnan Çimen tarafından hazırlanan 2401 sayfalık PKK/KCK iddianamesi İstanbul 15. Ağır CezaMahkemesi’nce kabul edildi. KCK operasyonu kapsamında Öcalan’ın 34 avukatıyla birlikte gözaltına alındıktan sonramahkemece serbest bırakılan Avukat İrfan Dündar İstanbul’daki ana davanın ilk iddianamesine giren ifadesinde KCK sisteminin nasıl işlediğini ayrıntılarıyla anlattı. Dündar 2005 yılında kendisine yasak konulmasının ardından İmralı’ya gidecek avukatların KCK yöneticileri tarafından belirlendiğini belirterek, “Öcalan ile görüşme yapacak avukatlar, KCK Türkiye Yürütmesi’nde bulunan Ali Durç,Murat Nil kod adlı Nihat Oğraş, Kamuran Yüksek, Nadir Yıldırımve Şinasi Tur isimli şahısların önerisi ile seçiliyordu” dedi. KCK’nın Türkiye Meclisi içinde faaliyet gösteren isimleri de ifadesinde sayan Dündar “KCK’nın PKK’yı da içerisine alan üst çatı yapı” olduğunu ifade ederek şunları kaydetti: “KCK illegal bir yapılanma olup, içerisinde faaliyet gösteren örgütmensupları hiyerarşik bir yapı içerisinde gizlilik kurallarına riayet ederek faaliyetlerini sürdürürler. Türkiye’de KCK’lı olarak bilinen örgütmensupları, TürkiyeMeclisi yapılanması içerisinde yer alırlar. TürkiyeMeclisi içerisinde faaliyet yürüten örgütmensupları, Kandil’de 7 kişiden oluşan TürkiyeMasası’na bağlıdırlar. TürkiyeMasası ise Sabri Ok veMurat Karayılan’a bağlı olarak faaliyetlerini sürdürür.”
VERGİLENDİRME
KCK Sözleşmesi’nin örgüt için Anayasa niteliğinde olduğunu ve Öcalan’ın savunmaları ile “Özgürlüğün Sosyolojisi” isimli kitabından yararlanan “Abbas” kod adlı Duran Kalkan’ın başında olduğu bir komisyon tarafından yazıldığını anlatan Dündar, Avrupa ve Kuzey Irak’taki para çarkını da anlattı. Dündar’ın KCK’nın 2006’da devreye soktuğu sistemle ilgili verdiği bilgiler şöyle: “Mali kaynak sağlamak amacı ile Kuzey Irak, Türkiye ve Avrupa’da ‘vergilendirme’ adı altında Kürt kökenli vatandaşlardan zorla para toplanmaya başlandı. Erbil, Duhok ve Süleymaniye gibi şehirlerde Türkiye’den giderek ihale alan Kürt işadamlarından “KCKMaliye” vergilendirmemakbuzu ile para toplanıyordu. KCK yapılanması Avrupa’da işçi olarak ve işyeri işleten Kürt kökenli vatandaşlardan da zorla veya bağış adı altında para topladı.” Türkiye’deki işadamlarından da vergi adı altında para toplandığını kaydeden Dündar BDP’li belediyelerin açtığı ihaleleri kazanan şirketlerin de örgüte yüzde 10 para aktardığını öne sürdü.
193 sanıklı iddianame
İSTANBUL Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından terör örgütü PKK/KCK’ya yönelik yürütülen soruşturma kapsamında Savcı Adnan Çimen tarafından hazırlanan 2401 sanıklı iddianamede aralarında Prof. Büşra Ersanlı ve Yayıncı Ragıp Zarakolu’nun da bulunduğu 147’si tutuklu 193 sanık yer aldı.
YÖNETİCİ-YARDIMCI
İddianamede KCK’nın akademik kadrosunda bulunduğu iddia edilen Prof. Dr. Büşra Ersanlı için 38 yıl, Ragıp Zarakolu için 15 yıl hapis cezası istendi. 128. sanık olan Ersanlı’nın örgütün dağ kamplarındaki silahlı militanlarına verilen örgütsel eğitimin benzerini şehir merkezlerinde açılan Siyaset Akademileri’nde verdiği belirtildi. Ersanlı’nın örgütün güdümünde yayın yapan ROJ TV’de röportaj yapmak üzere teklif aldığı ve TV elemanlarıyla tanışıklığının bulunduğunun anlaşıldığı belirtilerek “Emine Büşra’nın terör örgütünün şehir merkezindeki militanları ve basın yayın organındaki elemanlarıyla yoğun bir diyalog halinde olduğu anlaşılmıştır” denildi. İddianamede Öcalan için “Geçmişte geri kalmışlığın sebebi olarak dini gösteren Öcalan din istismarcısı” diyen Savcı Çimen KCK’nın toplumda kaos ve kargaşa yaratmak, bu yolla devleti aciz duruma düşürmek stratejisiyle hareket ettiğini, eylem kararlarının BDP binalarındaki toplantılarda alındığını iddia etti.
ŞEMA DOSYADA
Savcı Çimen, KCK’nın İran, Irak, Suriye ve Türkiye’de özerk bir yapılanma kurmak ve nihai olarak da Birleşik Kürdistan kurmak amacıyla hareket ettiğini belirttiği iddianamede ifadeler ışığında polis tarafından oluşturulan KCK örgütlenme şemasına da yer verdi
BDP’yi kapatma sinyali
SAVCI Çimen çatı yapı” tanımı yaptı iddianamede BDP’yi PKK/KCK ile amaç birlikteliği içinde olmakla suçladı. Savcı “Beyanlar KCK ile BDP arasındaki organsal bağlılığı ve hedef birliğini ortaya koymaktadır. Kaldı ki Siyaset Akademileri’nin BDP’nin tüzel kişiliği altında açılarak, terör örgütünün eğitim kamplarına çevrilmesi dahi organsal bağı ortaya koymakta, bahse konu partinin hukuksal durumunun takdiri için iddianamenin bir sureti mahkemece kabulünü müteakiben Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilecektir” dedi. Savcı Çimen’in soruşturmayı yürütürken Yargıtay’ı bilgilendirdiği de belirtildi.
[**