Kalaycılık, Unutulmaya Yüz Tuttu

Tarihin en eski el sanatlarından ve mesleklerinden biri olan kalaycılık, günümüzde yok olmaya yüz tutan meslekler arasındaki yerini alırken, çok fazla el emeği isteyen kalaycılık mesleğini sürdürenlerin sayısı her geçen gün azalıyor.Kilis'te kalaycılık yapan Mehmet Ali Datoğlu, kentte bu işi yapan 4-5 kişinin kaldığını üzülerek ifade ettiğini söyledi. Kalaycılık mesleğini yaşatmaya çalışan Mehmet Ali Datoğlu, "Bakırı kalaylamak uğraş ve sabır isteyen bir iştir. Herkes yapamaz. Bakırcılık ve kalaycılık Osmanlı'dan kalma bir meslek, artık mesleğin son zamanlarını yaşıyoruz. Kilis'te kalaycılıkla uğraşan insanlar belirli yaşa gelmiş insanlardır. Belki bir süre sonra bu meslek Kilis'te tarihe karışması demek. Çünkü yetişen eleman yok" dedi.Eskiden her evde ve iş yerinde yemeklerin bakır kaplarda pişirildiğini dile getiren Datoğlu, teknolojinin gelişmesiyle ve çelik tencerelerin çıkmasıyla bakırın pabucunun dama atıldığını vurgulayarak, "Önceleri tüm resmi kurumların yemek kapları bakırdı ve her zaman kalaylatmaya gelirlerdi. Çelik ve daha modern kapların çıkmasıyla bakırlar bir kenara itildi" diye konuştu.Datoğlu, diğer tencerelerde pişirilen yemeklerin, bakır kapta pişirilen yemeklerin tadını vermediğini ifade ederek, şöyle devam etti:"Bir tepsi veya kazanı yaklaşık 5 ile 10 TL kalaylıyoruz. Her şeye rağmen hala eski kalaylı kazanlardan yemek yiyenler var. Bakırdaki kalayın 5-6 ayda bir yenilenmesi gerekiyor. Ağzının tadını bilenler kazan, tepsi ve tabaklarını kalaylatıyor. Gençler eski usulü bırakıp çeliği, teflonu veya alüminyum tencereleri tercih ediyorlar."Mehmet Ali Datoğlu, Kilis'te 40 yıl önce 60-70 kalaycı bulunurken, bugün bu sayının 4-5’e gerilediğini sözlerine ekledi.