Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz:

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Bilimleri ve Teknolojileri UYGAR Merkezi bünyesinde kurulan, Inovita Sağlık Teknolojileri Kuluçka Merkezi ve in vivo Tıbbi Cihaz Geliştirme Laboratuvarı’nın açılış törenine katıldı. Yılmaz, “Özel sektörün harcama yapmadığı, dahil olmadığı bir araştırma sürecinin gerçek anlamda katma değer üretmesi mümkün değil” dedi.Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Bilimleri ve Teknolojileri UYGAR Merkezi bünyesinde kurulan, Inovita Sağlık Teknolojileri Kuluçka Merkezi ve in vivo Tıbbi Cihaz Geliştirme Laboratuvarı’nın açılış törenine Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın yanı sıra İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu ve akademisyenler katıldı. Açılış töreninde bir konuşma yapan Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin dışarıdan girdi temin ederek ekonomisini büyütmek zorunda olan bir ülke olduğunu ifade ederek, “Büyüme stratejimizi bu anlamda mutlaka insan odaklı kurgulamak durumundayız. Bilgi temelli kurgulamak durumundayız. Biz de bundan hareket ediyoruz. 2023 hedeflerimizi gerçekleştireceksek, 2 trilyon dolar bir büyüklüğe ulaşacaksak, kişi başı gelirimizi 25 bin dolara çıkaracaksak, ihracatımızı 500 milyar dolara taşıyacaksak bütün bunları insan temelli ve bilgi temelli gerçekleştireceğiz. Bu çerçevede, bu yıl hazırlamış olduğumuz ve meclisimiz tarafından da kabul edilen onuncu 5 yıllık kalkınma planımızı ben çok önemsiyorum” dedi.Türkiye’nin bundan sonraki kalkınma modelinin insan odaklı, bütüncül, yeniliğe ve girişimciliğe dayalı olduğunu dile getiren Yılmaz, “Burada da işin özü bilgi üretmek ama bilgiyi de katma değere dönüştürmek. Faydaya dönüştürmek. Bilgiyle sorun çözmek. Biz üniversiteleri aynı zamanda kalkınma kurulları olarak görüyoruz. ‘Bilgi’ diyorsak, ‘Geliştirme, yenilik’ diyorsak bu araştırmacılarla olur. Bizim araştırmacı potansiyelimizin büyük bir kısmı da üniversitelerde. Özel sektörde henüz maalesef arzu ettiğimiz sayıda nicelikte araştırmacımız yok. Bunun özel sektörle çok daha aktif hale gelmesi için gayret sarf etmemiz lazım” şeklinde konuştu.AK Parti hükümetinin göreve geldiğinden bu yana bu konulara önem verdiğini kaydeden Yılmaz, “Son 10 yılda çok önemli bir mesafe aldık. Merkezi yönetim bütçemizden Ar-Ge faaliyetleri için ayırdığımız ödenek 2012 yılında 4,5 milyar Türk lirasını aşmış durumda. Bu önemli bir rakam. 2013 yılı ödeneğimiz ise 4,8 milyar Türk Lirası olarak planlanmış durumda. Önceki yıla göre yüzde 5,4’lük bir artış yapmış durumdayız. Bundan 10 yıl öncesine göre şuan çok önemli düzeylere çıkmış durumdayız. Yalnız kamunun harcama yapması, araştırma yapması tam olarak bizim arzu ettiğimiz hedeflere ulaşmamızı sağlamıyor. Özel sektörün harcama yapmadığı, dahil olmadığı bir araştırma sürecini gerçek anlamda katma değer üretmesi mümkün değil. Özel sektörle birlikte, araştırma gerçekten katma değer üretmeye başlıyor. AB’nin de araştırma hedeflerine baktığınız zaman, yüzde 3 hedefi var biliyorsunuz AB’nin, yüzde 3’ün 2 puanını özel sektörden, bir puanını kamudan gelmesini öngörüyor. Bizde açıkçası aynı hedefe sahibiz. Bundan 10 yıl önce yüzde 20’ler civarında olan Ar-Ge’deki özel sektörün payı, şimdilerde yüzde 40’ı aşmış durumda. Ama ideal olan yüzde 65’ler civarına yükselmesi” dedi.Özel sektörün payının artmasıyla bilginin katma değere dönüşünün artacağını kaydeden Yılmaz, son 10 yılda mili gelirimizin 3 kat armasına rağmen Ar-Ge harcamalarının 5 kattan daha fazla arttığını söyledi.Üniversitelerde araştırma altyapısına önemli destekler sunduklarını ifade eden Yılmaz, “Altyapı olmadan proje üretmemiz mümkün değil. Son 10 yılda bu alana çok ciddi yatırım yaptık. 2003-2013 arasında yaklaşık 3 milyar Türk Lirası’nı bu alana harcadık. Üniversitelerimizde ve kamu kurumlarında araştırma merkezleri kurduk. Bugün en ücra üniversitemize bile gitseniz bir merkezi araştırma laboratuvarımız var. Bu çerçevede halen faaliyete geçmiş 108 tane ve kurulumu devam eden 65 adet tematik araştırma, ileri araştırma projemiz bulunuyor. Bunları da kısa sürede tamamlamayı umuyoruz. Yine 20’si tamamlanmış, 62’si devam eden merkezi araştırma laboratuvarımız var. Bakın küresel kriz ortamında bir çok ülke daha acil konular önlerine geldiği için bu alanlarda kesintiye gitti. Biz tam aksine üniversitelerimize yatırımlara devam ediyoruz. Bu bizim dünyayla aramızdaki gelişmişlik farkını kapatmakta bizi orta vadede çok daha avantajlı konuma getirecek” şeklinde konuştu.Konuşmaların ardından KOSGEB programlarına katılan kursiyerlere sertifikalarını veren Cevdet Yılmaz, daha sonra kurdele keserek açılışı gerçekleştirdi. Açılışı yapılan merkezleri gezen Yılmaz, yetkililerden merkezler hakkında bilgi aldı.